Köken Sözlüğü

Türkçe'ye geçmiş kelimelerin kökenleri ve diğer Türk dillerindeki karşılıkları

3,935 kelime kayıtlı

Arapça Kökenli Kelimeler (1793)

Abes

Arapça

Anlamsız, gereksiz, boş, saçma

Arapça ˁabaṯ عَبَث

Abide

Arapça

Anıt, anıt bediz

Arapça ābida(t) آبِدة akılda kalan şey, tekerleme, büyük olay, facia

Acaba

Arapça

Gerçekten, gerçekten mi, sence, ne dersin?

Ar ˁacabā عجباً şaşırarak, hayret ederek, soru sözcüğü

Acele

Arapça

İvedi, tez, hızlı

Ar ˁacala(t)/ˁacila(t) عَجَِلة

Aceleci

Arapça

İvecen, iveğen, tez, hızlı

Ar ˁacala(t)/ˁacila(t) عَجَِلة

Acemi

Arapça

Toy, çaylak, delikanlı, bilgisiz

Ar aˁcam أعجم Arapça bilmeyen, barbar, İranlı

Acil

Arapça

İvedi, geciktirilemez, evgin, tez (bazı bölgelerde sevirt derler)

Ar ˁācil عاجل

Aciz

Arapça

Düşkün, güçsüz, yetersiz

Ar ˁāciz عاجز

Adabı muaşeret

Arapça

Davranış bilgisi, davranış töresi, görgü, görgü kuralları, toplum değerleri

Ar ādāb آداب / Ar muˁāşara(t) معاشرة

Adale

Arapça

Kas

Ar ˁaḍala(t) عضلة

Adalet

Arapça

Tüze, eşitlik, düzgünlük. (Tüze: 1. Düz, doğru, düzen, kural, uyum, ahenk 2. İdare, yönetim 3. Ulus, topluluk, halk 4. Uyum, uyumluluk, barış, uzlaşı 5. kusursuzluk )

Ar ˁadāla(t) عدالة

Adam

Arapça

Erkek/irkek, gişi/kişi

İbr ˀādām אָדָם

Adap

Arapça

Yol, yordam, biçim, yöntem, görgü, töre

Ar ādāb آداب

Adet

Arapça

Sayı, tutar

Ar ˁadad عدد

Adeta

Arapça

Neredeyse, sanki

Ar ˁādatan عادتاً

Adli kuvvet

Arapça

Yargı gücü, kolluk gücü

Ar ˁadl عَدْل

Af

Arapça

Bağışlama

Ar ˁafw عفو

Afet

Arapça

Yıkım, kıran, ölet, yıkın

Ar āfa(t) آفة

Ahlak

Arapça

Töre, tince, özsaygı, görgü, değer, özdeğer, yaratılış, ıra

Ar aχlāḳ أخلاق

Aidat

Arapça

Ödenti

Ar ˁāˀidāt عائدات

Akit

Arapça

Sözleşme, söz, bağıtçı, ant

Ar ˁaḳd عقد

Akıl

Arapça

Anlak, es, böğüş, kıygı, körüm, ogan, [Eski Türklerde öget, ök, öker (süper zeka), ukuş]

Ar ˁaḳl عقل

Aklıselim

Arapça

Sağduyu, sağduyulu

Ar ˁaḳl عقل

Alaka

Arapça

İlgi, ilişki

Ar ˁalāḳa(t) علاقة

Alenen

Arapça

Açıkça, gizlemeden, orta yerde

Ar ˁalanī علنى

Aleni

Arapça

Açık, belli, ortada, apaçık, bilinir, bilinen

Ar ˁalanī علنى

Ama, Fakat

Arapça

(bağlaç) Ancak, yalnız, gel gelelim

Ar ammā أمّا

Amil

Arapça

Etken

Ar ˁāmil عامل

Amir

Arapça

Yönetici, agola, üst, baş

Ar āmir آمر emreden

An

Arapça

Ar ān آن [#Awn] en kısa süre

Anane

Arapça

Gelenek

Ar ˁanˁana(t) عنعنة

Âni

Arapça

Birdenbire, apansız, ivedi

Ar ān آن

Ardiye

Arapça

Yığımlık, toplanak

Ar arḍ أرض yer

Arife

Arapça

Öngün

Akadca ˁerēbu gün batımı

Asalet

Arapça

Soyluluk, tay

Arapça Aṣl kökünden gelen aṣāla(t) أصالة

Asgari

Arapça

Enaz, endüşük, enalt

Arapça ṣġr kökünden gelen aṣġar أصغر

Asi

Arapça

Kabar, öktem, başkaldıran, dikbaşlı

Arapça ˁṣy kökünden gelen ˁāṣi عاصٍ

Asil

Arapça

Soylu, soysal, yeğ, tay

Arapça Aṣl kökünden gelen aṣīl أصيل

Aşina

Arapça

Bildik, bilinen, tanıdık

Fa āşnā/āşinā آشنا

Asıl

Arapça

Ana, gerçek, kök, öz

Arapça Aṣl kökünden gelen aṣl أصل

Asır

Arapça

Yüzyıl

Arapça ˁṣr kökünden gelen ˁaṣr عصر

Aşk

Arapça

Sevi, tutku

Ar ˁişḳ عِشْق

Aslen

Arapça

Kökence, soyca, özce, tözel olarak, ana soy

Arapça Aṣl kökünden gelen aṣl أصل

Asli

Arapça

Birincil, ana, töz, ilk

Arapça Aṣl kökünden gelen aṣl أصل

Asparagas

Arapça

Uydurma, yalan, kandırı

Yun aspháragos ασφάραγος

Âti

Arapça

Gelecek

Ar āti آتٍ

Azami

Arapça

Ençok, en yüksek, en büyük, doruk

Ar aˁẓam أعْظَم

Azim

Arapça

Direnç, istenç, kararlılık

Ar ˁazm عزم

Aziz

Arapça

Yüce, kutlu, güçlü, değerli

Ar ˁazīz عزيز

Badire

Arapça

Sıkıntı, güçlük

Ar bādira(t) بادرة

Bahis

Arapça

Konu, sav

Ar baḥṯ بحث

Bahsetme

Arapça

Söz etme, değinme

Ar baḥṯ بحث

Bakiye

Arapça

Kalan, artan, artım

Ar baḳīya(t) بقيّة

Bariz

Arapça

Kesin, Belli, Açık, Belirgin, Göze çarpan, Ortada

Ar bāriz بارز

Basiret

Arapça

Öngörü, sezme

Ar baṣīra(t) بصيرة

Basit

Arapça

Bayağı, Kolay, Olağan, Süssüz

Ar basīṭ بسيط

Bazen

Arapça

Arasıra, kimi, kimileyin

Ar baˁḍ بعض

Bazı

Arapça

Kimi, birtakım

Ar baˁḍi بَعْضِ

Beis

Arapça

Engel, sakınca, kötülük

Ar baˀs بَأس

Beka

Arapça

Kalıcılık, ölmezlik

Ar baḳāˀ بقاء

Bekâr

Arapça

Evlenmemiş, subay, yalın, yalnız, tek

Ar bikr بكر

Belediye

Arapça

Uray

Ar baladī بلدى

Beraat

Arapça

Aklanma

Ar barāˀa(t) براءة

Berrak

Arapça

Duru, arı, aydınlık, açık

Ar barrāḳ برّاق

Beyan

Arapça

Bildirim, bildirme, açıklama

Ar bayān بيان

Beyan etmek

Arapça

Açıklamak, bildirmek

Ar bayān بيان

Beyanat

Arapça

Bildiri, demeç

Ar bayān بيان

Beyanname

Arapça

Bildiri, bildirge, bildirim belgesi

Ar bayān بيان

Beyaz

Arapça

Ak/akça

Ar bayāḍ بياض

Beyit

Arapça

İkilik

Ar bayt بيت

Bilhassa

Arapça

Özellikle

Ar bi'l-χāṣṣa(t) بالخاصّة

Bizzat

Arapça

Doğrudan, aracısız

Ar bi'ḏ-ḏāt بالذات

Cadde

Arapça

Anayol, geniş yol

Ar cādda(t) جادّة

Cahil

Arapça

Bilgisiz, okumamış, bilmez

Ar cāhil جاهل

Caiz

Arapça

Uygun

Ar cāˀiz جائز

Cazibe

Arapça

Çekicilik, albeni, alınçak, barlas, gözeğir,

Ar cāḏiba(t) جاذِبة

Cazip

Arapça

Alımlı, çekici, alınçak, barlas, çeken, gözeğir, tutu

Ar cāḏib جاذب

Cebren

Arapça

Güç kullanarak, güçle, dayatarak, iyece (iye: güç, sahiplik)

Ar cabara جبر

Cehennem

Arapça

Tamu

Aramice gehīnnām/geihīnnām< İbranice gei hinnōm, Hinnom Vadisi

Celse

Arapça

Oturum

Ar calsa(t) جلسة

Cemaat

Arapça

Topluluk, öbek

Ar camāˁa(t) جماعة

Cemiyet

Arapça

Dernek

Ar camˁiyya(t) جمعيّة

Cenup

Arapça

Güney

Ar canūb جنوب

Cephe

Arapça

Önyüz, savaş bölgesi, vuruştay

Ar cabha(t) جبهة

Cerahat

Arapça

İrin

Ar cirāḥa(t)/carāḥa(t) جَِرَاحَة

Cereyan

Arapça

Akım, akıntı

Ar carayān جريان

Cesaret

Arapça

Yiğitlik, yüreklilik

Ar casāra(t) جسارة

Cesur

Arapça

Yiğit, yürekli, atılgan, gözüpek

Ar casūr جسور

Cet

Arapça

Ata, dede

Ar cadd جدّ

Cevap

Arapça

Yanıt, karşılık, karşılık vermek

Ar cawāb جواب

Cevher

Arapça

Töz, öz, değerli taş

Ar cawhar جوهر

Cihaz

Arapça

Aygıt

Ar cahāz جَهَاز

Cins

Arapça

Tür, ulam

Ar cins جِنْس

Cinsiyet

Arapça

Eşey, Eşeylilik

Ar cinsiyya(t)< Ar cins جِنس

Civar

Arapça

Yöre, dolay, çevre

Ar ciwār جوار/جُوار

Cümle

Arapça

Söylem, tümce (dilbilgisi terimi), dizge, bütün, tüm, toplam

Ar cumla(t) جملة

Cürüm

Arapça

Suç

Ar curm جُرْم

Cüzi

Arapça

Az, azıcık, pekaz

Ar cuzˀī جُزْىٔ

Daima

Arapça

Sürekli, hep

Ar dāˀiman دائماً

Dair

Arapça

İlişkin, ...ile ilgili

Ar dāˀir دائر

Dakika

Arapça

Oğrak

Ar daḳīḳa(t) دقيقة

Dalalet

Arapça

Sapkınlık, sapınç

Ar ḍalāla(t) ضلالة

Darp

Arapça

Vurma, dövme, çarpma

Ar ḍarb ضَرْب

Darülaceze

Arapça

Düşkünlerevi, düşkünevi

Ar dār دار+Ar ˁacaza(t) عجزة

Davet

Arapça

Çağrı

Ar daˁwa(t) دعوة

Davetiye

Arapça

Çağrılık, okuntu

Ar daˁwa(t) دعوة

Def etmek

Arapça

Savmak, savuşturmak

Ar dafˁ دَفْع

Defa

Arapça

Kez

Ar dafˁa(t) دفعة

Define

Arapça

Gömü

Ar dafīna(t) دفينة

Delil

Arapça

Kanıt, iz

Ar dalīl دليل

Deva

Arapça

Em, umar, ot, çözüm, otancak, toy (eskiden ilaç anlamı da vardı.), yakı

Ar dawāˀ دواء

Devir

Arapça

Çağ, dönem, sürem

Ar dawr دور

Devre

Arapça

Dönem, İlmek, Çevrim

Ar dawra(t) دورة

Dikkat

Arapça

Odaklanma, özen, ilgi

Ar diḳḳa(t) دقّة

Dua

Arapça

Eski Türkçede "alkış" dua anlamında kullanılırdı, yakarı

Ar duˁāˀ دعاء

Dünya

Arapça

Yer, yeryüzü, yertinç, acun

Ar dunyāˀ دُنْياء

Ebat

Arapça

Boyut

Ar abˁād أبعاد

Ebedi

Arapça

Sonsuz, ölümsüz, bengü

Ar abad أَبَد

Ebediyet

Arapça

Sonsuzluk

Ar abad أَبَد

Ebeveyn

Arapça

Anne-baba, atalar, büyükler

Ar abwayn أبوين

Ecel

Arapça

Ölüm

Ar acal أجل

Ecnebi

Arapça

Yad, El, Yabancı

Ar acnabī أجنبى

Edat

Arapça

İlgeç

Ar adāt أدات

Edebiyat

Arapça

Yazın

Ar adabīyāt أدبيّات

Efsun / sihir / sihirbaz

Arapça

Büyü, bögü, yelvi, silbe. Sihirbaz: Büyümen, yelvici.

Efsun: Fa afsūn/fisūn أفسون/فسون , Sihir: Ar siḥr سحر

Ehemmiyet

Arapça

Önem

Ar ahamm أَهَمّ

Elbette

Arapça

Kuşkusuz

Ar al-battan/al-battatan البتّاً

Emare

Arapça

Belirti, iz, ipucu

Ar amāra(t) أمارة

Emir

Arapça

Buyruk, başkal (emir, ferman anlamında kullanılmıştır.), yumuş (emir, ferman anlamında kullanılmıştır.)

Ar amr أمر

Emniyet

Arapça

Güvenlik, Güven

Ar amn أَمْن

Emrivaki

Arapça

Oldubitti, buyuru

Ar amr أمر

Esaret

Arapça

Tutsaklık, boyunduruk

Ar isāra(t) إسارة

Eser

Arapça

Yapıt

Ar aṯar أثر

Esir

Arapça

Tutsak, köle

EYun aithḗr αιθήρ

Eşkâl

Arapça

Biçim, kılık, tanım

Ar aşkāl أشكال

Esrar

Arapça

Gizem, sır, bilinmeyen

Ar asrār أسرار

Evham

Arapça

Kuruntu, kaygı

Ar awhām أوهام

Evlat

Arapça

Oğul, çocuk, kız kızan, bala. (Arapça veled-çocuk sözcüğünün çoğuludur.)

Ar awlād أولاد çocuklar

Evrak

Arapça

Belge

Ar awrāḳ أوراق

Evvel

Arapça

Önce, İlk, Geçmiş, Önceki

Ar awwal أوّل

Evvela

Arapça

İlkin, önce

Ar awwal أوّل

Ezeli

Arapça

Öncesiz, öngüsüz, bayat, beyri (Eski Türklerde öncesiz Tanrı anlamında)

Ar azal أزل

Faal

Arapça

Etkin, Çalışır, Çalışkan

Ar faˁˁāl فعّال

Faaliyet

Arapça

Etkinlik, Çalışma

Ar faˁˁāl فعال

Fahiş

Arapça

Aşırı, ölçüsüz, ölçüdışı, usdışı

Ar fāḥiş فاحش

Fakat

Arapça

Yalnız, ancak, şöyle ki

Ar faḳaṭ فقط

Fakir

Arapça

Yoksul, düşkün

Ar faḳīr فقير

Fani

Arapça

Ölümlü, kalımsız, geçici, gelip geçici

Ar fāni فانٍ

Faraziye

Arapça

Varsayım

Ar faraḍī فَرَضى

Fark

Arapça

Ayrım

Ar farḳ فرق

Fark etmek

Arapça

Ayırt etmek, sezmek

Ar farḳ فرق

Farkına varmak

Arapça

Gözüne çarpmak, ayırt etmek, uyanmak

Ar farḳ فرق

Farz etmek

Arapça

Varsaymak

Ar farḍ فَرْض

Fazilet

Arapça

Erdem, bilgelik

Ar faḍīla(t) فضيلة

Fedakarlık

Arapça

Özveri

Ar fadāˀ فَِدَاء

Felç

Arapça

İnme

Feragat

Arapça

Elçekme, bırakma, bıraktırma

Ar farāġa(t) فراغة

Feraset

Arapça

Anlayış, sezgi

Ar firāsa(t) فِراسة

Ferdi

Arapça

Kişisel, bireysel

Ar fard فَرْد

Fesat

Arapça

Kemgöz, kem, kemci, bozukluk, karışıklık

Ar fasād فساد

Fezleke

Arapça

Özet, suç özeti, suç duyurusu

Ar faḏlaka(t) فذلكة

Fidye

Arapça

Kurtarmalık

Ar fidya(t) فدية

Fiil

Arapça

Eylem, ediş, edim, iş, davranış

Ar fiˁl فِعْل

Fikir

Arapça

Düşünce, oy

Ar fikr فِكْر

Filhakika

Arapça

Gerçekten, doğrusu

Ar fī'l-ḥaḳīḳa(t) فى الحقيقة

Firar

Arapça

Kaçma, aparma

Ar firār فرار

Firari

Arapça

Kaçak

Ar firār فرار

Fiyat

Arapça

Eder

Ar fiˀāt فيات

Fıkra

Arapça

Güldürgü, öykücük

Ar fiḳra(t) فقرة

Fırka

Arapça

Tümen

Ar firḳa(t) فرقة

Gafil

Arapça

Aymaz, bilgisiz, dalgın, boşlukta

Ar ġāfil غافل

Gaflet

Arapça

Aymazlık, dalgınlık, dalgı, boşbulunma

Ar ġafla(t) غفلة

Galat

Arapça

Yanlış, yanılma

Ar ġalaṭ غَلَط

Galeyan

Arapça

Coşma, kaynama, başkaldırı

Ar ġalayān غليان

Galiba

Arapça

Görünüşe göre, anlaşıldığı gibi, sanılırsa, anlaşılan

Ar ġāliban غالباً

Galibiyet

Arapça

Yengi, utku, yenme, kazanı, kazanım

Ar ġālib غالب

Galip

Arapça

Yenen, kazanan, utkan

Ar ġālib غالب

Galiz

Arapça

Kaba, çirkin, iğrenç

Ar ġalīẓ غليظ

Gam

Arapça

Kaygı, tasa, üzüntü

Ar ġamm غمّ

Garp

Arapça

Batı

Ar ġarb غرب

Gaye

Arapça

Dilek, Amaç, erek

Ar ġāya(t) غاية

Gayret

Arapça

Uğraş, Çaba

Ar ġayra(t) غيرة

Gayriihtiyari

Arapça

İstemdışı

Ar gayriiχtiyār إ

Gayrimenkul

Arapça

Taşınmaz

Ar gayrimanḳūl منقول

Gıpta

Arapça

İmrenme

Ar ġibṭa(t) غبطة

Gıyap

Arapça

Yokluk, yitiklik

Ar ġiyāb غياب

Gurbet

Arapça

Yad el, el, elgün

Ar ġurba(t) غربة

Gurbetçi

Arapça

Elgin

Ar ġurba(t) غربة

Gurur

Arapça

Övünme, övünç

Ar ġurūr غرور

Haber

Arapça

Duyum, bilgi, yenilik, Eski Türkçede: Salık, sav, uçar, yumuş (müjdeli haber), arguş (haberci), çalık, çerçi, erem, erim, irim, olçar, salçuk (haber salan), selen, selin sözcükleri haber anlamındadır.

Ar χabar خَبَر

Haber vermek

Arapça

Bildirmek

Ar χabar خَبَر

Haberci

Arapça

Ulak

Ar χabar خَبَر

Haberleşme

Arapça

İletişim, yazışma

Ar χabar خَبَر

Habis

Arapça

Kötü, kötücül

Ar χabīṯ خبيث

Hacim

Arapça

Oylum

Ar ḥacm حجم

Hacir

Arapça

Kısıt

Ar ḥacr حجر

Haciz

Arapça

El koyma

Ar ḥacz حجز

Hadise

Arapça

Olay

Ar ḥādiṯa(t) حادثة

Hafif

Arapça

Yelin, yelincek, ağır olmayan, uçsu

Ar χafīf خفيف

Hafıza

Arapça

Bellek

Ar ḥāfiẓa(t) حافظة

Hafriyat

Arapça

Kazı

Ar ḥafr حفر

Hain

Arapça

Satkın, yılgar

Ar χāˀin خائن

Hak

Arapça

Kazanç, Pay

Ar ḥaḳḳ حَقّ

Hakaret

Arapça

Aşağılama, sövgü, küçük düşürmek

Ar ḥaḳāra(t) حقارة

Haki /haki

Arapça

Gövek/göğek

Fa χākī خاكى toprağa ait, toprak gib

Hakikat

Arapça

Gerçek, Gerçeklik

Ar ḥaḳīḳa(t) حقيقة

Hakim

Arapça

Yargıç, egemen, baskın, bilge

Ar ḥākim حاكم

Hal

Arapça

Durum, çözüm, yol

Ar ḥāl حال

Halbuki

Arapça

Oysa, oysa ki, gel gör ki

Far ḥāl ān ki

Hâle

Arapça

Ayla

EYun ʰálos ἁλος daire, çember

Halef

Arapça

Eski Türkçede Arkın, arkun, ardıl, gelek, kündeş; halef-selef: öncel-arkın

Ar χalaf خَلَف

Halef selef

Arapça

halef-selef: öncel-arkın

Ar salaf سلف, Ar χalaf خَلَف

Halis

Arapça

Katışıksız

Ar χāliṣ خالص

Halk

Arapça

Kün (Altayca), Ordo (Kazakça ve Kırgızca), Hun

Ar χalḳ خلق

Hami

Arapça

Koruyucu

Ar ḥāmi حامٍ

Hamile

Arapça

Gebe, yüklü

Ar ḥāmil حامل

Harap

Arapça

Yıkık, Döküntü, Kalıntı, Bitkin, Yorgun

Ar χarāb خراب

Hararet

Arapça

Sıcaklık, Susuzluk, Coşkunluk

Ar ḥarāra(t) حَرارة

Hareket

Arapça

Devinim, kımıltı, davranış, akım, edim, değişim

Ar ḥaraka(t) حركة

Harf

Arapça

Damga

Ar ḥarf حرف

Harp

Arapça

Savaş

Ar ḥarb حرب

Haşere

Arapça

Böcek, börtüböcek

Ar ḥaşara(t) حشرة

Haset

Arapça

Kıskançlık, çekememezlik

Ar ḥasad حسد

Haşmet

Arapça

Görkem, görk, yücelik, ululuk

Ar ḥaşma(t) حشمة

Haşmetli

Arapça

Görkemli

Ar ḥaşma(t) حشمة

Hassas

Arapça

Duyarlı, ince

Ar ḥassās حسّاس

Hata

Arapça

Yanlış, yanılgı, yanılma, Yanlışlık, Bozukluk

Ar χaṭāˀ خطاء

Hatip

Arapça

Konuşmacı, söylevci, aytaç

Ar χaṭīb خطيب

Hatır

Arapça

Gönül

Ar χāṭir خاطر

Hatıra

Arapça

Anı, Andaç, Anmalık

Ar χāṭira(t) خاطرة

Hatırlama

Arapça

Anımsama

Ar χāṭir خاطر

Hatta

Arapça

Üstelik, bile, dahası, hem de, ayrıca

Ar ḥattā حتّا

Haya

Arapça

Utanma

Ar ḥayāˀ حياء

Hayal

Arapça

Düş, Sayık

Ar χayāl خَيَال

Hayasız

Arapça

Utanmaz, yüzsüz

Ar ḥayāˀ حياء

Hayat

Arapça

Yaşam, dirlik, yaşantı

Ar ḥayāˀa(t) حياة

Hayıflanmak

Arapça

Yerinmek, üzülme

Ar ḥayfā حيفا

Hayran

Arapça

Tutkun

Ar ḥayrān حيران

Hayret

Arapça

Şaşırma

Ar ḥayra(t) حَيرة

Haysiyet

Arapça

Saygınlık, Özsaygı, Değer

Ar ḥayṯiyya(t) حيثيّة

Hayvan

Arapça

Añ, yılkı, dirik

Ar ḥayawān حَيَْوَان

Hazin

Arapça

Dokunaklı

Ar ḥazīn حزين

Hazım

Arapça

Sindirim

Ar haḍm هَضْم

Hazır

Arapça

Anık

Ar ḥāḍir حاضر

Hece

Arapça

Seslem

Ar hacāˀ هجأ

Hedef

Arapça

Amaç, dilek, erek, varış

Ar hadaf هَدَف

Hediye

Arapça

Armağan, uğurluk, katkı, bağış, vergi

Ar hadiya(t) هديّة

Heves

Arapça

İstek, özeni

Ar hawas هوس

Heves etmek

Arapça

Özenmek

Ar hawas هوس

Heveskar

Arapça

İstekli

Ar hawas هوس

Heyelan

Arapça

Toprak kayması

Ar haylān هَيْلان

Heyet

Arapça

Kurul

Ar hayˀa(t) هَيىٔة

Heykel

Arapça

Bediz, yontu

Ar haykal هيكل

Hezeyan

Arapça

Saçmalama, sayıklama; Düş, Sayık

Ar haḏayān هذيان

Hezimet

Arapça

Bozgun, yenilgi

Ar hazīma(t) هزيمة

Hiciv

Arapça

Yergi, taşlama, alay, aşağılayıcı yır

Ar hacw هجو

Hicvetmek

Arapça

Yermek, taşlamak

Ar hacw هجو

Hiddet

Arapça

Öfke, sinir; sinirlilik, Kızgınlık

Ar ḥidda(t) حِدّة

Hikâye

Arapça

Öykü

Ar ḥikāya(t) حكاية

Hilal

Arapça

Ayça, yeni ay, ışıldamak, parlamak

hilāl هلال

Hile

Arapça

Aldatı, al, oyun, dolap; dönüş, döndürme

Ar ḥīla(t) حيلة

Hile yapmak

Arapça

Aldatmak

Ar ḥīla(t) حيلة

Himaye

Arapça

Koruma, gözetim

Ar ḥimāya(t) حِماية

His

Arapça

Duygu

Ar ḥiss حِسّ

Hissetmek

Arapça

Duymak, sezmek, anlamak

Ar ḥiss حِسّ

Hissi

Arapça

Duygusal

Ar ḥiss حِسّ

Hitap

Arapça

Seslenme, ünleme

Ar χiṭāb خطاب

Hitap etmek

Arapça

Seslenmek, söylev vermek

Ar χiṭāb خطاب

Hırs

Arapça

Tutku, doymazlık

Ar ḥirṣ حرص

Hücre

Arapça

Göze

Ar ḥucra(t) حجرة

Hücum

Arapça

Saldırı, Akın

Ar hucūm هجوم

Hukuk

Arapça

Töre, törel, yargı sözcükleri eskiden hukuk anlamında kullanıldı. (Tüze: 1. Düz, doğru, düzen, kural, uyum, ahenk 2. İdare, yönetim 3. Ulus, topluluk, halk 4. Uyum, uyumluluk, barış, uzlaşı 5. kusursuzluk)

Ar ḥuḳūḳ حقوق

Hüküm

Arapça

Yargı

Ar ḥukm حُكْم

Hülasa

Arapça

Özet, kısaca, işin özü

Ar χulāṣa(t) خلاصة

Hummalı

Arapça

Sıkı, yoğun

Ar ḥummāˀ حمّاء

Hür

Arapça

Özgür, bağımsız, erkin

Aram ḥōr/ḥawr

Hürmet

Arapça

Saygı

Ar ḥurma(t) حُرمة

Hürmet etmek

Arapça

Saygı göstermek,

Ar ḥurma(t) حُرمة

Hürmetkar

Arapça

Saygılı

Ar ḥurma(t) حُرمة

Hürriyet

Arapça

Özgürlük, erkinlik

Ar ḥurriyya(t) حرّيّة

Hürriyeti tahdit

Arapça

Özgürlüğü engelleme, Özgürlüğü kısıtlama, Özgürlükten alıkoyma

Ar ḥurriyya(t) حرّيّة+tehdit

Hüsran

Arapça

Yıkım, batkı, düş kırıklığı, yıkılma

Ar χusrān خُسران

Husus

Arapça

Konu

Ar χuṣūṣ خصوص

Hüzün

Arapça

Bun, sıkıntı, üzüntü, üzgü

Ar ḥuzn حزن

Huzur

Arapça

Dirlik, erinç

Ar ḥuḍūr حضور

İade

Arapça

Geri verme, geri götürme

Ar iˁāda(t) إعادة

İaşe

Arapça

Geçindirme, bakma

Ar iˁāşa(t) إعاشة

İbadet

Arapça

Tapınma, yükünme, alkış (dua), kulluk etmek

Ar ˁibāda(t) عبادة

İbadethane

Arapça

Tapınak, Tanrıevi

Ar ˁibāda(t) عبادة+hane

İbare

Arapça

Sözce, deyim

Ar ˁibāra(t) عِبارة

İbra

Arapça

Aklanma

Ar ibrāˀ إبراء

İbraz

Arapça

Gösterme

Ar ibrāz إبراز

İcabında

Arapça

Gerektiğinde

Ar īcāb ايجاب

İcap

Arapça

Gerek

Ar īcāb ايجاب

İcap etmek

Arapça

Gerekmek

Ar īcāb ايجاب

İcat

Arapça

Buluş, türeti

Ar īcād ايجاد

İcat etmek

Arapça

Bulmak, türetmek

Ar īcād ايجاد

İcazet

Arapça

Onay, olur

Ar icāza(t) إجازة

İçtima

Arapça

Toplum, toplanma

Ar ictimāˁ إجتماع

İçtimaî

Arapça

Toplumsal

Ar ictimāˁ إجتماع

İçtimaiye

Arapça

Toplumbilim(i)

Ar ictimāˁ إجتماع

İdame

Arapça

Sürdürme

Ar idāma(t) إدامة

İdame etmek

Arapça

Sürdürmek

Ar idāma(t) إدامة

İdare

Arapça

Yönetim, yönetme; yetinme

Ar idāra(t) إدارة

İdareci

Arapça

Yönetici

Ar idāra(t) إدارة

İdarî

Arapça

Yönetimsel

Ar idāra(t) إدارة

İddia

Arapça

Sav

Ar iddiˁāˀ إدّعاء

İddia etmek

Arapça

Savlamak, öne sürmek

Ar iddiˁāˀ إدّعاء

İddianame

Arapça

Savca

Ar iddiˁāˀ إدّعاء

İdman

Arapça

Alıştırma

Ar idmān إدمان

İdrak

Arapça

Algı, Kavrama

Ar idrāk إدراك

İdrar

Arapça

Sidik

Ar idrār إدرار

İfa

Arapça

Ödeme, yerine getirme, yapma

Ar īfāˀ افاء

İfade

Arapça

Anlatım, söyleyiş, belirtme, sorgu(lama)

Ar ifāda(t) إفادة

İflas

Arapça

Batkı

Ar iflās إفلاس

İfrazat

Arapça

Salgı

Ar ifrāz إفراز

İfşa

Arapça

Açıklama

Ar ifşāˀ إفشاء

İftihar

Arapça

Övünme, Övünç, Kıvanma, Kıvanç

Ar iftiχār إفتخار

İftira

Arapça

Karalama, Karaçalma

Ar iftirāˀ إفتراء

İhanet

Arapça

Satkınlık, yılgarlık

Ar ihāna(t) إهانة

İhlal

Arapça

Kural bozma, kuralsızlık, yok sayma, karıştırma, bulandırma

Ar iχlāl إخلال

İhmal

Arapça

Savsaklama, savsaklayış, önemsememe, boşverme

Ar ihmāl إهمال

İhmalkâr

Arapça

Savsak

Ar ihmāl إهمال

İhmalkarlık

Arapça

Savsaklık

Ar ihmāl إهمال

İhraç

Arapça

Çıkarma, gönderme, dışa satma, dış satım

Ar iχrāc إخراج

İhracat

Arapça

Dışsatım, çıkarma, gönderme, dışa satma, dış satım

Ar iχrāc إخراج

İhtar

Arapça

Uyarı

Ar iχṭār إخطار

İhtilaf

Arapça

Uyuşmazlık, anlaşmazlık

Ar iχtilāf إختلاف

İhtilal

Arapça

Ayaklanma, başkaldırı, kargaşa, yıkım, devrim

Ar iχtilāl إختلال

İhtimal

Arapça

Olasılık

Ar iḥtimāl إحتمال

İhtimam

Arapça

Özen, ilgi

Ar ihtimām إهتمام

İhtiram

Arapça

Saygı, saygı gösterme

Ar iḥtirām إحترام

İhtiras

Arapça

Tutku, doymazlık, aç gözlülük

Ar iḥtirāṣ إحتراص

İhtişam

Arapça

Görkem, görk, yücelik, ululuk, gösterişli

Ar iḥtişām إحتشام

İhtisas

Arapça

Uzmanlık

Ar iχtiṣāṣ إختصاص

İhtiva

Arapça

İçerik, kapsam

Ar iḥtiwāˀ إحتواء

İhtiyaç

Arapça

Gereksinim, Gerek, Gereklilik, Yokluk

Ar iḥtiyāc إحتياج

İhtiyar

Arapça

Yaşlı

Ar iχtiyār إختيار

İhtiyarî

Arapça

İstemli, bilinçli, bilerek

Ar iχtiyār إختيار

İhtiyat

Arapça

Sakınma, Yedek, Sakıntı, Önlem

Ar iḥtiyāṭ إحتياط

İkamet etmek

Arapça

Yaşamak, oturmak, bulunmak

Ar iḳāma(t) إقامة

İkametgah

Arapça

Konut

Ar iḳāma(t) إقامة

İkaz

Arapça

Uyarı

Ar īḳāẓ ايقاظ

İkbal

Arapça

İstek, ilerleme, öne gitme, işi yolunda gitme

Ar iḳbāl إقبال

İkmal

Arapça

Bütünleme, tümleme, olgunluğa eriştirme

Ar ikmāl إكمال

İkmal İmtihanı

Arapça

Bütünleme sınavı

Ar ikmāl إكمال

İkna

Arapça

İnandırma, kandırma, doyurma

Ar iḳnāˁ إقناع

İkram

Arapça

Sunma, verme, yüceltme, ağırlama

Ar ikrām إكرام

İkramiye

Arapça

Ödül

Ar ikrām إكرام

İkrar

Arapça

Onaylama, onama, olur verme, taplama, benimseme

Ar iḳrār إقرار

İktibas

Arapça

Ödünç, alıntı, alma, aktarma

Ar iḳtibās إقتباس

İktisap

Arapça

Kazanım, edinim

Ar iktisāb إكتساب

İlaç

Arapça

Umar, em, otancak, toy (eskiden ilaç anlamı da vardı.), yakı

Ar ˁilāc علاج

İlahiyat

Arapça

İnançbilim, Tanrıya ilişkin, yaratanla ilgili, Tanrısallık, yücelik, ülgenlik

Ar ilāhī tanrıya

İlam

Arapça

Bildirme, bildiri

Ar iˁlām إعلام

İlan

Arapça

Duyuru, açıktan duyurma, kamusal bildirim, açıklama

Ar iˁlān إعلان

İlave

Arapça

Ek, ekleme, katma, artırma, üste koyma

Ar ˁilāwa(t) علاوة

İlelebet

Arapça

Sonsuza dek

Ar ilā'l-abad إلا البد

İlhak

Arapça

Katma, alma, bağlama, ekleme

Ar ilḥāḳ إلحاق

İlham

Arapça

Esin, duyumsama, içe doğma

Ar ilhām إلهام

İlim

Arapça

Bilim, bilgi, birikim

Ar ˁilm عِلْم

İlim irfan

Arapça

Bilgi, bilim, birikim

Ar ˁilm عِلْم

İllet

Arapça

Sayrılık, bozukluk, sıkıntı, sorun, dert, yoldan çıkaran,

Ar ˁilla(t) عِلّة

İlliyet

Arapça

Nedensellik, neden, yaptıran nen, çıkış nedeni

Ar ˁilla(t) عِلّة

İlmihal

Arapça

Gündelik yaşama ilişkin inançsal(dini) bilgiler veren betik; dinsel öğreti

Ar ˁilm al-ḥāl علم الحال

İlmüllisan

Arapça

Dilbilim

Ar ˁilm ū lisan

İltica

Arapça

Sığınma

Ar ilticāˀ إلتجاء

İltifat

Arapça

Övme, övgü, ilgi gösterme, ilgilenme, kayırma

Ar iltifāt إلتفات

İltihak

Arapça

Katılma, katma, bütünleme, eklenme, yapışma

Ar iltiḥāḳ إلتحاق

İltihap

Arapça

Yangı (enfeksiyon), yanma

Ar iltihāb إلتهاب

İltimas

Arapça

Kayırma, ayrıcalık gösterme; (ayrıca) dilekçe, başvuru

Ar iltimās إلتماس

İltizam

Arapça

Kesenek, benimseme, üstlenme, gerektirme

Ar iltizām إلتزام

İma

Arapça

Sezdirim, sezdirme, dolaylama, im etme, dolaysama

Ar īmāˀ ايماء

İmalat

Arapça

Üretim, işe koşma, işler duruma getirme, üretim süreçleri

Ar iˁmāl إعمال

İmalathane

Arapça

Üretimevi

Ar iˁmāl إعمال

İmam

Arapça

Din önderi, önde duran, önder, yükünçte (namazda) öncülük eden

Ar imām إمام< Ar amma أمّ gitti, vardı, önden gitti

İman

Arapça

İnanç, tapım, inançlı olma, inanma

İbr/Aram āmēn אָמֵן

İmar

Arapça

Bayındırlık, gelişme, ilerleme

Ar iˁmār إعمار

İmaret

Arapça

Aşevi, bayındırlık, yapılaşma, kamusal yapı

Ar ˁimāra(t) عمارة

İmbik

Arapça

Damıtaç, damıtma şişesi

Ar anbīk أنبيك

İmdat

Arapça

Yardım, yardım etme, el uzatma; yetişin!, yardım edin!, çığlık, çağırma, bağırtı

Ar imdād إمداد

İmha

Arapça

Yok etme, ortadan kaldırma, bitirme

Ar imḥāˀ إمحاء

İmkan

Arapça

Olanak, varlık, güç

Ar imkān إمكان

İmla

Arapça

Yazım, yazı yazdırma, yazı kuralları

Aram məlā, məley מְלָא

İmtihan

Arapça

Sınav

Ar imtiḥān إمتحان

İmtina

Arapça

Çekince, sakınca, kaçınma, kendini tutma, sakınma

Ar imtināˁ إمتناع

İmtiyaz

Arapça

Ayrıcalık, seçkin olma

Ar imtiyāz إمتياز

İmza

Arapça

Tuğra

Ar imḍāˀ إمضاء

İn cin

Arapça

Yalnık (insan) ve cin

Ar ins ū cinn إنس و جنّ insan ve cin

İnat

Arapça

Diretme, direti, ayak sürüme

Ar ˁinād عناد

İndinde

Arapça

Katında, gözünde, değerinde, ...e göre

Ar ˁind عِنْد

İnfaz etmek

Arapça

Uygulamak, kıyım, öldürme

Ar infāḏ إنفاذ

İnfilak

Arapça

Patlama

Ar infilāḳ إنفلاق

İnhisar

Arapça

Tekel, yasaklanma, kısıt

Ar inḥiṣār إنحصار

İnkar

Arapça

Yalanlama, yadsıma, yoksayım, yok sayma, dışlama

Ar inkār إنكار

İnkişaf

Arapça

(çiçek) açma, açığa çıkma, gelişme, açınım, gelişim, ilerleme, yücelme

Ar inkişāf إنكشاف

İnkisar

Arapça

İlenç, kırılma, kırgınlık

Ar inkisār إنكسار

İnkılap

Arapça

Dönüşüm, devrim, değişim, altüst olma

Ar inḳilāb إنقلاب

İnşa etmek

Arapça

Yapmak, kurmak

Ar inşāˀ إنشاء

İnşaat

Arapça

Yapı işleri, yapıt

Ar inşāˀ إنشاء

İnşallah

Arapça

Umarım, dilerim, Tanrıvere, Tanrımistesin

Ar in şāˀa-llāh إن شاء الله «Allah istesin»

İnsan

Arapça

Kişi, yalnık, birey

Akadcaca nişu (halk, kavim)

İnsicam

Arapça

Düzgünlük, tutarlılık, (kök anlamı dökülmek)

Ar insicām إنسجام

İntak

Arapça

Söyletme, konuşturma

Ar intak

İntaniye

Arapça

Bulaşıcı sayrılık, kokuşma, çürüme, buluşıcı bölümü (hastahanede)

Ar intān إنتان

İntiba

Arapça

İzlenim, damgalanma

Ar inṭibāˁ إنطباع

İntibah

Arapça

Uyanış, uyanma, uaynıklık

Ar intibāh إنتباه

İntibak

Arapça

Uyum, örtüşme, uyma, üstüste binme

Ar inṭibāḳ إنطباق

İntihal

Arapça

Aşırma, yürütme, çalma, kendine iye gösterme

Ar intiḥāl إنتحال

İntikal

Arapça

Geçme, aktarma, taşınma, bir yerden başka yere gitme

Ar intiḳāl إنتقال

İntikam

Arapça

Öç, öç alma

Ar intiḳām إنتقام

İntizam

Arapça

Düzenlilik, düzen

Ar intiẓām إنتظام

İntizar

Arapça

Bekleyiş, ilenme, bekleme, yolunu gözleme

Ar intiẓār إنتظار

İptidai

Arapça

İlkel, başlama, başlangıç, ilk

Ar ibtidāˀ إبتداء

İrade

Arapça

İstenç, isteme, istek

Ar irāda(t) إرادة

İrfan

Arapça

Bilme, bilgi, yöntem bilgisi

Ar ˁirfān عِرْفَان

Irk

Arapça

Soy, kök, köken

Ar ˁirḳ عرق

Irkçı

Arapça

Soycu

Ar ˁirḳ عرق

Irkçılık

Arapça

Soyculuk

Ar ˁirḳ عرق

İrsaliye

Arapça

Gönderi, gönderme, aktarma

Ar irsāl إرسال

Irsi

Arapça

Kalıtımsal

Ar ˁirḳ عرق

İrtibat

Arapça

Bağlantı, bağlı olma, iletişim

Ar irtibāṭ إرتباط

İrtica

Arapça

Gericilik, yobazlık

Ar irticāˁ إرتجاع

İrticalen

Arapça

Doğaçlama, doğaçlayarak

Ar irticāl إرتجال

İrtifa

Arapça

Yükseklik, yüksekte olma, yükselti

Ar irtifāˁ إرتفاع

İşaret

Arapça

İm, belgi, belirti, iz, simge, gösterme, gösterge

Ar işāra(t) إشارة

İşari

Arapça

İmsel, simgesel, izel, imel

Ar işāra(t) إشارة

İsim

Arapça

Ad

Akadca şumu

İsim-fiil

Arapça

Ad-eylem

Akadca şumu- Ar fiil

İskan

Arapça

Yerleşim, konaklatma, yerleştirme

Ar iskān إسكان

İskandil

Arapça

Derinlik ölçer, ölçer ip, denizde ölçüm yapan ip

Lat scandaculum

Islahat

Arapça

Düzeltme, iyileştirme

Ar iṣlāḥ إصلاح

İsnat

Arapça

Yükleme, suç atma, suçlama, yöneltme

Ar isnād إسناد

İspat

Arapça

Kanıt, kanıtlama, saptama, kalıcı kılma, kesinleştirme

Ar iṯbāt إثبات

İsraf

Arapça

Savurganlık, azıtma, taşırma, çeki (sınırı) aşma, boşa kullanma

Ar isrāf إسراف

İsrailiyattan

Arapça

Asılsız

Ar İsrailiyat

Israr

Arapça

Üsteleme, diretme

Ar iṣrār إصرار

Israr etmek

Arapça

Üstelemek, diretmek

Ar iṣrār إصرار

İşret

Arapça

İçki, birlikte yiyip içme, toy, şölen

Ar ˁişra(t) عشرة

İstadiye

Arapça

Uzaklık ölçer

Ar İstadiyye

İstiab

Arapça

Sığa, yükleme ölçüsü, çap, içine alma

Ar istiˁāb إستعاب

İstiare

Arapça

Eğretileme, ödünç alma

Ar istiˁāra(t) إستعارة

İstibdat

Arapça

Buyurganlık, ezinç, yalnız olma, başına buyruk olma

Ar istibdād إستبداد

İstifade

Arapça

Yararlanma

Ar istifāda(t) إستفادة

İstifham

Arapça

Soru sorma, danışma, görüş alma

Ar istifhām إستفهام

İstifra

Arapça

Kusma, çıkarma, içini boşaltma

Ar istifrāġ إستفراغ

İştigal

Arapça

Uğraş, Uğraşma, İlgilenme, Uğraşı

Ar iştiġāl إشتغال

İstihdam

Arapça

İşlendirme, işe koyma, işe yerleştirme

Ar istiχdām إستخدام

İstihsal

Arapça

Üretim, üretme, elde etme

Ar istiḥṣāl إستحصال

İstihza

Arapça

Alay, aşağılama, küçük düşürme

Ar istihzāˀ إستهزاء

İstikamet

Arapça

Doğrultu, yön, dik durma, düz gitme, doğruluk

Ar istiḳāma(t) إستقامة

İstikbal

Arapça

1. Gelecek, yönelme, 2. karşılama, konuk ağırlama

Ar istiḳbāl إستقبال

İstiklal

Arapça

Bağımsızlık (1. küçümseme, hiçe sayma, 2. hükümdarı hiçe sayma, isyan)

Ar istiḳlāl إستقلال

İstikrar

Arapça

Denge, dengeli olma, vargı, avrgılı olma, durumunu koruma/sürdürme

Ar istiḳrār إستقرار

İstimlak

Arapça

Kamulaştırma, taşınmaz edindirme

Ar istimlāk إستملاك

İstinaden

Arapça

Dayanarak, ... göre, -ce

Ar istinād إستناد

İstirahat

Arapça

Dinlenme, soluklanma

Ar istirāḥa(t) إستراحة

İştirak

Arapça

Ortaklık, Paydaşlık, Katılma, Katılım

Ar iştirāk إشتراك

İstişare

Arapça

Kengeş, keneş (geneş), danışım, danışma, görüşme, değerlendirme

Ar istişāra(t) إستشارة

İstişare heyeti

Arapça

Danışma kurulu

Ar istişāra(t) إستشارة

İstismar

Arapça

Sömürü, kötüye kullanma, aldatma, (kök anlam: Ar ṯamara ثمر ürün verdi, fayda sağladı)

Ar istiṯmār إستثمار

İstisna

Arapça

Ayrıksılık, ayrık, ayrıklık, ayrıcalıklı, özel,

Ar istiṯnāˀ إستثناء

İşve

Arapça

Yosmalık, çekicilik, albeni

Fa işva/şīva إشوه/شيوه

İtfa

Arapça

Sönüm, södürme

Ar iṭfāˀ إطفاء

İtfaiye

Arapça

Söndürümlük, söndürmen, söndürge

Ar iṭfāˀ إطفاء

İtfaiyeci

Arapça

Söndürmen

Ar iṭfāˀ إطفاء

İthaf

Arapça

Adama, adantı, armağan etme

Ar itḥāf إتحاف

İthal

Arapça

Alım, dış alım, dışarıdan alınan, içeri sokma, içreme

Ar idχāl إدخال

İtham

Arapça

Suçlama, suç atma, kötüleme

Ar ittihām إتّهام

İtibar

Arapça

Saygınlık, geçerlilik, önemseme, değer, eder

Ar iˁtibār إعتبار

İtibaren

Arapça

Başlayarak, ...den

Ar iˁtibār إعتبار

İtibariyle

Arapça

Bakımından, yüzünden, ... nedeniyle

Ar iˁtibār إعتبار

İtidal

Arapça

Ilım, soğukkanlılık, denge, dengeli olma

Ar iˁtidāl إعتدال

İtikat

Arapça

İnanış, sözleşme, inanç, güvenç

Ar iˁtiḳād إعتقاد

İtilaf

Arapça

Uzlaşı, anlaşma, uyum sağlama, uyuşma, birlik

Ar ītilāf ايتلاف

İtimat

Arapça

Güven, inanç, dayanak, dayanarak

Ar iˁtimād إعتماد

İtina

Arapça

Özen, ilgi, önemseme

Ar iˁtināˀ إعتناء

İttifak

Arapça

Bağdaşı, bağlaşı, sözleşme, birlik, uyma, denk gelme, uyuşma, uzlaşma

Ar ittifāḳ إتّفاق

İttifakla

Arapça

Oy birliğiyle

Ar ittifāḳ إتّفاق

İttihat

Arapça

Birleşim, birlik, birleşme

Ar ittiḥād إتّحاد

İzafiyet

Arapça

Bağıllık, görelilik

Ar iḍāfa(t) إضافة

İzafiyet teorisi

Arapça

Bağıllık kuramı, görelilik kuramı

Ar iḍāfa(t) إضافة

İzah

Arapça

Açıklama, aydınlatma, açıklama, arı/duru kılma

Ar īḍāḥ ايضاح

İzan

Arapça

Anlayış, boyun eğme, benimseme

Ar iḏˁān إذعان

İzdiham

Arapça

Yığılma, kalabalık, sıkma, sıkışma

Ar izdiḥām إزدحام

İzdivaç

Arapça

Evlilik, evlenme, eşleşme

Ar izdiwāc إزدواج

İzzet ikram

Arapça

Ağırlama, sunma, konuksama

Ar ˁizza(t) عزّة+Ar ikrām إكرام

İzzeti nefis

Arapça

Özsaygı, onur

Ar ˁizza(t) عزّة +Ar nafs نَفْس

Kabahat

Arapça

Suç, kötü ve çirkin olma, kötü ve çirkin davranış

Ar ḳabāḥa(t) قباحة

Kabil

Arapça

Olanaklı, alıcı, benimseyen, uygun

Ar ḳābil قابل

Kabile

Arapça

Oymak, boy

Ar ḳabīla(t) قبيلة

Kabiliyet

Arapça

Yetenek

Ar ḳābiliyya(t) قابليّة

Kabin

Arapça

Bölme, küçük oda, gemi odası, tek odalı ilkel konut

OLat capanna

Kabine

Arapça

1. Bakanlar kurulu 2. Gizli oda, kralın danışmanlarının toplandığı küçük/gizli oda

Fr cabinet

Kabir

Arapça

Gömüt, sin, gömüt

Ar ḳabr قبر

Kabristan

Arapça

Gömütlük, sinlik

Ar ḳabr قبر+istan

Kabul

Arapça

Onama, taplama, benimseme, onaylama, onay

Ar ḳabūl قبول

Kabus

Arapça

Karabasan, gece sıkıntısı

Aram kəbaş כבש

Kabza

Arapça

Tutak, tutaç

Ar ḳabḍ قبض

Kadar

Arapça

Dek, denli, değin, gibi, nicelik, ölçü, değer

Ar ḳadar قَدَر

Kademe

Arapça

Basamak, adım atma, ilerleme, gelişme, aşama

Ar ḳadama(t) قدمة

Kader

Arapça

1. Yazgı, alın yazısı 2. Ölçme, değer biçme

Ar ḳadar قَدَر

Kadim

Arapça

Bayrı, eski, uzak, en eski, önceki

Ar ḳadīm قديم

Kadir

Arapça

1. ölçü, değer, 2. güç, yeterlik, özgüç

Ar ḳadr قَدْر

Kadirşinas

Arapça

Değerbilir

Ar ḳadr قَدْر+Fa şinās شناس

Kafa kâğıdı

Arapça

Kimlik

Ar ḳafā قفا+kağıt

Kâfi

Arapça

Yeter, yeterli, yeten

Ar kāfi كَافٍ

Kafile

Arapça

Bölük, topluluk, yolcu

Ar ḳāfila(t) قافلة

Kafiye

Arapça

Uyak

Ar ḳāfiya(t) قافيّة

Kahverengi

Arapça

Kula

Ar ḳahwa(t) قهوة

Kahya

Arapça

Ara bozucu, sığırtmaç, değnekçi, kizir, köybekçisi, ev ve çiftlik yöneticisi

Fa kadχudā كدخدا

Kaide

Arapça

Kural, duraç, töz, taban, ana ilke

Ar ḳāˁida(t) قاعِدة

Kainat

Arapça

Evren, var olanlar, tüm varlıkar

Akadca kānu durmak,

Kalbur

Arapça

Elek

Lat cernere, crē-

Kalburüstü

Arapça

Seçkin, nitelikli, özel

Lat cernere, crē-

Kâle almak/almamak

Arapça

Önemsemek/önemsememek, takmak/takmamak

Ar ḳāl قال + Tr almak

Kalem

Arapça

Yazaç (kökende kamış, kamış kalem anlamındadır.)

EYun kálamos κάλαμος

Kallavi

Arapça

Büyük, iri, çok iri, kavuk, doruk

Ar ḳullawī قلّوى kule, zirve

Kalp

Arapça

Yürek, Gönül

Akadca ḳablu

Kamer

Arapça

Ay

Ar ḳamar قمر

Kanaat

Arapça

1. Kanı, düşünce, yargı 2. Yetinme, doyma, doyum

Ar ḳanāˁa(t) قناعة

Kani

Arapça

İnanmış, yetinen, yetinmiş, yargıya ulaşmış

Ar ḳāniˁ قانع

Kanun

Arapça

Yasa

EYun kanōn κανων

Kanun-ı esasi

Arapça

Anayasa

EYun kanōn κανων+Ar esasi

Kanunen

Arapça

Yasaca, yasal olarak, yasal açıdan

EYun kanōn κανων

Kanuni

Arapça

Yasal, yasaya uygun, yasal açıdan

EYun kanōn κανων

Kanunlaşmak

Arapça

Yasalaşmak

EYun kanōn κανων

Kanunsuz

Arapça

Yasasız, yasadışı

EYun kanōn κανων

Karar

Arapça

Vargı, yargı, durma, konaklama

Ar ḳarār قرار

Karargah

Arapça

Vargılık, ordu otağı, vargı otağı, savaş otağı

Ar ḳarār قرار + Fa gāh گاه

Karine

Arapça

1. İpucu 2. 1. Ar ḳarīna(t) قرينة eş, hanım 2. eşleşme, kanıt 3. İt carina gemi gövdesi

1. Ar ḳarīna(t) قرين . /Lat carina

Kaside

Arapça

Sarnav, adantı yır (şiir), birine adanmış yır

Ar ḳaṣīda(t) قصيدة

Kâşif

Arapça

Bulman, bulucu, buluşçu

Ar kāşif كاشف

Kasıt

Arapça

İstek, amaç, erek, beklenti

Ar ḳaṣd قَصْد

Kasıtlı

Arapça

İsteyerek

Ar ḳaṣd قَصْد

Kaşmer

Arapça

Soytarı, güldürücü, şakacı

Ar kaşmer

Kasvet

Arapça

Sıkıntı, bun, sıkıcılık, daralma

Aram #ḳşy קשי sert olma, katı olma

Kat etmek

Arapça

Yol alma, ırmak geçme

Ar ḳaṭˁ قَطْع

Kati

Arapça

Kesin, açık, ödünsüz

Ar ḳaṭˁī قطعى

Kâtip/kâtibe

Arapça

Yazman, yazıcı

Ar kātib كاتب

Katre

Arapça

Damla

Aram ḳəṭreth קְטרֶת

Kavat

Arapça

Dümbük, yolsuz, yasadışı, zırtapoz, delişmen; kadın satıcısı

Ar ḳawwād قوّاد

Kavil/kavli/Kavlen

Arapça

Sözle, söz, sözel, söyleme, deme

Ar ḳawl قول

Kavim

Arapça

Bodun, soy, sop, bir bölgede yaşayanlar

Ar ḳawm قَوْم

Kayıp/Kayb

Arapça

Yitirmek, elden çıkarmak, yok olma

Ar ġayb غَيْب

Kayıt/Kayd

Arapça

1. Yazımlamak, betimek 2. Bağ, koşul, yazıya dökülmüş belge

Ar ḳayd قَيْد

Kaza

Arapça

1. Yargılama, yargı, 2. Tanrısal yargı 3. İlçe

Ar ḳaḍāˀ قضاء

Keder

Arapça

Tasa, sıkıntı, bun, bunalma

Ar kadar كدر

Kelam

Arapça

1. Söz, deyim, deyiş, buyruk 2. İslam ilimleri

Ar kalām كلام

Kelime

Arapça

Sözcük, söz, deyim, deyiş, buyruk

Ar kalīma(t) كليمة

Kelp

Arapça

Köpek, it

İbr keleb כֶּלֶב

Kemal

Arapça

Eksiksizlik, erginlik, olgunluk, yetkinlik

Ar kamāl كمال

Kemiyet

Arapça

Nicelik, toplam tutar

Ar kammiyya(t) كمّيّة

Kere

Arapça

Kez

Ar karra(t) كرّة

Kerpeten

Arapça

Kıskaç

Ar kalbatān/kalbatayn كلبتين

Kesat

Arapça

Durgumluk, seyrek, az, kıt, işsizlik

Ar kasād كساد

Keşfedilmek

Arapça

Bulgulamak, bulunmak

Ar keşf کشف

Keşfetmek

Arapça

Bulmak

Ar keşf کشف

Kesif

Arapça

Yoğun, koyu

Ar kaṯīf كثيف

Keşifçi

Arapça

Buluşçu, bulgucu

Ar keşf کشف

Keşifçilik

Arapça

Buluşçuluk

Ar keşf کشف

Kesret

Arapça

Bolluk

Ar kaṯra(t) كثرة

Ketum

Arapça

Ağzısıkı

Ar ketm کتم

Keyfî

Arapça

Nitel, kendine göre, öze göre, kişye göre

Ar keyf کیف

Keyfiyet

Arapça

Nitelik, kişiye görelik

Ar keyf کیف

Keza

Arapça

Yine

Ar keza کذا

Kibar

Arapça

Kostak, ince, taylan

Ar kebîr کبیر

Kibarlaşma

Arapça

Kostaklanma, inceleşme, taylanlaşma

Ar kebîr کبیر

Kibir

Arapça

Kasıntı, büyüklük taslama, şişinti

Ar kibr کبر

Kibrit

Arapça

Kav

Ar kibrît کبریت

Kifayet

Arapça

Yeterlik

Ar kâfî کآفی

Kils

Arapça

Kireçtaşı

Ar kils کلس

Kimya

Arapça

Nesnebilim, özbilim

Ar kimyâ کیمیآ

Kimyacı

Arapça

Nesnebilimci, özbilimci

Ar kimyâ کیمیآ

Kimyager

Arapça

Nesnebilimci, özbilimci

Ar kimyâ کیمیآ+Fa ger گر

Kimyasal

Arapça

Nesnebilimsel, özbilimsel, özsel (kimyasal tepkime: özsel tepkime)

Ar kimyâ کیمیآ

Kimyevî

Arapça

Özsel, nesnebilimsel

Ar kimyâ کمیآ

Kinaye

Arapça

Dolaylama, değinmece, dokundurma, iğneleme

Ar kinâye کینآیء

Kinayeli

Arapça

Dolaylı, dolaylamalı, değinmeceli, dokundurmalı, iğnelemeli

Ar kinâye کنآیء

Kisve

Arapça

Kılık

Ar kisve کسوء

Kitabe

Arapça

Yazıt

Ar kitâb کتآب

Kitabevi

Arapça

Yayınevi, Betikçi

Ar kitâb کتآب

Kitabî

Arapça

Betiksel

Ar kitâb کتآب

Kitapçı

Arapça

Betikçi

Ar kitâb کتآب

Kitapçılık

Arapça

Betikçilik

Ar kitâb کتآب

Kitaplık

Arapça

Betiklik

Ar kitâb کتآب

Kıllet

Arapça

Azlık, kıtlık

Ar kıllet کلت

Kınnap

Arapça

Sicim

Ar kınab قنب

Kırd

Arapça

Biçin

Ar akrâd kurûd قرد

Kırmızı

Arapça

Al, kızıl

Ar kirmiz کرمز

Kısım

Arapça

Bölüm, Kesim

Ar kısm قسم

Kısmet

Arapça

Ülüş, pay, düşer, yazgı

Ar kısm قسم

Kısmetli

Arapça

Ülüşlü

Ar kısm قسم

Kısmetsiz

Arapça

Ülüşsüz

Ar kısm قسم

Kıstas

Arapça

Ölçüt

Ar kıst قسط

Kıta

Arapça

Anakara; dörtlük; bölük

Ar kıtâ قطآ

Kıvam

Arapça

Yoğunluk, koyuluk, ölçün

Ar kavîm قویم

Kıyafet

Arapça

Kılık, giysi

Ar kiyafe قیافا

Kıyas

Arapça

Karşılaştırma, örnekseme

Ar kıyâs قیآس

Kıyaslama

Arapça

Karşılaştırma

Ar kıyâs قیآس

Kıymet

Arapça

Değer, eder, nitelik

Ar kıymetقیمت

Kıymetli

Arapça

Değerli, özel

Ar kıymet قیمت

Kıymetsiz

Arapça

Değersiz, kof, edersiz

Ar kıymet قیمت

Kübbat

Arapça

Kitre

Ar kübbâd کبآد

Kudret

Arapça

Güç, Erk

Ar kudret قدرت

Küfretmek

Arapça

Sövmek

Ar küfr کفر

Küfür

Arapça

Sövgü, Sövüş

Ar küfr کفر

Kukulya

Arapça

Koza

Külliyat

Arapça

İzer, toplam, bütün

Ar küllî کلی

Külliye

Arapça

Yerleşke

Ar küllî کلی

Külliyen

Arapça

Bütünüyle, Bütünden, Tümüyle

Ar külli کلی.

Kura

Arapça

Çekiliş, ad çekme

Ar kur'a قرء

Küre

Arapça

Yuvar

Ar küre کرع

Küspe

Arapça

Posa

Ar küsbe کسبع

Kusur

Arapça

Teltik, eksik, yanlış

Ar kusûr قصور

Kutsî

Arapça

Kutsal, kutlu, Tanrısal, yüce

Ar ḳudsī قُدْسِى

Kutsiyet

Arapça

Kut, kutsallık, Tanrısallık, yücelik, yücem

Ar ḳudsī قُدْسِى

Kutup

Arapça

Sonlam, uç

Ar kutb قتب

Kütüphane

Arapça

Betikevi

Ar kitab کتآب

Kuva-yi Milliye

Arapça

Ulusal güç, Ulus güçleri

Ar kuva قوع+Ar millî ملی

Kuvvet

Arapça

Güç

Ar kuvve قوع

La-dini

Arapça

İnançdışı

Ar lâ لآ+Ar dîn دین

La-edri

Arapça

Adsız

Ar lâ لآ +Ar edri ادریع

Lağvetmek

Arapça

Kaldırmak

Ar laĝv لغو

Lağvolmak

Arapça

Kaldırılmak

Ar lağv لغو

Lahza

Arapça

An

Ar lahz لخظ

Lakap

Arapça

Takmavad, ayama

Ar lakb لقب

Lakayt

Arapça

Aldırışsız, takmaz, kaygısız

Ar kayd قید

Lakaytlık

Arapça

Aldırışsızlık, takmazlık, kaygısızlık

Ar kayd قید

Lakin

Arapça

Ancak, gel gör ki, yalnız

Ar lakin لکن

Lalettayn

Arapça

Gelişigüzel

Ar tayîn تعیین

Lanet

Arapça

Kargı, kargış, karabasan, albastı, kara töz

Ar lânet لعنت

Latif

Arapça

İnce, taylan, şakacı

Ar latîf لطیف

Latife

Arapça

İncelik, şaka, taylanlık

Ar latîf لتیف

Laubali

Arapça

Aldırışsız, takmaz, kaygısız, gevşek

Ar ubâli ٱبآلی

Layık

Arapça

Yakışır, yaraşık, uygun, denk, teŋ

Ar lâyîk لآیق

Layıkıyla

Arapça

Yakışırcasına, uygun biçimde, yaraşırca

Ar lâyîk لآیق

Lazım

Arapça

Gerek, gerekli

Ar lâzım لآزم

Lehim

Arapça

Kaynak, ergi

lahm لحم

Levazım

Arapça

Gereç, araç, aygıt, nesne, tavar

Ar lâzım لآزم

Leziz

Arapça

Tadımlı, tatlı, damağa uygun

Ar lezîz لذیذ

Lezzet

Arapça

Tadım, tat

Ar lezîz لذیذ

Libas

Arapça

Giysi

Ar libâs لبآس

Libya

Arapça

Börülce

Ar libya لیبیء

Lisan

Arapça

Dil

Ar lisân لسآن

Liva

Arapça

Sancak, tugay

Ar livâ لواء

Lügat

Arapça

Sözlük, Sözvarlığı

Ar luga لغء

Lügatçe

Arapça

Sözlükçe

Ar luga لغء

Lugaz

Arapça

Yanıltmaç

Ar lugaz لغز

Lüzum

Arapça

Gerek

Ar lüzum لزوم

Maaile

Arapça

Barkça, bark

Ar aile عیلء

Maalesef

Arapça

Ne yazık, gel gör ki, ne acı ki

Ar esef اسف

Maarif

Arapça

Ulusal eğitim

Ar maarifet معآرفت

Maarif vekâleti

Arapça

Ulusal eğitim bakanlığı

Ar maarifet معآرفت

Maaş

Arapça

Aylık

Ar ayş عیش

Maazallah

Arapça

Tanrı korusun/saklasın, Yaradan korusun/saklasın

Ar maaz معآز+Ar Allah آلله

Mabet

Arapça

Tapınak, kutsal yer, inançevi

Ar abd عبد

Mabut

Arapça

Tapıncak

Ar abd عبد

Madde

Arapça

Özdek, öğe, nen, öz, töz

Ar madde مآده

Maddi

Arapça

Özdeksel, akçasal, varlıksal

Ar madde مآده

Maden

Arapça

Ergene

Ar ma'den معدن

Mafiş

Arapça

Yok, bitti, kalmadı, boş

mâfiş مآفیش

Mafsal

Arapça

Eklem, boğum

mafsıl مفصل

Mağara

Arapça

İn

Ar gâr غآر

Mağdur

Arapça

Kıygın, ezgin, dışlanmış

gadr غدر

Mağfiret

Arapça

Bağışlanma

Ar maarifet مآریفت

Mağlubiyet

Arapça

Yenilgi, utulma, ütülme

Ar galebe غلب

Mağlup

Arapça

Yenik, utuk

Ar galebe غلب

Mağlup etmek

Arapça

Yenmek, utmak, ütmek, kazanmak

Ar galebe غلب

Mağrur

Arapça

Büyüklenen, kasıntı, kendini beğenmiş, kurumlu, övünçlü, afralı tafralı

Ar gurûr غرور

Mağrurane

Arapça

Övünçlüce, kendini beğenmişcesine, kendini beğenerek, afralı tafralı, şişinerek

Ar gurûr غرور

Mahal

Arapça

Yer, yerlek, konum; el, il, ev, yurt

Ar mahal محل

Mahalle

Arapça

Yöre

Ar mahal محل

Mahalle muhtarlığı

Arapça

Yöre başkanlığı

Ar mahal محل+ Ar ihtiyar اختیآر

Mahalleli

Arapça

Yöredeş

Ar mahal محل

Mahalli

Arapça

Yerel, yöresel

Ar mahal محل

Mahalli idare

Arapça

Yerel yönetim

Ar mahal محل+ Ar idare ٳداره

Maharet

Arapça

Beceri, beceriklilik, yetenek, işbilirlik

Ar maharet مهارت

Mahcubiyet

Arapça

Utanma, utangaçlık

Ar hicab حجآب

Mahcup

Arapça

Utangaç

Ar hicab حجآب

Mahcup etmek

Arapça

Utandırmak

Ar hicab حجآب

Mahcup olmak

Arapça

Utanmak

Ar hicab حجآب

Mahcur

Arapça

Kısıtlanmış

Ar حجرhacr

Mahdum

Arapça

Oğul

Ar hedm هدم

Mahdut

Arapça

Çizgi, uç

Ar hadd حد

Mahfaza

Arapça

Koruma, saklama, korunum, sakınma, tutma, denetim, denetleme, korunak

Ar hıfz حفظ

Mahfuz

Arapça

Korunaklı, saklı, koruma altında

Ar hıfz حفظ

Mahir

Arapça

Becerikli, yetenekli, uzman, usta

Ar maharet مهآرت

Mahiyet

Arapça

Nitelik, durum, bağlam

Ar mahiyyet مآهیت

Mahkeme

Arapça

1. Eski Türkçede Yargan. Yargı konağı, yargılık, yargıtay (genelleştirilebilir) 2. Değerlendirme, yargılama.

Ar hükm حکم

Mahlas

Arapça

Takma ad, ayama

Ar mahlas مخلص

Mahlûk

Arapça

Yaratık

Ar halk خلق

Mahmude

Arapça

Bingözotu

Ar hamd حمد

Mahmur

Arapça

Uyuşuk, baygın

Ar hamr خمر

Mahmurlaşmak

Arapça

Uyuşmak, baygınlaşmak

Ar hamr خمر

Mahmurluk

Arapça

Uyuşukluk, baygınlık

Ar hamr خمر

Mahpus

Arapça

Tutuklu, tutsak

Ar habs حبس

Mahpushane

Arapça

Tutukevi

Ar habs حبس

Mahrek

Arapça

Yörünge

Ar hareket حرکت

Mahrum

Arapça

Yoksun

Ar hirmân حرمآن

Mahrum olmak

Arapça

Yoksunmak

Ar hirmân حرمآن

Mahrumiyet

Arapça

Yoksunluk

Ar hirmân حرمآن

Mahrumiyet bölgesi

Arapça

Yoksunluk bölgesi

Ar hirmân حرمآن

Mahsul

Arapça

Ürün, verim

Ar husûl حصول

Mahsulat

Arapça

Ürünler

Ar husûl حصول

Mahsus

Arapça

Özgü, özellikle; şakacıktan

Ar hiss حس

Mahv

Arapça

Yıkım, yokolma

Ar mahv محو

Mahvetmek

Arapça

Yıkmak, yoketmek

Ar mahv محو

Mahvolmak

Arapça

Yıkılmak, yokolmak

Ar mahv محو

Mahzun

Arapça

Üzgün

Ar hüzn حزن

Mahzur

Arapça

Üzüntü

Ar hazr حظر

Mahzurlu

Arapça

Sakıncalı

Ar hazr حظر

Mahzursuz

Arapça

Sakıncasız

Ar hazr حظر

Maişet

Arapça

Geçimlik, dirlik

Ar ayş عیش

Makam

Arapça

Orun, ölçü

Ar kıyâm قیآم

Makber

Arapça

Gömütlük, sin

Ar kabr قبر

Makbul

Arapça

Geçerli

Ar kabûl قبول

Maksat

Arapça

Amaç, erek, umaç, umu

Ar kasd قسد

Maksatlı

Arapça

Amaçlı, erekli

Ar kasd قسد

Maksatsız

Arapça

Amaçsız, ereksiz

Ar kasd قسد

Makta / maktu

Arapça

Kesit, kesilmiş, kesilen

Ar kat' قطع

Makul

Arapça

Ussal; uygun, elverişli

Ar akl عقل

Malik

Arapça

İye, yetkin, bulunan, bulgun

Ar mülk ملڬ

Malikane

Arapça

Konak, köşk, özel konak, yurtluk

Ar mülk ملڬ + Fa hane خآنع

Malul

Arapça

Sökel, engelli, özürlü; bozuk, eksik

Ar illet عللت

Malulen

Arapça

Sökellikten, engelden dolayı, özürden, özür nedeniyle

Ar ille عللت

Malum

Arapça

Belli, bildik, bilinen

Ar ilm علم

Malumat

Arapça

Sorak, bilgi, bulgu

Ar ilm علم

Malzeme

Arapça

Gereç, araç, nesne, aygıt

Ar lezm لزم

Mamafih

Arapça

Ek olarak, ayrıca, şöyle ki

Ar ma+ma+fih مع مع فیه

Mamul

Arapça

Ürün, yapıt, üretim

Ar amel عمل

Mamur

Arapça

Bayındır, uygar, kalkınmış, gelişmiş

Ar imar ٳعمآر

Mana

Arapça

Anlam, içerik, karşılık

Ar manâ معنآ،معنی

Manen

Arapça

Tinel, tinsel, özgüççe

Ar mânen معنا

Manevi

Arapça

Tinsel, tinel, özgüçsel

Ar ma'nevî معنوی

Maneviyat

Arapça

Tince, özgüç, yürek gücü

Ar ma'nevî معنوی

Mangal

Arapça

Közlük

Ar mangâl مانغآل

Manî / mani

Arapça

Engeller, önleyiciler, sıkıntı, açmaz

Ar men منع

Manidar

Arapça

Anlamlı, iğneleyici, çeldirici, başka, değişik

Ar mani مآنی +Fa dâr دآر

Mantık

Arapça

Usbilim, us, anlak

Ar nutk نطق

Manzara

Arapça

Görünüm, görünüş, izlenek

Ar nazar نظر

Maraz

Arapça

Sayrılık, bozukluk, sökellik, engel

Ar maraz مرض

Marifet

Arapça

Beceriklilik, ustalık, uzmanlık, yetenek, yetkinlik

Ar marife معرفه

Maruz kalmak

Arapça

Uğramak, karşılaşmak

Ar arz عرض

Maruzat

Arapça

Diyecek, açıklama, bilgi, özet

Ar arz عرض

Maşaallah

Arapça

Yaradan ne isterse, Yaradanın dediği olur,Tanrı gönendire, Tanrı esirgesin, Yaradan gönendire, Tanrı yüceltin, Tanrım esirgesin.

Ar mâşa'a مآشه+Ar Allah آلله

Maskara

Arapça

1. Güldürücü, şakacı, soytarı (Arapçada) 2. Kirpik boyası (Fransızcada)

Ar masχara(t) مسخرة

Masraf

Arapça

Gider, yitim

Ar sarf صرف

Mastar

Arapça

Ad-eylem, eylemlik

Ar mıstar مسطر

Maşuk

Arapça

Sevgili, sevilen

Ar ışk عشق

Masum

Arapça

Suçsuz, yazıksız

Ar ma'sûm معصوم

Masumiyet

Arapça

Suçsuzluk, bükelik, yazıksızlık

Ar ma'sûm معصوم

Masuniyet

Arapça

Dokunulmazlık, korunma, korunurluk, sakınılan, korunulan

Ar savn صون

Matbaa

Arapça

Basımevi

Ar tab طبه

Matbu

Arapça

Basılı, basılmış, yayınlanmış, tek çeşit

Ar tab طبه

Matbuat

Arapça

Basın, basın yayın, basılmış belge, basılı yayın

Ar tab طبه

Matem

Arapça

Ağıt, yas, sağu

Ar mâtem مآتم

Matkap

Arapça

Delgi, delgeç

Ar miskab مثقب

Matrak

Arapça

Gülünç; değnek

Ar mitrak مطرق

Matuf

Arapça

Yönelik, ilişkin, değin

Ar atf عتف

Mavera

Arapça

Öte, uzak, arka

Ar mâverâ مآورآء

Maveraün-nehr

Arapça

Irmak ötesi (Soğd ülkesi)

Ar mâverâ مآورآء +Arü'n nehr النهر

Mavi

Arapça

Gök, gökçe

Ar mâî مآوی

Mâvi/mavi

Arapça

Kökçek/gökçek, gök, göğ

Ar māˀī/māwī ماوى

Mayi

Arapça

Sıvı

Ar mâ مآ

Mazbata

Arapça

Tutanak, belge, yetki belgesi, görev yazısı

Ar zabt ضبط

Mazbut

Arapça

Ele geçirilmiş; düzenli, düzgün, beğenilen, derli toplu; korunmuş

Ar zabt ضبط

Mazeret

Arapça

Gerekçe, neden, etken, etki

Ar özr عذر

Mazhar

Arapça

Ergin, ulaşmış, yetkin, olgun

Ar zuhûr زهور

Mazlum

Arapça

Ezgin, ezilmiş, incinmiş, incitilmiş

Ar zulm ظلم

Mazmun

Arapça

Kavram, olgu,sözün anlattığı nen, dolaysama

A zımn ضمن

Meal

Arapça

Anlam, içerik, karşılık, çeviri, yorum, başka dilde açıklama

Ar meâl مٲل

Meblağ

Arapça

Tutar, eder,değer

Ar meblâğ مبلغ

Mebus

Arapça

Saylav

Ar mebûs مبعوس

Mecal

Arapça

Güç, erk, özgüç, istek

Ar mecâl مجآل

Mecaz

Arapça

İmgelem, imge, simgeleme, simgesel anlatım

Ar macāz مجاز

Meçhul

Arapça

Bilinmeyen, belirsiz

Ar cehl جهل

Mecmua

Arapça

Dergi, derleme

Ar macmūˁa(t) مجموعة

Mecra

Arapça

Akış, akıntı, akım yeri, akarsu yatağı, akak, yol, yöntem

Ar cereyân جریآن

Meczup

Arapça

Deli, usunu yitirmiş, kendini yitirmiş (cazibeye kapılmış)

Ar cezb جذب

Med

Arapça

Uzatma, gitme, ara verme, çekilme

Ar medd مد

Med-cezir

Arapça

Gelgit

Ar medd مد +Ar cezir جزر

Medar

Arapça

Dönence, döngü, yörünge

Ar devr دور

Medar-ı iftihar

Arapça

Övünç nedeni, övünçlük

Ar devr دور +Ar iftâr عفطآر

Meddah

Arapça

Söz ustası, Sözçatar, taşlama ustası

Ar medh مدح

Medeni

Arapça

Uygar, çağdaş, ileri, (kentli, Medineli anlamından gelişmiştir.)

Ar medîne مدینه

Medeniyet

Arapça

Uygarlık, çağdaşlık, gelişmişlik

Ar medenî مدنی

Medet

Arapça

Yardım, umar, beklenti

Ar meded مدد

Mefhum

Arapça

Kavram, olgu, olay

Ar fehm فحم

Mefkure

Arapça

Ülkü, amaç, erek, kavram

Ar fikr فکر

Mefruşat

Arapça

Döşemelik

Ar ferş فرش

Meftun

Arapça

Tutkun, sevgin, eşırı düşkün, yanık, baştan çıkmış

Ar fitne فتنه

Mekân

Arapça

Yer, yerlek, konum; ev, yurt

Ar kevn کون

Mekruh

Arapça

İğrenç, uygunsuz, çirkin

Ar kerh کره

Mektep

Arapça

Okul (yazma yeri, yazıhane anlamında)

Ar kitâb کتآب

Melek

Arapça

Aybike, aybüke, (Tünder, tünkür: Eski Türlerde dilekleri Tanrı'ya ulaştıran melek. Tün: Gece, karanlık.)

İbr/Aram məlāk מלך

Meleke

Arapça

Yeti, yetenek, özellik

Ar meleke' ملکه

Melez

Arapça

Kırma, karma

Ar meles ملس

Melül

Arapça

Boynu bükük, bezgin, üzgün

Ar melâl ملآل

Melun

Arapça

Kargışlı, kargış edilmiş, aşağılık, (Ar. lanet edilmiş sözcüğünden)

Ar lâ'n لعن

Memat

Arapça

Ölüm

Ar memât ممآت

Memleket

Arapça

Ülke, il, yöre

Ar memleket مملکت

Memluk

Arapça

Kölemen, kul, iye olunan nen

Ar memlûk مملوک

Memnu

Arapça

Yasak, yasaklanmış

Ar men' منع

Memnun

Arapça

Memnuniyet

Arapça

Memur

Arapça

(Eski Türklerde böğdün, irgin, irkli, tamgaç, tayançı), emekçi, iş eri, emir kulu, görevli kimse

Ar emr امر

Men edilmek

Arapça

Yasaklanmak, engellenmek, atılmak, dışlanmak

Ar men منع

Men etmek

Arapça

Yasaklamak, dışlamak, atmak

Ar men منع

Menba

Arapça

Pınar, kaynak

Ar menbâ منبع

Menfaat

Arapça

Çıkar, beklenti, umar

Ar nef نفع

Menfi

Arapça

Olumsuz, eksi

Ar nefy نفی

Menfur

Arapça

İğrenç, alçakça, bayağı

Ar nefret نفرت

Mengene

Arapça

Sıkaç

Yun mángano μάγγανο

Menhus

Arapça

Uğursuz

Ar nahs نخس

Meni

Arapça

Ersuyu

Ar menî منی

Menkul

Arapça

Taşınır

Ar nakl نقل

Menşe

Arapça

Köken, kök

Ar neş'et نشٲت

Menşeli

Arapça

Kökenli

Ar neşet نشأت

Mensubiyet

Arapça

Üyelik

Ar nisbet نسبت

Mensucat

Arapça

Dokumacılık

Ar nesc نسج

Mensup

Arapça

Üye

Ar nisbet نسبت

Mera

Arapça

Otlak, çayır

Ar marˁā مرعا

Meram

Arapça

İstem, sıkıntı, sorun, çözgü

Ar marām مرام

Merasim

Arapça

Tören

Ar marāsim مراسم

Mercii

Arapça

Orun, kurum, yetkili, (Arapçadaki anlamı geri dönülen yer, sığınak, yuva)

Ar marciˁ مرجع

Merhale

Arapça

Aşama

Ar marḥala(t) مرحلة

Merhamet

Arapça

Acıma, sakınma, koruma,

Ar marḥama(t) مرحمة

Merkep

Arapça

Eşek

Ar markab مركب

Merkez

Arapça

Ortay, özek, odak

Ar markaz مَرْكَز

Mermi

Arapça

Kurşun

Ar marmī مرمى

Mersiye

Arapça

Sagu, sağu, ağıt

Ar marṯiya(t) مرثية

Mertebe

Arapça

Basamak, aşama

Ar martaba(t) مرتبة

Mesafe

Arapça

Ara, uzaklık, yol

Ar masāfa(t) مسافة

Mesai

Arapça

Çalışma, iş süreci, iş sürevi

Ar masāˁī مساعى

Meşakkat

Arapça

Güçlük, çetinlik, çile, tasa

Ar maşaḳḳa(t) مشقّة

Mesane

Arapça

Siytoru

Ar maṯāna(t) مثانة

Mesane iltihabı

Arapça

Siytoru yangısı

Ar maṯāna(t) مثانة

Mesela

Arapça

Örneğin, sözgelimi

Ar maṯalā مثلا

Mesele

Arapça

Sorun, soru, konu, sıkıntı, kaygı

Ar masˀala(t) مسألة

Mesh etmek

Arapça

Sıvamak, ovmak, ovuşturmak, yağla ovmak

Ar masḥ مسح

Meşhur

Arapça

Ünlü, tanınmış, bilinir, sanlı

Ar maşhūr مشهور

Mesih

Arapça

1. Hz. İsa, kurtarıcı 2. Yağla ovulmuş olan

Ar masīḥ مسيح / Aram məşīḥā משיחא / İbr māşīḥa מָשִׁיחַ 1. yağla ovulmuş

Mesire

Arapça

Gezintilik, kırlık

Ar masīra(t) مسيرة

Mesken

Arapça

Ev, konut, oturulan ev, özel alan, özel yer

Ar maskan مَسْكَن

Meskun mahal

Arapça

Konutsal alan, özel alan, oturulan ev, konut

Ar maskūn مسكون

Meslek

Arapça

Uğraşı, iş, ilgi alanı, iş alanı, bölüm

Ar maslak مَسْلَك

Mesnet

Arapça

Dayanak

Ar masnad مسند

Meşru

Arapça

Yasal, geçerli, törel

Ar maşrūˁ مشروع

Meşrubat

Arapça

İçecek(ler)

Ar maşrūbāt مشروبات

Meşruiyet

Arapça

Yasallık, geçerlilik, töresellik

Ar maşrūˁ مشروع

Mesul

Arapça

Sorumlu (Arapçada 1. kendisine soru sorulan kimse, 2. sorulan nen, soru, sorgu)

Ar masˀūl مسؤل

Mesuliyet

Arapça

Sorumluluk

Ar masˀūl مسؤل

Mesut

Arapça

Mutlu, sevinçli, ongun, coşkun, erinçli

Ar masˁūd مسعود

Metanet

Arapça

Dayanık, vargılılık, istenç

Ar matāna(t) متانة

Meth etmek

Arapça

Övmek, beğeni bildirmek

Ar madh مده

Methiye

Arapça

Övgü, övme

Ar madh مده

Mevcudiyet

Arapça

Varlık, bulunma

Ar mawcūd موجود

Mevcut

Arapça

Var, bulunur

Ar mawcūd موجود

Mevduat

Arapça

Yatırım, özakça

Ar mawdūˁ مودوع

Mevki

Arapça

Konum, orun, yer, durum

Ar mawḳiˁ موقع

Mevkuf

Arapça

Tutuklu

Ar mawḳūf موقوف

Mevkufhane

Arapça

Tutukevi

Ar mawḳūf موقوف

Mevsim

Arapça

Sürem; dönem, çağ

Ar mawsim مَوْسِم

Mevsimlik

Arapça

Süremlik, dönemlik

Ar mawsim مَوْسِم

Mevta

Arapça

Ölü (Arapçada çoğuldur: ölüler)

Ar mawtāˀ موتاء

Mevzu

Arapça

Konu, alan, dal, ortaya konan, konmuş olan, tartışmanın konusu

Ar mawḍūˁ مَوْضُوع

Mevzuat

Arapça

İşlerge, yönerge

Ar mawḍūˁāt موضوعات

Mevzubahis

Arapça

Söz konusu, değinilen, konuşulan konu

Fa mawḍū-i baḥṯ موضو بحث

Meyil

Arapça

Eğim, Eğilim, Yönelim, Eğiklik, İlgi, Akıntı

Ar mayl ميل

Meyilli

Arapça

Eğimli, eğilimli

Ar mayl ميل

Meyletmek

Arapça

Yönelmek

Ar mayl ميل

Meymenet

Arapça

Uğur, olcay, ışık, kutluluk

Ar maymana(t) ميمنة

Meyyal

Arapça

Eğilgen, yollu, istekli

Ar mayyāl ميّال

Mezar

Arapça

Gömüt, sin, kurgan, korugan

Ar mazār مزار

Mezat

Arapça

Açık artırma, yükseltme

Ar mazād مزاد

Mezbaha

Arapça

Kesimevi

Ar maḏbaḥ مَذبح

Mezbele

Arapça

Süprüntülük

Ar mazbala(t) مزبلة

Meziyet

Arapça

Üstünlük, özellik, ayrıcalık, erdem

Ar mazīya(t) مزيّة

Mezraa

Arapça

Çayırlık, tarla, ekenek, haymana, ekim ve dikim yapılan yer, tarla.

Ar mazraˁa(t) مزرعة

Miad

Arapça

Süre, çağ

Ar maˁād مَعَاد

Mide

Arapça

Kursak

Ar miˁda(t) مَِعْدة

Miğfer

Arapça

Tulga, tolga

Ar miġfar مِغْفَر

Mihnet

Arapça

Bun, sıkıntı, üzüntü

Ar miḥna(t) محنة

Mihrak

Arapça

Odak

Ar miḥrāḳ محراق

Mihver

Arapça

Eksen, dolay

Ar miḥwar مِحوَر

Miktar

Arapça

Nicelik, oran, ölçü

Ar miḳdār مِقْدَار

Mikyas

Arapça

Ölçek, ölçüm aracı

Ar miḳyās مقياس

Millet

Arapça

Ulus, bodun, hun, kün (Arapçadaki anlamı: Bir töre, bir din ya da bir görüşe bağlı cemaat)

Ar milla(t) ملّةdin < Aram millā מִלָּה söz < Aram mālal, məlal מלל konuşmak, söylemek

Milletvekili / Mebus / Vekil

Arapça

Saylav, salgut (Eskiden bir bölgeyi temsilen, Kağan’a, başkente gönderilen kişilere verilen san.

Ar wakīl وكيل

Milli

Arapça

Ulusal, bodunsal, hunsal, künsel (Arapçadaki anlamı: Bir töre, bir din ya da bir görüşe bağlı cemaat)

Ar milla(t) ملّةdin < Aram millā מִלָּה söz < Aram mālal, məlal מלל konuşmak, söylemek

Milliyet

Arapça

Ulus, ulusallık, boyluk, boy, Ulus, bodun, hun, kün (Arapçadaki anlamı: Bir töre, bir din ya da bir görüşe bağlı cemaat)

Ar milla(t) ملّةdin < Aram millā מִלָּה söz < Aram mālal, məlal מלל konuşmak, söylemek

Miraç

Arapça

Göğe yükselme, Tanrı katına çıkma, göğelme (Arapçada 1. Merdiven 2. Hz Muhammed'in Receb ayının 27. gecesi gökyüzüne çıkması.)

Ar miˁrāc معراج

Miras

Arapça

Kalıt, bırakıt, atalık

Ar mīrāṯ ميراث

Misafir

Arapça

Konuk (Arapçada sefer yapan, yolcu)

Ar musāfir مسافر

Misafirhane

Arapça

Konukevi

Ar musāfir مسافر

Misafirperver

Arapça

Konuksever

Ar musāfir مسافر

Misak-ı Millî

Arapça

Ulusal Ant, belgeye bağlanmış ant, sözleşme

Ar mīṯāḳ ميثاق

Misal

Arapça

Örnek

Ar miṯāl مثال

Misil

Arapça

Kat

Akadca maşālu benzeme

Miskin

Arapça

Uyuşuk, mıymıntı, bezgin, bezmiş, uyuz, yoksul

Akadca muşkēnu avam tabakası mensubu, yoksul

Misli

Arapça

Katı, katıyla

Akadca maşālu benzeme

Mizaç

Arapça

Yaradılış, ıra

Ar mizāc مِزاج

Mizah

Arapça

Gülmece, güldürü

Ar mizāḥ مزاح

Mıntaka

Arapça

Bölge, yöre, alan (Arapçadaki anlamından çıkmıştır. Ar, tokalı kuşak, kemer

Ar minṭaḳa(t) منطقة

Mısra

Arapça

Dize

Ar miṣrāˁ مصراع

Mızrak

Arapça

Kargı, süngü

Ar mizrāḳ مزراق

Muaf

Arapça

Bağımsız, bağışık, ilintisiz, erkin, özgür

Ar muˁāf معافٍ

Muallim

Arapça

Bilimci, öğretmen

Ar muˁallim معلِِّم

Muallime

Arapça

Bilimci, öğretmen

Ar muˁallim معلِِّم

Muamele

Arapça

İşlem, davranış, edim

Ar muˁāmala(t) معاملة

Muamma

Arapça

Belirsizlik, bilinmezlik

Ar muˁammā معمّا

Muaşaka

Arapça

Sevileşme, karşılıklı sevi (aşk)

Ar muˁāşaḳa(t) معاشقة

Muasır

Arapça

Çağdaş, çağcıl, uygar, gelişmiş, gelişkin

Ar muˁāṣir معاصر

Muavin

Arapça

Yardımcı, danışman, eşlikçi

Ar muˁāwin معاوِن

Muayyen

Arapça

Belirli, bilinen

Ar muˁayyan مُعَيَّن

Mübadele

Arapça

Değişim

Ar bedel بدل

Mübalağa

Arapça

Abartı, abartma

Ar bülûg بلوغ

Mübarek

Arapça

Verimli, kutlu

Ar bereket برکت

Mücadele

Arapça

Savaş, Savaşım, Uğraş, Çaba

Ar cedel جدل

Mücahit

Arapça

İnanç savaşçısı

Ar cehdجهد

Mücavir

Arapça

Komşu

Ar civar جوآر

Mücbir

Arapça

Zorlayıcı

Ar cebr جبر

Mücehhez

Arapça

Donanımlı

Ar cihâz جهآز

Mücella

Arapça

Parlak

Ar

Mücerret

Arapça

Soyut

Ar cilâ جلآ

Mucibince

Arapça

Gereğince, gerektiği gibi

Ar mūcib موجب

Mucit

Arapça

Buluşçu, kılgıcı

Ar mūcid مُوجِد

Mucize

Arapça

Tansık, olağanüstü olay

Ar muˁciza(t) معجزة

Mücrim

Arapça

Suçlu, suç işleyen

Ar cürm جرم

Müdafaa

Arapça

Savunma, koruma

Ar def'دفع

Müdafi

Arapça

Savunucu

Ar defcدفع

Müdahale

Arapça

Karışma, Elatma, Arayagirme

Ar duhûl دخول

Müdavim

Arapça

Gedikli, sürekçi (Arapça devam eden)

Ar devâm دوآم

Müddet

Arapça

Süre, çağ, evre, dönem

Ar medd مد

Müderris

Arapça

Öğretmen, eğitmen

Ar ders درس

Mudi

Arapça

Yatırımcı, girişimci

Ar mūdiˁ مودع

Müdire

Arapça

Kadın yönetici

Arapça mudīr مدير

Müdür

Arapça

Yönetici, yönetmen, sorumlu

Arapça mudīr مدير

Müellif

Arapça

Yazar

Ar müellef مولف

Müennes

Arapça

Dişil, dişi, dilbilgisinde dişil ekler.

Ar mü'ennes مونث

Müesses

Arapça

Kurulu, kurulmuş

Ar mü'esses مۇسس

Müessese

Arapça

İşletme, kurum, kuruluş

Ar mü'esses مٶسس

Müessif

Arapça

Üzücü, üzüntüye boğan, üzen

Ar esef اسف

Müessir

Arapça

Dokunaklı, etkileyici, etki eden

eser اسر

Müessis

Arapça

Kurucu

Ar esâs اسآس

Müeyyide

Arapça

Yaptırım, güçlendirme, güçlendiren

Ar te'yid تٲیید

Mufassal

Arapça

Ayrıntılı

Ar mufaṣṣal مفصّل

Müfessir

Arapça

Yorumcu, açıklamacı

Ar fesr فسر

Müfettiş

Arapça

Denetmen

Ar fetş فتش

Müflis

Arapça

Batkın, batmış, batık

Ar iflâs افلآس

Müfredat

Arapça

İçerge, Yönerge

Arapça mufradāt مفردات, afrada أفرد ayırdetti, ayrıştırdı

Müfret

Arapça

Tek, bireysel, kişisel

Ar fard فَرْد

Müfrid

Arapça

İleri giden, azan, abartan

Ar mufriṭ مفرط

Mugalata

Arapça

Yanıltmaca, aldatmaca

Ar muġālaṭa(t) مغالطة

Mugayir

Arapça

Aykırı, ters, karşıt

Ar muġāyir مغاير

Muğlak

Arapça

Anlaşılmaz, çapraşık, belirsiz, saçma (Arapçada kilitli, kapalı)

Ar muġlaḳ مغلق

Muhabbet

Arapça

Söyleşi, sevim, arkadaşlık, yoldaşlık

Ar maḥabba(t) محبّة

Muhaberat

Arapça

İletişim, duyum, duyuşum, salıklaşma(lar)

Ar muχābarāt مخابرات

Muhabere

Arapça

İletişim, duyum, duyuşum, salıklaşma, ulaklaşma

Ar muχābarāt مخابرات

Muhabir

Arapça

Ulak, duyumcu, iletmen, iletişimci, duyman

Ar muχābir مُخابِر

Muhaceret

Arapça

Göç, göç eden

Ar muhācara(t) مهاجرة

Muhacir

Arapça

Göçmen

Ar muhācir مهاجر

Muhafaza

Arapça

Koruma, kollama, saklama, sakınma

Ar muḥāfaẓa(t) محافظة

Muhafazakar

Arapça

Bağnaz, yobaz, tutucu

Ar muḥafaḍa(t) محفضة muhafaza + Fa kār

Muhafız

Arapça

Koruyucu, koruma, güvenlik görevlisi

Ar muḥāfiẓ محافظ

Muhakkak

Arapça

Kesinlikle, kuşkusuz, yüzde yüz, kaçınılmaz

Ar muḥaḳḳaḳ مُحَقَّق

Muhakkik

Arapça

Denetleyen, inceleyen, soruşturman, denetmen

Ar muḥaḳḳiḳ مُحَقِّق

Muharebe

Arapça

Çatışma, çarpışma, vuruşma, savaşma

Ar muḥāraba(t) محاربة

Muharip

Arapça

Savaşçı, vuruşkan, savaşkan

Ar muḥārib محارب

Muharrer

Arapça

Yazılı, yazılmış

Ar muḥarrar محرَّر

Muharrir

Arapça

Yazar, yazan

Ar muḥarrir محرِّر

Muhasebe

Arapça

Saymanlık

Ar muḥāsaba(t) محاسبة

Muhasebeci

Arapça

Sayman

Ar muḥāsaba(t) محاسبة

Muhasip

Arapça

Sayman

Ar muḥāsaba(t) محاسبة

Muhayyile

Arapça

Düşlem, imgelem, sanma, sanrı

Ar muχayyil مخيّل

Mühim

Arapça

Önemli, değerli

Ar muhimm مُهِمّ

Mühimmat

Arapça

Savaş gereçleri, savaşlık, donanım

Ar muhimmāt مُهِمَّات

Muhit

Arapça

Çevre, ortam, dolay, yöre

Ar muḥibb مُحِبّ

Muhkem

Arapça

Berk, korunuk, korunaklı, sağlam, sağlamlaştırılmış, kuşatan, kucaklayan, çevre

Ar muḥīṭ محيط

Mühlet

Arapça

Önel, süre, dönem

Ar muhla(t) مُهْلة

Muhrip

Arapça

Savaş gemisi

Ar muχrib مخرب

Muhtaç

Arapça

Gereksir, gereksinimci, yoksul

Ar muḥtāc محتاج

Muhtar

Arapça

Oba başkanı, yöre başkanı; özerk (muhtar vilayet: özerk il)

Ar muχtār مختار

Muhtariyet

Arapça

Özerklik

Ar muχtār مختار

Muhtelif

Arapça

Türlü, türlü türlü, ulamlı, değişik

Ar muχtalif مختلف

Muhtemel

Arapça

Olası, olasılı, umulur, beklenen, beklenir

Ar muḥtamal م

Muhtemelen

Arapça

Büyük olasılıkla, olasılıkla, umulur, umulan, beklenir, görünüşe bakılırsa

Ar muḥtamal م

Muhterem

Arapça

Saygıdeğer, değerli, saygın

Ar muḥtaram محترَم

Muhteşem

Arapça

Görkemli, görklü, ediz, ülgen

Ar muḥtaşim محتشِم

Muhteva

Arapça

İçerik, kapsam

Ar muḥtawā محتوىَ

Muhteviyat

Arapça

İçindekiler

Ar muḥtawā محتوىَ

Muhtıra

Arapça

Anımsatma, bildirme, bildiri (askeri bildiri)

Ar muχṭir مخطر

Mukabele

Arapça

Karşılık, ilişik

Ar muḳābala(t) مقابلة

Mukabil

Arapça

Karşı, karşılık, ilişkin, dayalı olarak

Ar muḳābil مقابِل

Mukadder

Arapça

Kaçınılmaz, kaçınılmaz olarak, yazgı

Ar muḳaddar مقدّر

Mukadderat

Arapça

Alınyazısı, yazgı

Ar muḳaddar مقدّر

Mukaddes

Arapça

Kutsal, ulu, yüce, Tanrısal, soylu, değer

Ar muḳaddas مقدّس

Mukaddime

Arapça

Başlangıç, önsöz, giriş, açıklama, sunu

Ar muḳaddima(t) مقدّمة

Mükafat

Arapça

Ödül

Ar mukāfā(t) مُكافاة

Mükaleme

Arapça

Konuşma

Mukallit

Arapça

Yansıcı, yansılayıcı

Ar muḳallid مقلّد

Mukavele

Arapça

Sözleşme, bağıt

Ar muḳāwala(t) مقاولة

Mukavemet

Arapça

Direniş, direnç, karşılık

Ar muḳāwama(t) مقاومة

Mukayese

Arapça

Karşılaştırma

Ar muḳāyasa(t) مقايسة

Mükellef

Arapça

Yükümlü, Sorumlu

Ar mukallaf مكلّف

Mükemmel

Arapça

Eksiksiz, yetkin, olağanüstü, ediz, ülgen, görklü, görkemli

Ar mukammal مكمّل

Mükerrer

Arapça

Yinel, yeniden yapılan, yinelenen

Ar mukarrar مكرّر

Muktebes

Arapça

Alıntılanmış, alınmış

Ar ḳabasa قبس

Müktesebat

Arapça

Kazanımlar

Ar muktasab مكتسب

Müktesep

Arapça

Kazanılmış, elde edilmiş

Ar muktasab مكتسب

Mülahaza

Arapça

İrdeleme, görüş

Ar mulāḥaẓa(t) ملاحظة

Mülakat

Arapça

Görüşme, söyleşi, buluşma; işgörüşmesi

Ar mulāḳā(t) ملاقاة

Mülayim

Arapça

Uysal, dingin, durgun

Ar mulāˀim ملائم

Mülazım

Arapça

Teğmen

Ar mulāzim ملازم

Mülemma

Arapça

Alaca, karma

mülemma' ~ ملمع

Mülhem

Arapça

Esin, esin edilmiş, verilmiş

Ar mulham ملهم

Mülkiyet

Arapça

İyelik, mal, tavar, nesne

Ar milk/mulk ملك +īya(t)

Mülteci

Arapça

Sığınmacı

Ar multaci مُلْتَجٍ

Mülzem

Arapça

Gerekli

Ar lāzim لازم

Mümin

Arapça

İnançlı, inanan

Ar muˀmin مؤمن

Mümkün

Arapça

Olanaklı, olabilir

Ar mumkin ممكن

Mümtaz

Arapça

Ayrıcalıklı, seçkin, özel

Ar mumtāz ممتاز

Münacat

Arapça

Yakarış

Ar munācā(t) مناجاة

Münafık

Arapça

Sinsi, iki yüzlü, arabozucu

Ar munāfiḳ منافِق

Münakaşa

Arapça

Atışma, çekişme, kavga, atışma

Ar munāḳaşa(t) مناقشة

Münasebet

Arapça

İlişki, İlgi, ilişik, ilinti, neden, bağıntı

Ar munāsaba(t) مناسبة

Münasip

Arapça

Uygun, ilgili, uyumlu, orantılı

Ar munāsib مناسِب

Münazara

Arapça

Tartışma, yarışma, görüş tartışması

Ar munāẓara(t) مناظرة

Müneccim

Arapça

Yıldızbilimci, gökbilimci

Ar munaccim منجّم

Münekkit

Arapça

Eleştirmen

Ar munaḳḳid منقّد

Münevver

Arapça

Aydın

Ar munawwar منوّر

Münferit

Arapça

Tekil, bireysel, yalnız, ayrı

Ar munfarid منفرِد

Münharif

Arapça

Çarpık, bozma, eğme

Ar ḥarrafa حرّف

Munis

Arapça

Uysal, dingin, durgun

Ar mūnis مُونِس

Münkir

Arapça

Yok sayan, yoksayımcı, karşı çıkan

Ar munkir منكر

Muntazam

Arapça

Düzenli, düzgün, derlitoplu

Ar muntaẓam منتظَم

Müphem

Arapça

Belirsiz, kuşkulu

Ar mubham مبهم

Müptela

Arapça

Düşkün, bağımlı, tutkun

Ar mubtalāˀ مبتلا

Murabba

Arapça

Dördül, dörtgen

Ar murabbaˁ مربَّع

Müracaat

Arapça

Başvuru, danışım, danışma

Ar murācaˁa(t) مراجعة

Murakabe

Arapça

Denet, denetleme

Ar murāḳaba(t) مراقبة

Murakıp

Arapça

Denetçi

Ar murāḳib مراقب

Murdar

Arapça

Pis, kötü, ölüt, ölü

Fa murdār مردار

Mürebbi

Arapça

Eğitmen, eğitici

Ar murabbi ٍمربّ

Müreffeh

Arapça

Gönençli, varlıklı, bay, erinçli

Ar muraffah مرفّه

Mürettebat

Arapça

Çalışman, takım, çalışan

Ar murattab مرتّب

Mürettep

Arapça

Düzenli

Ar murattab مرتّب

Mürettip

Arapça

Dizmen, düzenleyen, ayarlayan

Ar murattib مرتّب

Mürettiphane

Arapça

Dizgiyeri

Ar murattib مرتّب

Mürşit

Arapça

Kılavuz, yol gösterici

Ar rüşd رشد

Mürteci

Arapça

Gerici, yobaz

Ar rücû رجو

Müsabaka

Arapça

Yarışma, karşılaşma

Ar sebk سبق

Müsabık

Arapça

Yarışmacı, karşılaşmacı, yarışan

Ar sebk سبق

Müsadere

Arapça

Elkoyma

Ar sadr صدر

Müşahede

Arapça

Gözlem

Ar muşāhada(t) مشاهدة

Müşahede etmek

Arapça

Gözlemlemek

Ar muşāhada(t) مشاهدة

Müşahhas

Arapça

Somut

Ar muşaχχaṣ مُشَخَّص

Müsahhih

Arapça

Düzeltmen

Ar muṣaḥḥiḥ مصحّح

Müşahit

Arapça

Gözlemci

Ar muşāhid مشاهد

Müsait

Arapça

Elverişli, uygun

Ar musāˁid مساعد

Müsamaha

Arapça

Gözyumma

Ar sü'ud صعود

Müşavir

Arapça

Danışman

Ar muşāwir مشاور

Müşavirlik

Arapça

Danışmanlık

Ar muşāwir مشاور

Müsebbip

Arapça

Neden, nedenci, sorumlu

Ar sebh سبح

Müselsel

Arapça

Ardışık

Ar silsila(t) سلسلة

Müsennem

Arapça

Tümsek

Ar silsile سلسله

Müşkül

Arapça

Çetin, Güç, Engel, Güçlük

Ar muşkil مشكل

Müspet

Arapça

Olumlu, uygun, olur

Ar sübût سبوت

Müsrif

Arapça

Savurgan, tutumsuz

Ar musrif مسرِف

Müstacel

Arapça

İvedi, tez, ivegen

Ar mustaˁcal مستعجل

Müstahak

Arapça

Yaraşır, uygun, yerinde

Ar mustaḥaḳḳ مستحَقّ

Müstahsil

Arapça

Üretici, üretilen, elde edilen

Ar mustaḥṣil مستحصِل

Müstehcen

Arapça

Açıksaçık, çirkin, yakışıksız

Ar mustahcan مستهجن

Müstehlik

Arapça

Tüketici

Ar mustahlik مستهلك

Müstehzi

Arapça

Alaycı

Ar mustahzī مستهزي

Müşteki

Arapça

Suçlayan (hukukta); yakınmacı, yakınan, sızlanan

Ar muştaki مشتكى

Müştemilat

Arapça

Eklenti, eklentiler

Ar muştamal مشتمل

Müşterek

Arapça

Ortak

Ar muştarak مشترك

Müşteri

Arapça

Alıcı, alımcı, algan, alışverişçi

Ar muştari مُشْتَرٍ

Müsteşarlık

Arapça

Bakan yardımcılığı, Bakan danışmanı

Ar mustaşār مستشار

Müstesna

Arapça

Kural dışı; benzersiz; ayrık, ayral; dışında, ayrı

Ar mustaṯnā مستثنا

Müsteşrik

Arapça

Doğubilimci

Ar mustaşriḳ مستشرق

Müstevli

Arapça

Yayılıcı, yayılgan; salgın

Ar mustawli مستولٍ

Müsvedde

Arapça

Karalama, taslak, ön çalışma

Ar musawwada(t) مُسَوَّدة

Mutaassıp

Arapça

Yobaz, bağnaz, tutucu

Ar asab عصب

Mutabakat

Arapça

Uyum, özdeşlik, anlaşma

Ar tıbk تبق

Mutabık

Arapça

Uyumlu, özdeş, anlaşmış

Ar tıbk تبق

Mütalaa

Arapça

Düşünme, Düşünce, Değerlendirme, görüş

Ar muṭālaˁa(t) مطالعة

Mütareke

Arapça

Antlaşma, Bırakışma

Ar mutāraka(t) متاركة

Mutasarrıf-ı liva

Arapça

Sancakbeyi

Ar sarf صرف+ Ar liva لوآ

Mutasavvıf

Arapça

Tanrı yoldaşı, gizemci, gizemselci

A sûf صوف

Mutat

Arapça

Alışılmış, alışılan, bilindiği gibi

Ar mutât مطآت

Müteaddit

Arapça

Birçok

Ar mutaˁaddid متعدّد

Müteahhit

Arapça

Bağıtçı, yüklenici

Ar mutaˁahhid متعهّد

Müteakiben

Arapça

Ardından, sonrasına

Ar mutaˁāḳib متعاقب

Müteakip

Arapça

Ardıl, sonrası, ardından gelen

Ar mutaˁāḳib متعاقب

Muteber

Arapça

Saygın, geçerli, önemli

Ar muˁtabar معتبر

Mütebessim

Arapça

Güleç

Ar mutabassim متبسّم

Mütecanis

Arapça

Türdeş

Ar mutacānis متجانس

Mütedeyyin

Arapça

İnançlı

Ar mutadayyin متديّن

Mutedil

Arapça

Ilımlı, ılıman

Ar ubûr ٱبور

Müteessir

Arapça

Etilenen, üzülen, etkilenmek, üzülmek, etkilenmiş, üzülmüş

Ar mutaˀaṯṯir متأثّر

Mütefekkir

Arapça

Düşünür

Ar fikr فکر

Mütehammil

Arapça

Dayanıklı, dayanımlı

Ar hâmî حآمی

Mütehassis

Arapça

Duygulanmak, duygulandırmak, duygulu

Ar his حیس

Mütehassıs

Arapça

Uzman

Ar husûs حصوص

Mütekabil

Arapça

Karşı

Ar kabl قبل

Mütekarip

Arapça

Yakınsak

Ar kurb قرب

Mütekasif

Arapça

Koyulaşmış, yoğunlaşmış

Ar kesif کسف

Mütekasil

Arapça

Üşengeç, eringeç

Ar kesel کسل

Mütemadiyen

Arapça

Sürekli

Ar temâdî تمآدی

Mütemayil

Arapça

Eğilimli

Ar meyl میل

Mütenahi

Arapça

Sonlanma

Ar nihayet نحایت

Mütenasip

Arapça

Orantılı, uyumlu

Ar nisbet نسبت

Müteradif

Arapça

Ardışık, art arda gelen, birbirini izleyen.

Ar mutarādif مترادف

Mütercim

Arapça

Çevirmen, dilmeç

Ar ridf ردف

Müteşebbis

Arapça

Girişimci

Ar mutaşabbiṯ متشبّث

Müteşekkil

Arapça

Oluşmuş

Ar şebes شبس

Mütevazi

Arapça

1. Koşut (paralel) 2. Eskimiş

Ar mütevazi

Mütevazı

Arapça

Alçakgönüllü, gösterişsiz

Ar vâz وآز

Mütezayit

Arapça

Artan

Ar ziyâde زیآده

Müthiş

Arapça

Görkemli, olağanüstü; korkunç, ediz

Ar dehşet دهشت

Mutlak

Arapça

Salt, saltık, yalın, öz

Ar mutlak مطلق

Mutlak ekseriyet

Arapça

Salt çoğunluk

Ar mutlak مطلق+Ar ekserî ٲکثری

Mutlaka

Arapça

Kesinlikle, kuşkusuz, yüzdeyüz

Ar mutlak مطلق

Mutlakiyet

Arapça

Saltçılık, yalıncılık, tekelcilik

Ar mutlak مطلق

Muttali

Arapça

Öğrenmiş, bilir, bilgili, eğitilmiş

Ar tulû طلو

Müttefik

Arapça

Bağdaşık, bağlaşık, ortak, birleşik

Ar vefk وفق

Müttehit

Arapça

Birleşik

Ar vahdet وحدت

Muvaffak

Arapça

Başarılı

Ar vefk وفق

Muvaffakiyet

Arapça

Başarı

Ar vefk وفق

Muvafık

Arapça

Uygun

Ar vefk وفق

Muvakkat

Arapça

Geçici, örel, şimdilik

Ar vakt وقت

Muvazene

Arapça

Denge, dengeleme

Ar vezn وزن

Muvazzaf

Arapça

Görevli, yükümlü, etkin görevli, çalışır, görevde

Ar vazîfe وظیفه

Muzaffer

Arapça

Üstün, utkulu, yenmiş, yengici, kapgan, kazanan

Ar zafer ضفر

Müzakere

Arapça

Değerlendirme, görüşme

Ar zikr ذکر

Müzayede

Arapça

Açık artırma

Ar ziyade زیآده

Müzekker

Arapça

Eril

Ar zikr زکر

Müzeyyel

Arapça

Ekli

Ar zeyl ذیل

Muzip

Arapça

Şakacı, takılgan, haylaz

Ar muzib موزب

Muzır

Arapça

Yararsız, yaramaz, şakacı, haylaz

Ar özr عزر

Müzmin

Arapça

Süreğen

Ar müzmin مزمن

Nadir

Arapça

Seyrek

Ar nādir نادر

Nadiren

Arapça

Seyrekçe, tektük

Ar nedret ندرت

Nafaka

Arapça

Geçimlik, geçindirme, katkı

Ar nafaḳa(t) نَفَقَة

Nafile

Arapça

Boşuna, boşyere, yararsız, yaramaz, çoksal

Ar nefk نفق

Nağme

Arapça

Ezgi

Ar nağme نغمه

Nah

Arapça

İşte; nanay, yok

Ar

Nahif

Arapça

Cılız

Ar nehâfet نحآفت

Nahiye

Arapça

Bucak

Ar nâhiye نآحیه

Nakil

Arapça

Aktarım, iletim, taşıma, taşıt aracı, taşıt

Ar nakl نقل

Nakıs

Arapça

Eksik

Ar nakîs نقیص

Nakkaş

Arapça

Bezekçi, işlemeci

Ar nakş نقش

Nakletmek

Arapça

Aktarmak, iletmek, taşıma, taşımacılık

Ar nakl نقل

Nakşetmek

Arapça

İşlemek, iz bırakmak

Ar nakş نقش

Nal

Arapça

Takav

Ar na'l نعل

Nalbant

Arapça

Takavcı

Ar na'l نعل+ Fa bend بند

Nalın

Arapça

Terlik, [Takunya (Yunanca takúnion τακούνιον)]

Ar na'leyn نآلین

Nalıncı

Arapça

Terlikçi, [Takunyacı (Yunanca takúnion τακούνιον)]

Ar na'leyn نآلین

Namus

Arapça

Ar, uvut, töre; namuslu: arlı, uvutlu, apak, töreli

Ar nâmûs نآموس

Nane

Arapça

Narpız

Ar na'na'نآنه

Narenciye

Arapça

Turunçgiller

Fa narenc نآرنج

Nasihat

Arapça

Arapça, öğütlemek, öğüt vermek

Ar nush نصح

Nasip

Arapça

Yazgı, kazanç, kutpay, tinge

Ar nasîb نصیب

Natık

Arapça

Söylevci, konuşan, söylev veren

Ar nutk نطق

Natıka

Arapça

Söylevsellik, konuşma yeteneği

Ar nutk نطق

Nazar

Arapça

Bakış, göz

Ar nazar نضر

Nazaran

Arapça

Göre, bakarak

Ar nazar نضر

Nazari

Arapça

Kuramsal, göreceli

Ar nazar نضر

Nazariyat

Arapça

Kuramlar

Ar nazar نضر

Nazariye

Arapça

Kuram

Ar nazar نضر

Nazariyeci

Arapça

Kuramcı

Ar nazar نضر

Nazarında

Arapça

Gözünde

Ar nazar نضر

Nazil olmak

Arapça

İnmek, inen, indirilen, Tanrı'dan gelen.

Ar nüzûl نزول

Nazire

Arapça

Karşılık, gösteriş, birine karşı özel olarak yapılan eylem/iş

Ar nazar نضر

Nazır

Arapça

Bakan

Ar nazar نضر

Nebat

Arapça

Bitki, yerden biten nen

Ar nebât نبآت

Nebatî

Arapça

Bitkisel

Ar nebât نبآت

Nebi

Arapça

Elçi, yalvaç, Tanrıelçisi

Ar nebî نبی

Nebze

Arapça

Az, çok küçük ve önemsiz parça, ufaklık, kırıntı

Ar nebze نبذه

Necabet

Arapça

Soyluluk

Ar necîb نجیب

Necaset

Arapça

Pislik, bulaşma, bulaşıklık

Ar necîs نجیس

Necat

Arapça

Kurtuluş, kurtulma, erinç

Ar necât نجآت

Neccar / marangoz / dülger

Arapça

Doğramacı

Ar necr نجر

Necdet

Arapça

Yiğitlik, baturluk

Ar necd نجد

Necip

Arapça

Soylu

Ar necîb نجیب

Nedamet

Arapça

Yerinme, ildimlik

Ar nedm ندم

Nefer

Arapça

Birey, süer, er, çeri, savaşçı, savaşman

Ar nefer نفر

Nefer / neferat

Arapça

Er, savaşçı

Ar nafar نفر

Nefes

Arapça

Soluk

Ar nefes نفس

Nefret

Arapça

İğrenme, tiksinme

Ar nefr نفر

Nehir

Arapça

Irmak

Ar nehr نهر

Nekahet

Arapça

Sayrılık ertesi, iyileşme süreci

Ar nekâhet نقآهت

Nema

Arapça

Ürem, artım, artış, getiri, kazanç

Ar nemâ نمآ

Nemalanmak

Arapça

Beslenmek

Ar nemâ نمآ

Nesep

Arapça

Soy

Ar neseb نسب

Nesib

Arapça

Soylu

Ar neseb نسب

Nesiç

Arapça

Doku

Ar nesc نسج

Nesil

Arapça

Kuşak

Ar nesl نسل

Neşir

Arapça

Yayım

Ar neşr نشر

Neşriyat

Arapça

Yayın

Ar neşr نشر

Nessab

Arapça

Soybilimci

Ar neseb نسب

Netice

Arapça

Son, sonuç

Ar netîce نتیجه

Nevale

Arapça

Azık, yolluk, atıştırmalık

Ar nevâl نوآل

Nevi

Arapça

Tür, ulam, çeşit

Ar nev نوه

Nezaket

Arapça

İncelik, taylanlık

Fa nâzük نزوک

Nezaret

Arapça

Gözetim, denetim

Ar nazar نضر

Nezdinde

Arapça

Yanında, katında

Fa nezd نزد

Nezih

Arapça

Seçkin, nitelikli, özel, değerli

Ar nezh نزه

Nezle

Arapça

Dumağı

Ar nezle نزله

Nida

Arapça

Ses, ün, çağırma, bağırma, seslenme; ünlem

Ar nidâ نداء

Nihai

Arapça

Son, sonuncu, son aşama, bitiş

Ar nihayet نهآیت

Nihayet

Arapça

Son, sonunda

Ar nihai نهآیت

Nikah, izdivaç

Arapça

Evlenme

Ar nikâh نکآح

Nisbi

Arapça

Oransal, bağıl, göreli, göreceli

Ar nisbet نسبت

Nispet

Arapça

Oran, ilinti, ilgili olma, uyma, orantılı olma; ilgi, ilişki, orantı

Ar nisbet نسبت

Nispeten

Arapça

Oranla, biraz

Ar nisbet نسبت

Niyetlenmek

Arapça

Tasarlamak

Ar niyyet نیت

Nizam

Arapça

Düzen

Ar nizâm نظآم

Nizami

Arapça

Düzenli

Ar nizâm نظآم

Nizamname

Arapça

Tüzük, yönetmelik, yönerge

Ar nizam نظآم + Fa nâme نآمه

Nöbet

Arapça

Keşik (Moğ.), dönce

Ar nevbet نوبت

Noksan

Arapça

Eksik

Ar noksân نقصآن

Noksanlık

Arapça

Eksiklik

Ar noksân نقصآن

Nokta

Arapça

Benek, yuv, odak

Ar nokta نقطآ

Nüfuz

Arapça

Etki, etkinlik, sinme, dayatma

Ar nüfûz نفوذ

Nüks

Arapça

Depreşmek, Yinelemek, Yinelenmek

Ar nüks نکس

Nur

Arapça

Aydınlık, ışık, parıltı; gösteriş, albeni

Ar nûr نور

Nutuk

Arapça

Söylev

Ar nutuk نطق

Örf

Arapça

1. Töre, gelenek, yasa 2. Bilgi, öğrenilen nenler, 3. yükselti, tümsek, 4. yele

Ar urf عرف

Örfi

Arapça

1. Törel, geleneksel, yasal 2. Bilgisel, bilgice, öğrenilen nenler

Ar urf عرف

Öşür

Arapça

Ondalık, üründen alınan onda bir vergi

Ar uşr عشر

Rab

Arapça

Tengri, Tanrı, Yaratan, Yaratıcı, Çalab, Kutay (hüda)

Ar Rabb رب.

Rabbanî

Arapça

Tanrısal

Ar Rabb رب

Rabbena

Arapça

Tanrımız, yaradan

Ar Rabb رب

Rabıta

Arapça

Bağ, ilgi, ilinti

Ar rabt ربت

Radde

Arapça

Kerte, kerti, iz, çentik, aşama, boyut

Ar redd راد

Raf

Arapça

Terek, sergen

Ar raff رفّ

Rağbet

Arapça

İstek, beğeni

Ar rağbet رغبت

Rağmen

Arapça

Karşın

Ar raġman رعماً

Rahman

Arapça

Esirgeyici, esirgeme, sevme, acıma, merhamet etme, bağışlama

İbr/Aram #rχm רחמ

Rahmet

Arapça

Esirgeme, yağmur

Ar raḥma(t) رحمة

Rakam

Arapça

San (DLT), sayıt

Ar raḳam رَقَم

Rakım

Arapça

Yükselti

Ar rāḳim راقم

Rakkas

Arapça

1. Sarkaç 2. köçek, biyci (dansçı)

Ar raḳḳāṣ رقّاص

Raks

Arapça

Biy, kırın

Ar raḳṣ رقص

Raptiye

Arapça

İleç

Ar rabṭ bağlama

Rasat

Arapça

Gözlem

Ar raṣad رصد

Rasathane

Arapça

Gözlemevi

Ar raṣad رصد+hane

Rayiç

Arapça

Geçerdeğer, eder

Ar rāˀic رائج

Rayiha

Arapça

Koku

Ar rāˀiḥa(t) رائحة

Recmetmek

Arapça

Taşlamak, taşa tutmak

Refah

Arapça

Gönenç, dirlik, gelişmişlik, erinç

Ar rafāh رفاه

Refakat

Arapça

Eşlik, yoldaşlık

Ar rafāḳa(t) رفاقة

Rehber

Arapça

Kılavuz

Fa rahbar رهبر

Rehin

Arapça

Tutu, tutsak, bağlı, tutuklu

Ar rahn رهن

Rehine

Arapça

Tutu, tutsak, bağlı, tutuklu

Ar rahn رهن

Reis

Arapça

Baş, başçı, başkan, önder, öncü, yolbaşçı

Ar raˀīs رئيس

Remiz

Arapça

Simge

Resim

Arapça

Bediz, çizim, tasar

İbr rāşam

Reşit

Arapça

Yetişkin, doğru yolda olan, olgun

Ar raşīd رشيد

Resmî

Arapça

Kamusal, tüzel

İbr rāşam

Ressam

Arapça

Bedizci, bedizmen, çizer

Ar rassām رَسّام

Resul

Arapça

Elçi, yalvaç, Tanrıelçisi

Ar rasūl رسول

Revaç

Arapça

Sürüm, geçerlik

Rey

Arapça

Oy

Ar raˀy رَأَى

Risalet

Arapça

Elçilik, yalvaçlık, Tanrı elçiliği

Rivayet

Arapça

Söylenti, dedikodu, uydurma, karalama

Ar riwāya(t) رواية

Riya

Arapça

İkiyüzlülük

Ar riyāˀ رياء

Riyakar

Arapça

İkiyüzlü

Ar riyāˀ رياء

Riyaset

Arapça

Başkanlık, önderlik, başçılık, başbuğluk

Ar riˀāsa(t) رئاسة

Riyaziye

Arapça

1.İşlembilim 2. Düzen, öğreti düzeni

Ar riyāḍīya(t) رياضيّة

Rubai

Arapça

Dörtlü, dörtlük

Ar rubāˁī رباعى

Rüçhan

Arapça

Öncelik, önce, baş, önemli, birinci

Ar rucḥān رجحان

Rücû etmek

Arapça

Caymak, çevrilmek, yönelmek, dönmek, dönüşmek

Ar rucūˁ رُجوع

Ruh

Arapça

Tin

İbr raoḥ

Rumuz

Arapça

Takma ad, ayama; simge

Ar rumūz رُمُوز

Rüşt

Arapça

Erginlik, yetişkinlik, olgunluk, yetkinlik

Ar ruşd رُشْد

Rüştiye mektebi

Arapça

Ortaokul

Ar ruşd رُشْد

Rüşvet

Arapça

Urunç

Ar rişwa(t) رِشْوة

Rutubet

Arapça

Teril, yaş, yaşlık, ıslak, ıslaç (nem Farsçadır)

Ar ruṭūba(t) رطوبة

Rüya

Arapça

Düş, umut, sayık, beklenti, istek

Ar ruˀyāˀ رؤيا

Rüya tabirleri

Arapça

Düş yorumları

Ar ruˀyāˀ رؤيا

Saat

Arapça

Eski Türkçede çak 2 saat demektir, oğur ise saat.

Ar sāˁa(t) ساعة

Saba

Arapça

Esinti, yel

Ar ṣabāˀ صباء

Sabah

Arapça

Erte, gündüz, kuşluk

Ar ṣabāḥ صباح

Sabit

Arapça

Durağan, duruk, kıpırtısız, kanıtlanmış; kesin, açık, belli

Ar ṯābit ثابت

Sabır

Arapça

Dayanç, çıdam, dayanma, katlanma, direnme

Ar ṣabr صبر

Sabırlı

Arapça

Dayançlı, çıdamlı

Ar ṣabr صبر

Sadakat

Arapça

Bağlılık

Ar ṣadāḳa(t) صداقة

Sadaret

Arapça

1. Başbakanlık 2. Saygınlık ve öncelik (protokolde)

Ar ṣadāra(t) صدارة

Sadece

Arapça

Yalnızca, yalınca, ancak

Fa sāda ساده

Sadede gelmek

Arapça

Öze gelmek, konuya dönmek, odaklanmak

Aram ṣdd צדד

Sadık

Arapça

Bağlı, düşkün, izinde

Ar ṣādiḳ صادق

Sadrazam

Arapça

1. göğüs, 2. bir şeyin başı, suyun kaynağı, önder + Ar aˁẓam أعظم en yüce, çok büyük 3. Başbakan

Ar ṣadr صدر

Saf

Arapça

Katışıksız, bön, duru, yalın, özlü

Ar ṣāfi, sāf صَافٍ

Saf kan

Arapça

Arı kan

Ar ṣāfi, sāf صَافٍ +kan

Saf tutmak

Arapça

Dizilmek, sıralanmak

Ar ṣāfi, sāf صَافٍ

Safahat

Arapça

Evreler, aşamalar

Ar ṣafaḥāt صَفَحَات

Safha

Arapça

Evre, aşama

Ar ṣafḥa(t) صفحة

Safra

Arapça

Öd

Ar ṣafrāˀ صفراء

Safra kesesi

Arapça

Öd kesesi

Ar ṣafrāˀ صفراء

Saha

Arapça

Alan, yer, bölge

Ar sāḥa(t) ساحة

Şahadet

Arapça

Tanıklık, tanık olma, Allah yolunda ölme (ve buna tanıklık etme)

Ar şahāda(t) شَهادة

Sahaf

Arapça

Betikçi, eski betikevi

Ar ṣaḥḥāf صحّاف

Sahi

Arapça

Gerçekten, sağ, sağlam, sağlıklı, gerçek

Ar ṣaḥīḥ صحيح

Sahici

Arapça

Gerçek, gerçekçi, doğru

Ar ṣaḥīḥ صحيح

Sahih

Arapça

Sağlam, gerçek

Ar ṣaḥīḥ صحيح

Sahil

Arapça

Kıyı, kumsal

Ar sāḥil ساحل

Sahip

Arapça

1. İye 2. arkadaş, yoldaş

Ar ṣāḥib صاحب

Sahip çıkmak

Arapça

İye çıkmak, korumak, kollamak

Ar ṣāḥib صاحب

Şahıs

Arapça

Kişi, birey, yalnık

Ar şaχṣ شَخْص

Sahra

Arapça

Ova, çöl

Ar ṣaḥrāˀ صحراء

Sahur

Arapça

Erlik (İllik-yerel ağızlarda)

Ar saḥūr سَحُور seher zamanı yemeği

Saik

Arapça

İtki, güdü, güdüleyen ve yönlendiren neden, istek

Ar sāˀiḳ سائق

Saika

Arapça

Yıldırım

Ar sāˀiḳ سائق

Sair

Arapça

Öbür, diğer, öteki

Ar sāˀir سائر

Sakat

Arapça

Sökel, engelli (Arapçada düşük, döküntü, hor)

Ar saḳaṭ سَقَط

Sakin

Arapça

Dingin, durgun, abınak, avunuk, avunmuş, algur

Ar sākin ساكن

Salise

Arapça

Oğurçak

Ar ṯāliṯa(t) ثالثة

Saltanat

Arapça

Kağanlık, önderlik, erklik, yönetme, yönetim

Ar salṭana(t) سلطنة (sultanlık etme)

Şalvar

Arapça

Tuman

Samimi

Arapça

İçten, yalın, yapmacıksız, aygan, burul, içgin

Ar ṣamīmī صميمى

Sanayi

Arapça

Uran, işleyim

Saniye

Arapça

Oğurdak

Ar ṯāniya(t) ثانية

Sarfiyat

Arapça

Gider, tüketim

Ar ṣarf صرف

Sari

Arapça

Bulaşıcı, bulaşkan, akıcı

Ar sāri ٍسارٍ

Şark

Arapça

Doğu

Akad şarḳu kan

Şarkiyat

Arapça

Doğubilim

Akad şarḳu kan

Şart

Arapça

Koşul

Ar şarṭ شرط

Şartname

Arapça

Koşul belgesi

Ar şarṭ شرط+name

Şaşaa

Arapça

Parıltı, gösteriş, albeni, parlama, ışıltı

Ar şaˁşaˁa(t) شعشعة

Satıh

Arapça

Yüzey, görünen, alan, düzlem, yassı, yatay, düz

Ar saṭḥ سطح

Şeamet

Arapça

Uğursuzluk

Ar şiˀāma(t) شىٔامة

Sebat

Arapça

Direşim, dayanma, dayanım

Ar ṯabāt ثبات

Şebeke

Arapça

Örgüt, ağ

Ar şabaka(t) شبكة

Sebep

Arapça

1.Neden, 2. ip, urgan, 3. yol, yolak (rota) araç, 4. gerekçe

Ar sabab سبب

Seccade

Arapça

Yükünçlük (Karahanlılar döneminde namaz: yükünç)

Ar saccāda(t) سجّادة

Şecere

Arapça

Soyağacı

Ar şacara(t) شَجَرَة

Seciye

Arapça

Ira, özyapı, kişilik

Ar sacīya(t) سجية

Seda

Arapça

Ses, ün

Ar ṣadāˀ صَدَاء

Sedalı

Arapça

Sesli, ünlü

Ar ṣadāˀ صَدَاء

Sedasız

Arapça

Sessiz, ünsüz

Ar ṣadāˀ صَدَاء

Sefalet

Arapça

Yoksulluk, yoksunluk, yokluk

Akadca şapālu alt, aşağı

Sefaret

Arapça

Büyükelçilik, elçilik

Ar safīr سفير elçi

Sefarethane

Arapça

Büyükelçilik, elçilik

Ar safīr سفير elçilik

Sefer

Arapça

Yolculuk, akın, kez

Ar safar سَفَر

Sefer tası

Arapça

Aştası

Ar safar سَفَر+tas

Seferber

Arapça

İşbirlikçi, ayaklanıcı, ayaklanmış, yola koyulmuş, dayanışmacı

Ar safar سَفَر+ber (Türkçe bar/var> Farsçaya ber olarak geçmiştir.)

Şeffaf

Arapça

Saydam; çok ince ve ışık geçiren kumaş, tül)

Ar şaffāf شفّاف

Sefil

Arapça

Yoksul, yoksun, bitik, yıkık; alçak, arsız

Ar safīl/safil سَفِيل/سَفِل

Sefir

Arapça

Büyükelçi, elçi

Ar safīr سفير

Şefkat

Arapça

Sevecenlik, sevgi, sevgin, sevginlik

Ar şafḳa(t) شَفْقة

Seher

Arapça

Erte, tan, tansal, gün doğumu, gün ağarması

Aram şaḥar שַׁחַר a.a. ≈ Akadca şēru

Sehim

Arapça

Üleş, bölüşme, pay

Ar

Şekil

Arapça

Biçim, taslak, yordam

Aram şaklīl/şiklīl שכלל

Selamet

Arapça

Esenlik, erinç, dirlik

Ar salāma(t) سلامة

Selef

Arapça

Eski Türkçede önel, öncel, önçek; halef-selef: öncel-arkın

Ar salaf سلف

Sema

Arapça

1. üst, yüksek, en üstte olan, 2. çatı, tavan, ayakkabının üst kısmı 3. gökyüzü, gök

Ar samāˀسماء .

Semavi

Arapça

Göksel, gökçül

Ar samāˀسماء .

Sene

Arapça

Yıl

Aram şənī שְׁנִי ≈ İbr şānāh

Senet

Arapça

Belgit, antlık

Ar sanad سند

Seng

Arapça

Taş

Fa sang سنگ taş

Şer

Arapça

Kötülük

Ar şarr شرّ

Şerait

Arapça

Koşullar

Ar şarāˀiṭ شَرَائِط

Serap

Arapça

Ilgım, salgım, düş, sanrı, sanı

Arapça sarāb

Şerh

Arapça

Çekince, irdeleme

Ar şarḥ شَرْح

Servet

Arapça

Varlık, bolluk, baylık, kazanç

Ar ṯarwa(t) ثروة

Sevk

Arapça

Güdüm, gönderme, yollama

Ar sawḳ سوق

Sevkiyat

Arapça

Gönderim, yollama

Ar sawḳ سوق

Seyahat

Arapça

Gezi, dolaşı

Ar siyāḥa(t) سياحة

Seyir

Arapça

Yolculuk, gidiş, izleme

Ar sayr سير

Seyirci

Arapça

İzleyici

Ar sayr سير

Seylan

Arapça

Akama, akım

Ar

Seylanî

Arapça

Akımtaşı

Ar

Şeytan

Arapça

Şumnu, albız, yek, yik, caytgan, çak (söylencelerde geçer)

İbranice şāṭān

Seyyah

Arapça

Gezgin, gezmen

Ar sayyāḥ سيّاح

Seyyar

Arapça

Gezer, gezici, taşınır, taşınabilir

Ar sayyār سيّار

Seyyare

Arapça

Gezegen

Ar sayyāra(t) سيّارة

Şiar

Arapça

Belgi, üzerinde anlaşılan, ilke, uzlaşı, yol andı

Ar şiˁār شِعار

Şifa

Arapça

Onma, erinç, iyleşim, sağlık, esenlik, dirlik

Ar şifāˀ شفاء

Şifahi

Arapça

Sözel, sözlü, yazılı olmayan, sağlam olmayan, dayanaksız

Arapça şifāhī شفاهاً

Sihir

Arapça

Büyü

Akad sāχiru büyücü

Şiir

Arapça

Yır, koşuk

Ar şiˁr شِعْر

Şikayet

Arapça

Yakınma, sızlanma

Ar şikāya(t) شكاية

Şikayetname

Arapça

Yakınmalık

Ar şikāya(t) شكاية

Silah

Arapça

Pusat, salum, sançı, taga, tolum, yarağ

Aram şəlaḥ שלח göndermek, fırlatmak

Sima

Arapça

Bet, yüz

Ar sīmā/sīma(t) سيما/سيمة

Simaen

Arapça

Betçe, yüz olarak, yüzeysel olarak

Ar sīmā/sīma(t) سيما/سيمة

Şimal

Arapça

Kuzey

Akad şumēlu

Simsar

Arapça

Aracı

Ar simsār سمسار

Sîret

Arapça

Yaradılış, yaşam öyküsü

Ar sīra(t) سِيرة

Sıbyan / sübyan

Arapça

Çocuklar, küçükler (çoğul) / Tekili sabi sözcüğüdür.

Ar ṣubyān صبيان

Sıfır

Arapça

Kof, boş, yok

Sans śūnya शून्य hiç, Arapça Ar ṣifr صفر üzerinden batıya taşınmıştır.

Sıhhat

Arapça

Sağlık, esenlik, erinç

Ar ṣiḥḥa(t) صحّة

Sıhhi imdat

Arapça

Sağlık çağrı

Ar ṣiḥḥa(t) صحّة

Sınıf

Arapça

Öğrenek, katman, bölüm

EYun synaphḗ συναφή bir araya gelme

Sırf

Arapça

Salt, yalnızca, ancak

Akadca ṣarāpu, Aramice ṣāraph צרפ

Sohbet

Arapça

Söyleşi, aytış

Sual

Arapça

Soru

Ar suˀāl سؤال

Sükunet

Arapça

Suskunluk

Ar *sukūna(t) سكونة

Sükut

Arapça

Susku, susma, suskunluk, dinginlik

Ar sukūt سكوت

Sulh

Arapça

Barış

Ar ṣulḥ صلح

Sulhen

Arapça

Barışla

Ar ṣulḥ صلح

Sulhname

Arapça

Barış belgesi, ant

Ar ṣulḥ صلح

Şümûl

Arapça

Kapsam, kucaklama, kapsama

Ar şumūl شُمول

Suni

Arapça

Yapay

Ar ṣunˁī صنعى

Şüphe

Arapça

Kuşku, belirsizlik, kuşkulu olma

Ar şubha(t) شُبْهة

Sûr / sur

Arapça

1.Boru, boynuz, av borusu 2. savunma duvarı, sur 3. Kıyamette üflenecek boru

Ar ṣūr صور

Surat

Arapça

Bet, yüz

Ar ṣūra(t) صورة

Suret

Arapça

Kılık, dışyüz, betim, özdeş, görüntü, imge

Ar ṣūra(t) صورة

Süreyya

Arapça

Ülker takım yıldızı

Ar ṯurayyā ثريّا

Şuur

Arapça

Bilinç

Ar şuˁūr شُعُور

Şuuraltı

Arapça

Bilinçaltı

Ar şuˁūr شُعُور

Şuurlu

Arapça

Bilinçli

Ar şuˁūr شُعُور

T.B.M.M.

Arapça

Türkiye Kamutayı

Türkiye Kamutayı

T.C.

Arapça

Türkiye Kamuerki

Türkiye Kamuerki

Taahhüt

Arapça

Bağıt, söz, ant, üstlenme

Ar taˁahhud تعهّد

Taarruz

Arapça

Saldırı, akın, çarpışma, vuruşma, savaş

Ar taˁarruḍ تعرّض

Taassup

Arapça

Yobazlık, bağnazlık

Ar taˁaṣṣub تعصُّب

Tababet

Arapça

Sagunluk, sağaltmanlık, otamanlık

Ar ṭibāba(t) طبابة

Tabaka

Arapça

Katman, düzey, düzlem

Ar ṭabaḳa(t) طبقة

Tabakhane

Arapça

Sepievi, derievi

Ar dabbāġ دبّاغ+hane

Tabiat

Arapça

Doğa, yaradılış

Ar ṭabīˁa(t) طبيعة

Tabii

Arapça

Doğal

Ar ṭabīˁī طبيعى

Tabip

Arapça

Sagun, atasagun, sağaltman

Ar ṭabīb طبيب

Tabir

Arapça

Deyiş, Anlatım, Yorum, Deyim, Nitem, Terim

Ar taˁbīr تعبير

Tabya

Arapça

Sencer, ordu dizme, akın tasarısı

Ar taˁbīya(t) تعبية

Tacir

Arapça

Satman, saktan, tecimen

Aram tagārā/taggārā תגרא

Tadilat

Arapça

Değişiklik, düzeltme

Ar taˁdīl تعديل

Tafsilat

Arapça

Ayrıntılar, bölümlendirme, ayrıntılandırma, ayrıntı

Ar tafṣīlāt تفصيلات

Tahakküm

Arapça

Baskı

Ar taḥakkum تحكّم

Tahammül

Arapça

Dayanım, dayanma, katlanma

Ar taḥammul تحمّل

Tahassür

Arapça

Özleyiş

Ar

Tahavvül

Arapça

Dönüşüm, değişim, başkalaşım, dönüştürme

Ar taḥawwul تحوّل

Tahkik

Arapça

Soruşturma, inceleme, doğrulama, doğruluk, gerçeklik

Ar taḥḳīḳ تحقيق

Tahkir

Arapça

Aşağılama

Ar taḥḳīr تحقير

Tahlil

Arapça

Çözümleme, çözme, inceleme

Ar taḥlīl تحليل

Tahmin

Arapça

Sanma, umma, bekleme, beklenti, yaklaşık umu

Ar taχmīn تخمين

Tahmini

Arapça

Yaklaşık, sanılan, umulan, beklenen

Ar taχmīn تخمين

Tahmis

Arapça

Beşleme, beşe katlama, beşe bölme

Ar taχmīs تخميس

Tahrif

Arapça

Değiştirme, bozma, eğme, çarpıtma

Ar taḥrīf تحريف

Tahrik

Arapça

Kışkırtma, birini geçirme, dürtme, yönlendirme

Ar taḥrīk تحريك

Tahrip

Arapça

Yıkım, yok etme

Ar taχrīb تخريب

Tahripkar

Arapça

Yıkıcı

Ar taχrīb تخريب

Tahsil

Arapça

Öğrenim

Ar taḥṣīl تحصيل 1. ürün veya gelir elde etme, 2. eğitim alma

Tahsilat

Arapça

Alma, toplama, alımlama

Ar taḥṣīl تحصيل 1. ürün veya gelir elde etme, 2. eğitim alma

Tahsis

Arapça

Ayırmak

Ar taχṣīṣ تخصيص

Tahsisat

Arapça

Ödenek

Ar taχṣīṣ تخصيص

Tahvil

Arapça

Döngü, döndürme, dönüştürme, değiştirme

Ar taḥwīl تحويل

Taife

Arapça

Takım

Ar ṭāˀifa(t) طائفة

Takas

Arapça

Değiştokuş

Ar taḳāṣṣ تقاصّ

Takat

Arapça

Güç

Ar ṭāḳa(t) طاقة

Takdim

Arapça

Sunuş, sunma, törenle sunma

Ar taḳdīm تقديم

Takdir

Arapça

Kutlama, saygı duyma, onama; Takdir belgesi: Üstün başarı belgesi

Ar taḳdīr تقدير

Takibat

Arapça

Kovuşturma

Ar taˁḳīb تعقيب

Takip

Arapça

İzlemek

Ar taˁḳīb تعقيب

Takipçi

Arapça

İzlemci, Udar (Eski Türkçede 1. Takipçi, peşini bırakmayan, kovalayan 2. Yener, galip gelir

Ar taˁḳīb تعقيب

Taklit

Arapça

Yansı, ediş, edim

Ar taḳlīd تقليد

Takriben

Arapça

Yaklaşık

Ar taḳrīban تقريباً

Takrir

Arapça

Önerge

Ar taḳrīr تقرير

Taksim

Arapça

Bölme, üleştirme, dağıtma; geçki, doğaçlama (müzikte)

Ar taḳsīm تقسيم

Taksirat

Arapça

Suçlar

Ar taḳṣīr تقصير

Takvim

Arapça

Güngen, yim, günleç

Ar taḳwīm تقويم

Talâk

Arapça

Boşama

Ar ṭalāḳ طلاق

Talebe

Arapça

Öğrenci

Ar ṭalaba(t) طلبة

Talep

Arapça

İstem, İstek

Ar ṭalab طَلَب

Tali

Arapça

Yan , yan yol, arkadan gelen, izleyen

Ar tālī تالٍ

Talimat

Arapça

Yönerge, alıştırma, eğitme, donatma

Ar taˁlīm تعليم

Talip

Arapça

İstemci, isteyen

Ar ṭālib طالب

Tam

Arapça

Tüm, bütün, bitmiş

Ar tāmm تامّ

Tamah

Arapça

Aç gözlülük, doymazlık, yetinmezlik, göz koyma

Ar ṭamaˁ طَمَع

Tamam

Arapça

Bütün, bitmiş, peki, olur

Ar tamām تمام

Tamamen

Arapça

Bütünüyle, Bütünden, Tümüyle

Ar tamām تمام

Tamim

Arapça

Genelge, genelleştirme, kamuya yayam, duyurma

Ar taˁmīm تعميم

Tamir

Arapça

Onarım, onarma, bakım

Ar taˁmīr تعمير

Tamirci

Arapça

Onarman

Ar taˁmīr تعمير

Tamirhane

Arapça

Onarımevi

Ar taˁmīr تعمير

Tanzim

Arapça

Düzenli, düzgün, düzenleme, düzene koyma

Ar tanẓīm تنظيم

Tanzim etmek

Arapça

Düzenli, düzgün, düzenleme, düzene koyma

Ar tanẓīm تنظيم

Taraf

Arapça

Yan, yön, yarı, bölüm, soy

Ar ṭaraf طرف

Tarif

Arapça

Tanım, anlatım, betim

Ar taˁrīf تعريف

Tariz

Arapça

İğneleme, taşlama, dolaylı konuşma, üstü kapalı olarak kötü söz söyleme

Ar taˁrīḍ تعريض

Tarumar

Arapça

Darmadağın

Fa tār u mār تار و مار

Tas

Arapça

Çanak

Ar ṭās طاس

Tasallut

Arapça

Sarkıntılık, sataşma

Ar tasalluṭ تسلّط

Tasannu

Arapça

Yapmacık

Ar

Tasarruf

Arapça

Birikim, iyelik, yönetim, kullanma

Ar taṣarruf تصرّف

Tasavvuf

Arapça

Gizemcilik, gizemselcilik, ermişlik, (sufi yolu)

Ar taṣawwuf تصوّف

Tasavvur

Arapça

Tasarım, imgelem, düşleme, düşünme

Ar taṣawwur تصوُّر

Tasdik

Arapça

Onay, onaylama, doğrulama, doğruluğunu onama

Ar taṣdīḳ تصديق

Tashih

Arapça

Düzeltme, düzeltim, sağlama

Ar taṣḥīḥ تصحيح

Tasrif

Arapça

Çekimleme (dilbilgisi), döndürme, dönüştürme

Ar taṣrīf تصريف

Tasvip

Arapça

Onama, doğru bulma, uygun sayma

Ar taṣwīb تصويب

Tasvir

Arapça

Betimleme, Betim

Ar taṣwīr تصوير

Tatbikat

Arapça

Uygulama(lar), deneme, önçalışma, kapak gibi örtme, örtüştürme

Ar taṭbīḳ تطبيق

Tatil

Arapça

Dinlence

Ar taˁṭīl تعطيل

Tatmin

Arapça

Doyum, dinme

Ar iṭminān إطمنان

Taviz

Arapça

Ödün (Arapçada ayrıca adak adama anlamındadır.)

Ar taˁwīḍ تعويض

Tavsiye

Arapça

Öneri, Salık, Öğüt, Öğütleme (Arapçada ayrıca vasiyet)

Ar tawṣiya(t) توصية

Tavzif

Arapça

Görevlendirme

Ar

Tayin

Arapça

Atama, belirleme, belirgin kılma, adını koyma

Ar taˁyīn تعيين

Tayyare

Arapça

Uçak

Ar ṭayyār طيّار

Taziye

Arapça

Başsağlığı

Ar taˁziya(t) تعزية

Tazminat

Arapça

Ödence, ödeme

Ar taḍmīn تضمين

Tazyik

Arapça

Basınç, daraltma, sıkıştırma, bunaltma

Ar taḍyīḳ تضييق

Teadül

Arapça

Denklik

Ar

Teala

Arapça

Yüce, ulu, ülgen, kutlu, yücedir anlamında Arapça söylem.

Ar taˁālā تعالا

Teavün

Arapça

Yardımlaşma, dayanışma

Ar taˁāwun تعاون

Tebaa

Arapça

Uyruk, egemen uyruğu, kul

Ar tabaˁ تبع

Tebdil

Arapça

Değiştirme, değişiklik, gizlenme

Ar tabdīl تبديل

Tebellüğ

Arapça

Bildirim, bildirimi almak

Ar taballuġ تبلّغ < yetinme < Ar balaġa بَلَغَ sonuna vardı, yetti

Teberru

Arapça

Bağış, gereğinden fazla verme, selek, akı, eliaçık

Ar tabarruˁ تبرّع

Tebessüm

Arapça

Gülümseme, gülücük

Ar tabassum تبسّم

Tebliğ

Arapça

Bildiri

Ar tablīġ تبليغ

Tebligat

Arapça

Bildiriler

Ar tablīġ تبليغ

Tebrik

Arapça

Kutlama

Ar tabrīk تبريك

Tecelli

Arapça

Belirme, görünme, ortaya çıkma, aydınlanma

Ar tacallī/tacallā تجلّي

Teçhizat

Arapça

Donanım, Donatı

Ar tachīz تجهيز

Tecil

Arapça

Erteleme, bekletme

Ar taˀcīl تأجيل

Tecrit

Arapça

Soyutlama, yalıtma, soyma, soyunma, soyutlama

Ar tacrīd تجريد

Tecrübe

Arapça

Deneyim, Deney, Görgü

Ar tacriba(t) تجرِبة

Tedavi

Arapça

Sağaltım, emleme, otama

Ar tadāwī تداوي

Tedavül

Arapça

Dolaşım, yürürlük

Ar tadāwul تداول

Tedbir

Arapça

Önlem

Ar tadbīr تدبير

Tedkik

Arapça

İnceleme

Ar tadḳīḳ تدقيق

Tedrici

Arapça

Kertel, aşama aşama

Ar tadrīcan تدريجاً

Tedrisat

Arapça

Öğretim

Ar tadrīs تدريس

Teessür

Arapça

Etkilenme, Üzüntü, Acıntı, Duygulanım

Ar taˀaṯṯur تأثّر

Teferruat

Arapça

Ayrıntı(lar), özel bilgiler, dallanma, kollara ayrılma

Ar tafarruˁ تفرّع

Tefrika

Arapça

Ayrışma, ayrılık, bölünme, ikilik, bölük, bölüm; yazı dizisi

Ar tafrīḳa(t) تفريقة

Tefsir

Arapça

Yorum, açıklama

Aram pşār פשר yorum

Teftiş

Arapça

Denet, denetleme

Ar taftīş تفتيش

Tehdit

Arapça

Gözdağı, zılgıt, korkutma, yıldırma

Ar tahdīd تهديد

Tehir

Arapça

Geçiktirme, erteleme, gecikme

Ar taˀχīr تأخير

Tekamül

Arapça

Gelişim, olgunlaşma, evrim

Ar takāmul تكامل

Tekâmül / tekamül

Arapça

Olgunlaşma, Gelişme, Değişme, Değişim, Evrim

Ar takāmul تكامل

Tekdir

Arapça

Paylama

Ar takdīr تكدير

Tekerrür

Arapça

Yineleme

Ar takarrur تكرّر

Teklif

Arapça

Önerme, öneri, sorumluluk yükleme

Ar taklīf تكليف

Tekmil

Arapça

Bütün, bitmiş

Ar takmīl تكميل

Tekrar

Arapça

Yine, Yineleme, Yeniden, Gene

Ar takrār تكرار

Tekzip

Arapça

Yalanlama, düzeltme

Ar takḏīb تكذيب

Telaffuz

Arapça

Söyleyiş, söyleme

Ar talaffuẓ تلفّظ

Telakki

Arapça

Anlayış, değerlendirme, görüş, alma, karşılama

Ar talaḳḳi تلقّٕ

Telaş

Arapça

İvecenlik, kaygı, sıkıntı (Arapçadaki anlamı dağılma, dağılarak yok olma)

Ar talāşī تلاشى

Telif

Arapça

Derleme, derleme yapıt, pay, iyelik, iyelik payı, koruncak, koruma, alıştırma, birbirine uydurma, yapıt yazma, uydurma, alıştırma

Ar taˀlīf تأليف

Telin

Arapça

Kargışlama, kınama, kınaç

Ar talˁīn تلعين

Tellal

Arapça

Çığırtmaç, bağırtmaç

Ar dallāl دلّال

Telmih

Arapça

Anıştırma, anımsatma, iğneleme, dolaylı anlatma

Ar talmīḥ تلميح

Temas

Arapça

Değmek, dokunmak, bağlantı

Ar tamāss تماسّ

Temayül

Arapça

Eğilim, yönelim

Ar tamāyul تمايل

Tembel

Arapça

Erincek, Eringeç, Üşengeç, Üşengen, Yaramaz

Fa tanbal تنبل üşengeç

Tembih

Arapça

Uyarı, uyarma, uyarım, uyandırma, ayıktırma

Ar tanbīh تنبيه

Temenni

Arapça

Dilek

Ar tamannī/tamannā تََمَنَّاٍ

Temettü

Arapça

Kazanç

Ar tamattuˁ تمتّع

Teminat

Arapça

Güvence

Ar taˀmīn تأمين

Temiz

Arapça

Arı, duru, seçme, ayıklama, arıtma

Ar tamyīz تمييز

Temkin

Arapça

Sakınım, sakınma, güçlenme, dayanıklı olma, ayağını sağlam basma

Ar tamkīn تمكين

Temsil/temsilcilik

Arapça

Elçilik, orun

Ar tamṯīl تمثيل

Temyiz

Arapça

Yeniden değerlendirme, ayırma, soruşturma, ikinci inceleme

Ar tamyīz تمييز ayırma, seçme

Tenakuz

Arapça

Çelişki, çelişme

Ar tanāḳuẓ تناقظ

Tenasül

Arapça

Üreme

Ar tanāsul تناسل

Tenasüp

Arapça

Oran, orantı, uyum

Ar tanāsub تناسب

Tenbül

Arapça

Petel

Ar

Teneffüs

Arapça

Solunum, ara, soluk alma, soluklanma, ara verme

Ar tanaffus تنفّس

Tenha

Arapça

Issız

Fa tanhā تنها yalnız

Tenkit

Arapça

Eleştiri

Ar *tanḳīd تنقيد

Tenya

Arapça

Şerit

EYun taínia ταίνια

Tenzilat

Arapça

İndirim

Ar tanzīl تنزيل

Tephir

Arapça

Buğu

Ar

Tepir

Arapça

Elek

Ar

Terakki

Arapça

İlerleme, kalkınma, yükselme, bayındırlaşma, gelişme

Ar taraḳḳi ٍترقّ

Teras

Arapça

Dam, seki

OLat terraceum avlu

Terazi

Arapça

Tartı

Fa tarāzū ترازو tartı

Terbiye

Arapça

1. Eğitim, görgü, büyütme, yetiştirme, eğitme, 2. suda yumuşatma

Ar tarbiya(t) تربية

Tercih

Arapça

Yeğleme, Seçim, Yeğlem

Ar tarcīh ترجيه

Tercüman

Arapça

Dilmaç, çevirmen

Ar tarcumān ترجمان

Tercüme

Arapça

Çeviri

Ar tarcumān ترجمان

Tereddüt

Arapça

Duraksama

Ar taraddud تردّد

Tereke

Arapça

Bırakıt, kalıt

Ar taraka(t) تركة

Terennüm

Arapça

Mırıldanmak, söylemek, söylenmek

Ar tarannum ترنّم

Terfi

Arapça

Yükselmek, yükseltme, yukarı kaldırma

Ar tarfīˁ ترفيع

Terkip

Arapça

Bileşim, tümleme

Tertibat

Arapça

Önlem, düzenek

Ar tartīb ترتيب

Tertip

Arapça

Düzenleme, düzen, koldaş

Ar tartīb ترتيب

Tertipli

Arapça

Düzenli

Ar tartīb ترتيب

Terzi

Arapça

Dikmen, dikişçi

Fa darzī درزى

Tesadüf

Arapça

Denkgelim, karşılaşma

Ar taṣāduf تصادف

Tesanüt

Arapça

Dayanışma, bir yere dayanma

Ar tasānud تساند

Teşbih

Arapça

Benzetme

Ar taşbīh تشبيه

Tesbit

Arapça

Belirleme, saptama

Ar taṯbīt تثبيت

Teşebbüs

Arapça

Girişim, deneme

Ar taşabbuṯ تشبّث

Teşekkül

Arapça

Oluşum, biçimlenme, biçimli olma

Ar taşakkul تشكّل

Teşekkür

Arapça

Sağ ol, var ol, yaşa; teşekkür belgesi: başarı belgesi

Ar taşakkur تشكّر

Teselli

Arapça

Avuntu, unutturma, gönlünü alma

Ar tasallī/tasallā تسلّي

Teşhir

Arapça

Sergileme, açıklama, gösterme, belirginleştirme, sunma

Ar taşhīr تشهير

Teşhis

Arapça

Tanı, tanıma, saptama; kişileştirme

Ar taşχīṣ تشخيص

Tesir

Arapça

1. etkileme, iz bırakma, 2. etki

Ar taˀṯīr تأثير

Tesis

Arapça

Kuruluş, kurum, kurulgu

Ar taˀsīs تأسيس

Teşkilat

Arapça

Örgüt, yapı, kurum

Ar taşkīl تشكيل

Teslis

Arapça

üçleme, üçgen olma, Hıristiyanlıkta Tanrı'nın üçlü kimliği

Ar taṯlīṯ تثليث

Tesniye

Arapça

İkileme, sözcüklerin ikili biçimi

Ar taṯniya(t) تثنيّة

Tessüf

Arapça

Üzüntü, acıma

Ar taˀassuf تأسّف

Testere

Arapça

Bıçkı

Fa dastarra دستارّه

Testis

Arapça

Tanık, kanıt (erkekliğin kanıtı), erbezi

Lat testis

Teşvik

Arapça

Özendirme, isteklendirme, yüreklendirme

Ar taşwīḳ تشويق

Tesviye

Arapça

Düzleme, eşitleme, dengeleme

Ar taswiya(t) تسوية

Tevatür

Arapça

Söylenti, dedikodu

Ar tawātur تواتر

Tevazu

Arapça

Alçakgönüllülük, sağduyu

Ar tawāḍuˁ تَوَاضُع

Tevdiat

Arapça

Yatırım

Ar tawdīˁ توديع

Tevessül

Arapça

Yeltenme, yönelme

Ar tawassul توسّل

Tevkif

Arapça

Tutuklama

Ar tawḳīf توقيف

Tezat

Arapça

Karşıtlık

Ar taḍādd تضادّ

Ticaret

Arapça

Tecim, alışveriş

Ar ticāra(t) تجارة

Timsal

Arapça

Simge

Tıbben

Arapça

Sağlıkça

Aram ṭab, ṭabəthā טב

Tıbbi

Arapça

Sağlıksal, sağlıkbilimsel

Aram ṭab, ṭabəthā טב

Tıfıl

Arapça

Ufak, çocuk, yavru

Ar ṭifl طِفْل

Tıp

Arapça

Sağlıkbilim

Aram ṭab, ṭabəthā טב

Tıpçı

Arapça

Sağlıkbilimci

Aram ṭab, ṭabəthā טב

Tıpkı

Arapça

Özdeş

Ar ṭibḳan طِبْقاً

Töhmet

Arapça

Suçlama, suç kuşkusu

Ar tuhma(t) تُهمة

Tüccar

Arapça

Tecimen, tecir

TTü teci- geçinmek < TTü tecir satıcı

Tuhafiye

Arapça

Çerçi, armağanlık (Tuhafiye, Arapça hediyeler sözcüğünden türemiştir.)

Ar tuḥaf تحف

Tuhafiyeci

Arapça

Çerçici, armağancı (Tuhafiye, Arapça hediyeler sözcüğünden türemiştir.)

Ar tuḥaf تحف

Tuluat

Arapça

Doğaçlama, 2 güneş veya yıldız için doğma, belirme

Ar *ṭulūˁāt طلوعات

Tuluatçı

Arapça

Doğaçlamacı

Ar *ṭulūˁāt طلوعات

Türban

Arapça

Baş örtüsü. Fransızcaya Türkçeden gitmiş, bize geri dönmüştür.

Fr turban Türk sarığı ~ TTü tülbend kavuk üstüne sarılan sarık. Fransızcaya Türkçeden gitmiş, bize geri dönmüştür.

Türkistan

Arapça

Türkeli

Türkeli

Türkiyat

Arapça

Türkbilim, Türkbilimi, Türklükbilimi

Ar Turkīyāt

Ufki

Arapça

Yatay, tanal

Ar ufḳ اُفق

Ufuk

Arapça

Gözerimi, tan, çevren

Ar ufḳ اُفق

Ukala

Arapça

Bilgiç, bilmiş, çok bilmiş

Ar ˁuḳalāˀ عُقَلاء

Ukde

Arapça

Düğüm, acı

Ar ˁuḳda(t) عقدة

Ulema

Arapça

Bilimciler, Bilginler

Ar ˁulamāˀ علماء

Ulvi

Arapça

Yüce, yüksek, üstün

Ar ˁulwī علوى

Ümit

Arapça

Umut, beklenti

Fa/OFa umīd اُمِيد

Umum

Arapça

Genel, Bütün, Kamu

Aram ˁamām עמם

Umumi

Arapça

Genel

Aram ˁamām עמם

Umumiyet

Arapça

Genellik

Aram ˁamām עמם

Unsur

Arapça

Öğe

Ar ˁunṣur عنصر

Unvan

Arapça

San (Saygınlık)

Ar ˁunwān عنوان

Üryan

Arapça

Çıplak, Yalın

Ar ˁuryān عريان

Usare

Arapça

Özsu

Ar ˁuṣāra(t) عصارة

Üslup

Arapça

Anlatı, Biçem

Ar uslūb اسلوب

Usûl

Arapça

Yol, Yöntem

Ar uṣūl اصول

Uzuv

Arapça

Örgen, Üye

Ar ˁuḍw عُضْو

Vaaz

Arapça

Öğüt

Ar waˁẓ وعظ

Vacip

Arapça

Gerekli

Ar wācib وَاجِب

Vade

Arapça

Süre, süret

Ar waˁda(t) وعدة

Vahdet

Arapça

Birlik, teklik

Ar waḥda(t) وَحدة

Vaiz

Arapça

Öğütçü, yönlendirici, yetiştirici

Ar wāˁiẓ واعظ

Vaka

Arapça

Olgu, olay

Ar waḳˁa(t) وقعة

Vakanüvis

Arapça

Olguyazarı, olayyazarı

Ar waḳˁa(t) وقعة olay + Fa nuvīs نويس yazan

Vakar

Arapça

Ağırbaşlılık

Ar waḳār وقار

Vakit

Arapça

Çağ, sürev, süre, ödüş (eski Türklerde)

Ar waḳt وقت

Vakıa

Arapça

Olgu, başa gelen şey, olay

Ar wāḳiˁa(t) واقعة

Vakur

Arapça

Ağırbaşlı

Ar waḳūr وقور

Vali

Arapça

İlteber, ilbeyi

Ar wāli والٍ

Valide

Arapça

Anne, ana

Ar wālida(t) والدة

Vallahi

Arapça

İnan, Tanrı inandırsın

Ar wa-llāhi والله Allah adına

Varak

Arapça

Yaprak, pür

Ar waraḳ ورق

Varidat

Arapça

Gelirler, kazanç, girdi

Ar wāridāt واردات

Vâris

Arapça

Kalıtçı, ülüşçü

Ar wāriṯ وارث

Variyet

Arapça

Varlık, bolluk, baylık

ETü bār sahip olunan, mülk sözcüğünden Arapçaya geçmiştir.

Variyetli

Arapça

Bay, varlı, varlıklı, varsıl, atala, akçalı, bayraç, tuna,

ETü bār sahip olunan, mülk sözcüğünden Arapçaya geçmiştir.

Vasat

Arapça

Orta, ortalama, sıradan, gösterişsiz, şöyle böyle, düz, yalın

Ar wasaṭ وسط

Vasi

Arapça

Koruman

Ar wāṣi وَاصٍ

Vasiyet

Arapça

Kalıtyazı, kumaru (Divânü Lugâti't-Türk'te geçer)

Ar waṣiya(t) وصيّة

Vasıf

Arapça

Nitelik, özellik, değer

Ar waṣf وَصْف

Vasıta

Arapça

Araç, aracılık, ulaştırma, ulaştırıcı, taşıyıcı, taşıma

Ar wāsiṭa(t) واسِطة

Vasl

Arapça

Ulama

Ar wsl

Vatan

Arapça

El, yurt, ülke

Ar waṭan وَطَن

Vatandaş

Arapça

Yurttaş, ildeş, eldeş, ülkedeş

Ar waṭan وَطَن

Vatani

Arapça

Yurtsal, ulusal, ülkesel, yurda ilişkin, yurt adına

Ar waṭan وَطَن

Vaveyla

Arapça

Çığlık, bağırma, bağırtı

Ar wā waylā واويلا

Vazife

Arapça

Görev, ödev, sorumluluk, erek, amaç

Ar waẓīfa(t) وظيفة

Vaziyet

Arapça

Durum, konum

Ar waḍˁ وضعيّة

Ve

Arapça

İle, ma

Ar wa وَ ve bağlacı

Vecd

Arapça

Coşku, bulma, bilincine ulaşma

Ar wacd وجد

Vecibe

Arapça

Ödev, sorumluluk

Ar wacība(t) وجيبة

Veciz

Arapça

Özlü

Ar wacīz وجيز

Vecize

Arapça

Özdeyiş

Ar wacīz وجيز

Vefat

Arapça

Ölüm

Ar wafā(t) وفاة

Vefat etmek

Arapça

Ölmek

Ar wafā(t) وفاة

Vehim

Arapça

Kuruntu

Ar wahm وهم

Velâdet

Arapça

Doğuş

Ar wilāda(t) وِلادة

Veled/velet

Arapça

Çocuk, bala, oğul. (Çoğulu ise evlat sözcüğüdür.)

Ar walad ولد çocuk

Velev

Arapça

Bile

Ar wa law و لو eğer ki

Velev ki

Arapça

Da, diyelim ki, var sayalım ki

Ar wa law و لو eğer ki

Velhasıl

Arapça

Kısacası, işin özü, demeli, sonuç olarak, sözün kısası

Ar wa'l-ḥāṣil و الحاصل

Velhasıl kelam

Arapça

Kısacası, işin özü, demeli, sonuç olarak, sözün kısası

Ar wa'l-ḥāṣil و الحاصل

Veli

Arapça

Ermiş (Arapçada yakın, dost, yoldaş anlamında)

Ar walī وَلِىّ

Velut

Arapça

Doğurgan, üretken, çok doğuran

Ar *walūd ولود

Velvele

Arapça

Yaygara

Ar walwala(t) ولولة

Vesika

Arapça

Belge, güvence

Ar waṯīḳa(t) وثيقة

Vesikalı

Arapça

Belgeli, ersek

Ar waṯīḳa(t) وثيقة

Vesikalık

Arapça

Belgelik

Ar waṯīḳa(t) وثيقة

Vesile

Arapça

Nedence, tav, aracı, araç, yöntem

Ar wasīla(t) وسيلة

Vesvese

Arapça

Kuruntu

Veya

Arapça

Ya da

Ar/Fa wa و + Ar/Fa yā يا

Veyahut

Arapça

Ya da

Ar/Fa wa و + Ar/Fa yā يا

Vezin

Arapça

Ölçü, tartma, tartım

Ar wazn وَزن

Vilayet

Arapça

İl, ilteberlik

Ar wilāya(t) ولاية

Viran

Arapça

Yıkık

Fa vīrān ويران

Virane

Arapça

Yıkıntı

Fa vīrān ويران

Vücut

Arapça

Gövde

Ar wucūd وجود

Vuslat

Arapça

Kavuşma, buluşma, erme

Ar waṣla(t) وَصْلة

Yakin

Arapça

Kesin, Sağlam, Doğru

Ar yaḳīnan يقيناً

Yakinen

Arapça

Sağlam olarak, sağlamca, iyice

Ar yaḳīnan يقيناً

Yallah

Arapça

Ya Allah!, haydi, Allah'ın adıyla

Ar yā-llāh ياالله

Yani

Arapça

Demeli, demektir ki, ... anlamına gelir, şunda ötürü, bu nedenle

Ar yaˁnī يعنى

Yeis

Arapça

Umutsuzluk, karamsarlık, üzüntü

Ar yaˀs يأس

Yekûn

Arapça

Toplam

Ar yakūn يكون

Yemin

Arapça

Ant, söz, bağıt

İbr yāmīn ימין a.a. ≈ Akad imnu

Yevmiye

Arapça

Gündelik, günlük

Ar yawmī يومى

Zaaf

Arapça

Güçsüzlük, düşkünlük

Ar ḍaˁf ضَعْف

Zabit

Arapça

Subay, denetçi, denetleyen

Ar ḍābiṭ ضابط

Zabıt

Arapça

Tutanak

Ar ḍabṭ ضبط

Zabıt katibi

Arapça

Tutanak yazmanı, denetçi, denetmen

Ar ḍabṭ ضبط

Zabıta

Arapça

Tutanakçı, denetmen

Ar ḍabṭ ضبط

Zafer

Arapça

Utku, yengi

Ar ẓafar ظَفَر

Zahiri

Arapça

Sanal, görünürde, yapmacık

Ar ẓāhir ظاهر

Zahmet

Arapça

Sıkıntı, Güçlük, Yorgunluk

Ar zaḥma(t) زحمة

Zalim

Arapça

Kıyan (Eski Türklerde zalim, despot yerine kullanılmıştır.), kıyıcı, acımasız.

Ar ẓālim ظالم

Zam

Arapça

Artırım, bindirim

Ar ḍamm ضمّ

Zaman

Arapça

Sürev, süre, sürem, süreç

İbr/Aram zəmān זמן a.a. ≈ Akad simānu

Zamane

Arapça

Çağ, şimdiki, çağdaş

İbr/Aram zəmān זמן a.a. ≈ Akad simānu

Zamir

Arapça

Adıl

Ar ḍamīr ضمير

Zamk

Arapça

Tutkal

Ar ṣamġ صمغ

Zan

Arapça

Sanı

Ar ẓann ظنّ

Zanlı

Arapça

Sanık

Ar ẓann ظنّ

Zannetmek

Arapça

Sanmak

Ar ẓann ظنّ

Zarafet

Arapça

İncelik, taylanlık

Ar ẓarāfa(t) ظرافة

Zarar

Arapça

Yitem, dokunca

Ar ḍarār ضَرار

Zarf

Arapça

Belirteç

Ar ẓarf ظرف

Zarif

Arapça

İnce, taylan

Ar ẓarīf ظريف

Zaruret

Arapça

Zorunluluk, gereklilik, kaçınılmazlık

Ar ḍarūra(t) ضرورة

Zaruri

Arapça

Kaçınılmaz, gerekli

Ar ḍarūra(t) ضرورة

Zat

Arapça

Kendi, öz, kimse, Kişi

Ar ḏāt ذات

Zati

Arapça

Kişisel, özel

Ar ḏāt ذات

Zaviye

Arapça

Açı, büküm, büküç

Ar zāwiya(t) زاوية

Zayi

Arapça

Yitik

Ar ḍāˀiˁ ضائع

Zayiat

Arapça

Yitik

Ar ḍāˀiˁ ضائع

Zayıf

Arapça

Enez, emsiz; sıska, cılız, arık; güçsüz, çelimsiz, dayanıksız, dirençsiz, etkisiz; yeteneksiz, yetersiz, dayanıksız, dirençsiz, etkisiz;

Ar ḍaˁīf ضعيف

Zedelemek

Arapça

Berelemek, vurmak, çarpmak, yaralamak

Fa zada زده vurulmuş

Zehir

Arapça

Ağı, ağu

Fa/OFa zahr زهر

Zehirli

Arapça

Ağılı, ağulu

Fa/OFa zahr زهر

Zekâ

Arapça

Anlak, es, böğüş, kıygı, körüm, ogan, [Eski Türklerde öget, ök, öker (süper zeka), ukuş]

Ar ḏakāˀ ذكاء

Zeki

Arapça

Öktem, öke, öklü, öglü, ogan, saka [Eski Türklerde öget, ök, öker (süper zeka), ukuş]

Ar ḏaki ذكٍ

Zelzele

Arapça

Deprem

Ar zalzala(t) زلزلة

Zemheri

Arapça

Karakış

Ar zamharīr زمهرير

Zenci

Arapça

Karal, kara derili

Ar zancī زنجى

Zerk

Arapça

İçitim, sokma, itme

Ar zarḳ زرق mızrak saplama < Ar zaraḳa

Zerre

Arapça

Tozak, tozan, tarık (tohum), töz

Ar ḏarra(t) ذَرّة

Zerzevat

Arapça

Yeşillik

Fa sabzī سبزى sebze +āt

Zevahir

Arapça

Görünüş, görünen şeyler, görüntüler

Ar ẓawāhir ظواهر

Zeval

Arapça

Yok olma, yokluk, yok edilme

Ar zawāl زَوَال

Zevc

Arapça

Koca, er

Ar zawca(t) زوجة

Zevce

Arapça

Karı, hanım

Ar zawca(t) زوجة

Zevk

Arapça

Beğeni, Tat, Eğlenme

Ar ḏawḳ ذوق

Zeytuni

Arapça

Gövel/göğel

Aram zeytā זיתא

Zifaf

Arapça

Gelinevi, ilkgece, sevişme, düğün töreni, kavuşum

Ar zifāf زفاف

Zihin

Arapça

Anlak, es, böğüş, kıygı, körüm, ogan, [Eski Türklerde öget, ök, öker (süper zeka), ukuş]

Ar ḏihn ذهن

Zihniyet

Arapça

Anlayış, düşünüş

Ar ḏihn ذهن

Zillet

Arapça

Alçaklık, alçalma,düşkünlük, aşağılanma

Ar ḏilla(t) ذلّة

Zinde

Arapça

Dinç, diri

Fa zinda زنده canlı, diri

Zinet / ziynet

Arapça

Bezek, süs, değerli nesne

Ar zīna(t) زِينة

Zinhar

Arapça

Sakın, olmaya ki

Fa zinhār/zinahār زنهار aman! sakın!

Ziraat

Arapça

Tarım

Ar zirāˁa(t) زراعة

Zirve

Arapça

Doruk

Ar ḏirwa(t) ذروة

Ziya

Arapça

Işık, aydınlık

Ar ḍiyāˀ ضياء

Ziyafet

Arapça

Toy, Şölen

Ar ḍiyāfa(t) ضيافة

Ziyan

Arapça

Dokunca, yitem

Fa/OFa ziyān زيان zarar

Ziyaret

Arapça

Görüşme, Uğrama

Ar ziyāra(t) زيارة

Ziynet

Arapça

Süs, Bezek, Takı

Ar zīna(t) زِينة

Zıkkım

Arapça

Ağı, ağu

Ar zaḳḳūm [#zḳm] cehennem ağacı

Zımnen

Arapça

Üstüörtülü, dolaylı, bir şeyin içi, içerik, kapsam

Ar ḍimn ضمن

Zındık

Arapça

İnançsız, dinden sapan

Ar zandīḳ/zindīḳ زَِنْدِيق

Zıt

Arapça

Karşıt, karşı

Ar ḍidd ضدّ

Zıvanadan çıkarmak

Arapça

Delirtmek

Fa zabāna/zubāna زبانه dil gibi olan her nesne

Züccaciye

Arapça

Sırça

Aram zgūgīthā זְגוּגִיתָא

Zühal

Arapça

Sekendiz (Satürn)

Ar zuḥāl زحال

Zühre

Arapça

Çolpan (Venüs)

Ar zuhra(t) زهرة

Zuhur

Arapça

Baş gösterme, belirme, ortaya çıkma

Ar ẓuhūr ظُهُور

Zülkarneyn

Arapça

Zülkarneyn

Ar ḏū'l-ḳarnayn ذوالقرنين iki-boynuzlu, Kuran'da anılan efsanevi bir kişi...

Zulmet

Arapça

Karanlık, kıyın, kıyıcılık, ezinç, acımasızlık

Akadca ṣalāmu karanlık olma

Zulüm

Arapça

Kıyın, kıyıcılık, ezinç, acımasızlık

Akadca ṣalāmu karanlık olma

Zümre

Arapça

Bölük, takım

Ar zumra(t) زُمرة

Zürriyet

Arapça

Döl, kuşak, soy, tarık (tohum)

Ar ḏurriyya(t) ذرّيّة