Köken Sözlüğü

Kabahat

Suç, kötü ve çirkin olma, kötü ve çirkin davranış

Ar ḳabāḥa(t) قباحة

Kabayel

Güneyden eser.

Türkçe birleşik ad

Kabil

Olanaklı, alıcı, benimseyen, uygun

Ar ḳābil قابل

Kabile

Oymak, boy

Ar ḳabīla(t) قبيلة

Kabiliyet

Yetenek

Ar ḳābiliyya(t) قابليّة

Kabin

Bölme, küçük oda, gemi odası, tek odalı ilkel konut

OLat capanna

Kabine

1. Bakanlar kurulu 2. Gizli oda, kralın danışmanlarının toplandığı küçük/gizli oda

Fr cabinet

Kabir

Gömüt, sin, gömüt

Ar ḳabr قبر

Kabotaj

Gemi işletimi, kıyı denizciliği, kıyı gemiciliği, işletme ayrıcalığı

Lat caput+age

Kabristan

Gömütlük, sinlik

Ar ḳabr قبر+istan

Kabul

Onama, taplama, benimseme, onaylama, onay

Ar ḳabūl قبول

Kabus

Karabasan, gece sıkıntısı

Aram kəbaş כבש

Kabza

Tutak, tutaç

Ar ḳabḍ قبض

Kadar

Dek, denli, değin, gibi, nicelik, ölçü, değer

Ar ḳadar قَدَر

Kadastro

Yeryazım

EYun katástiχon κατάστιχον çizelge

Kadavra

Ölüt, öğrencilerin eğitim yaptığı ölmüş gövde

Lat cadaver

Kademe

Basamak, adım atma, ilerleme, gelişme, aşama

Ar ḳadama(t) قدمة

Kader

1. Yazgı, alın yazısı 2. Ölçme, değer biçme

Ar ḳadar قَدَر

Kadim

Bayrı, eski, uzak, en eski, önceki

Ar ḳadīm قديم

Kadir

1. ölçü, değer, 2. güç, yeterlik, özgüç

Ar ḳadr قَدْر

Kadirşinas

Değerbilir

Ar ḳadr قَدْر+Fa şinās شناس

Kadro

Takım, yer, görevlik, dörtgen

Lat quadrum kare, dörtgen

Kadük

Önemsizleşmek, düşmek, anlamsızlaşmak, değer yitirmek

Lat caducus

Kafa kâğıdı

Kimlik

Ar ḳafā قفا+kağıt

Kâfi

Yeter, yeterli, yeten

Ar kāfi كَافٍ

Kafile

Bölük, topluluk, yolcu

Ar ḳāfila(t) قافلة

Kafiye

Uyak

Ar ḳāfiya(t) قافيّة

Kağan / Han / Hakan

Kağan, Han, Hakan

ETü χaḳan/χaġan/χān

Kahraman

Batur, yiğit, koçak

Fa) ḳahramān قهرمان

Kahverengi

Kula

Ar ḳahwa(t) قهوة

Kahya

Ara bozucu, sığırtmaç, değnekçi, kizir, köybekçisi, ev ve çiftlik yöneticisi

Fa kadχudā كدخدا

Kaide

Kural, duraç, töz, taban, ana ilke

Ar ḳāˁida(t) قاعِدة

Kainat

Evren, var olanlar, tüm varlıkar

Akadca kānu durmak,

Kâkül

Kesme, saç tutamı

Moğ kökül/kökel at yelesi, kuş ibiği, uzun saç tutamı

Kalamış

Sazlık, kamışlık

Kalbur

Elek

Lat cernere, crē-

Kalburüstü

Seçkin, nitelikli, özel

Lat cernere, crē-

Kâle almak/almamak

Önemsemek/önemsememek, takmak/takmamak

Ar ḳāl قال + Tr almak

Kalem

Yazaç (kökende kamış, kamış kalem anlamındadır.)

EYun kálamos κάλαμος

Kalender

Alçak gönüllü, ermiş, olgun, dünyadan geçmiş kimse

Far Kalenderīye tarikatından çıkan özel ad.

Kalibraj/kalibre

Ayarlama, Ölçümleme

Ar ḳālib قالب kalıp,

Kalifiye

Nitelikli, özellikli, özel

OLat qualificare

Kalite

Nitelik, özellik

OLat qualificare

Kallavi

Büyük, iri, çok iri, kavuk, doruk

Ar ḳullawī قلّوى kule, zirve

Kalori

Isın

Lat calere ısınmak

Kalorifer

Isıtaç, ısıtaç gözesi

Lat calere ısınmak

Kalorimetre

Isıölçer

Lat calere +metre

Kalp

Yürek, Gönül

Akadca ḳablu

Kamer

Ay

Ar ḳamar قمر

Kamera

Çeker, alıcı, görüntü alıcı

Lat camera obscura karanlık oda

Kameraman

Çekmen

Lat camera obscura karanlık oda

Kamp

Konalga, Obay, Yaka, Dinlenek, Toplanak

Lat campus

Kampanya

Ucuzluk, indirim, tanıtay, çalışım, özendirim

Fr campagne

Kampüs

Yerleşke

Lat campus ordugâh

Kamuflaj

Gizleme, Alalama

Fr camoufler <İt camuffare

Kanaat

1. Kanı, düşünce, yargı 2. Yetinme, doyma, doyum

Ar ḳanāˁa(t) قناعة

Kanal

Ark, suyolu

Lat canalis

Kanalizasyon

Pissu yolu/arkı/döşemi

Lat canalis

Kanalize Etmek

Yönlendirmek, arklamak

Lat canalis

Kangren

Çürükçe, doku çürümesi

EYun gángraina γάγγραινα

Kani

İnanmış, yetinen, yetinmiş, yargıya ulaşmış

Ar ḳāniˁ قانع

Kantite

Nicelik, ne kadar

Lat quantus ne kadar?

Kanun

Yasa

EYun kanōn κανων

Kanun-ı esasi

Anayasa

EYun kanōn κανων+Ar esasi

Kanunen

Yasaca, yasal olarak, yasal açıdan

EYun kanōn κανων

Kanuni

Yasal, yasaya uygun, yasal açıdan

EYun kanōn κανων

Kanunlaşmak

Yasalaşmak

EYun kanōn κανων

Kanunsuz

Yasasız, yasadışı

EYun kanōn κανων

Kaos

Kargaşa, karmaşa, boşluk, sorun, sıkıntı

EYun χáos, χaot- χάος, χαοτ- büyük boşluk, uçurum

Kaparo

Güvenmelik, ön ödeme

Aram ˁrābōn ערבון

Kapasitans

Sığa

Lat capax, capac-

Kapasite

Sığa, alabilirlik, sığma sınırı, sığım

Lat capax, capac-

Kapasitör

Sığaç

Lat capax, capac-

Kapital

Ana akça, yatırım akçası

Lat caput, capit- baş

Kapitalizm

Anaakçacılık

Lat capitalis, caput, capit- baş

Kapitülasyon

Yabancı ayrıcalığı, kayırtı, kayırma, ayırtı

Lat capitulatio

Kapris

Kapılgı, bezdiri, atar

İt/Lat capra keçi

Kār

Ongu (eski Türklerde), getiri, kazanç

Fa kār كار 1. yapma, etme, iş, fiil, 2. yapan, eden, 3. meslek, gelir, getiri

Karakter

Kişilik, özyapı, ıra

EYun χaraktḗr χαρακτήρ

Karakteristik

Özyapısal, ayırtgan, özgün, kişye özgü, özel

EYun χaraktḗr χαρακτήρ

Karakteroloji

Kişilik bilimi

Lat & EYun > Fr & İng

Karar

Vargı, yargı, durma, konaklama

Ar ḳarār قرار

Karargah

Vargılık, ordu otağı, vargı otağı, savaş otağı

Ar ḳarār قرار + Fa gāh گاه

Karavul (karağul)

Kara askeri, karacı.

Türkçe birleşik ad

Karayel

Kuzeyden eser.

Türkçe birleşik ad

Karbonhidrat

Kömürsü

Fr hydrocarbure

Kardiyoloji

Yürek bilimi

Lat & EYun > Fr & İng

Kare

Dördül

Fr carré <Lat quatuor, quadr-

Kargo

Gönderi, ulaştırı, yük, taşıma, taşımacılık, yük ulaştırma

OLat carrigium araç yükü

Karikatür

Çizinti

OLat carricatura

Karikatürist

Çizer, Çizintici

OLat carricatura

Karine

1. İpucu 2. 1. Ar ḳarīna(t) قرينة eş, hanım 2. eşleşme, kanıt 3. İt carina gemi gövdesi

1. Ar ḳarīna(t) قرين . /Lat carina

Karne

Belet (Eski Türklerde belge, kanıt, delil anlamında kullanılmıştır.)

Lat quaterni

Karo

Dördültaş, kas dokusu

Lat quadrum dörtgen

Kartvizit

Tanıtmalık

Fr carte de visite Ziyaret kartı

Karyeli

Tipi demektir. Kışın eser.

Türkçe birleşik ad

Karyoloji

Göze bilimi

Lat & EYun > Fr & İng

Kaside

Sarnav, adantı yır (şiir), birine adanmış yır

Ar ḳaṣīda(t) قصيدة

Kâşif

Bulman, bulucu, buluşçu

Ar kāşif كاشف

Kasis

Çukur, çukurcuk, bozukluk, (Tümsek anlamı Türkiye'de ortaya çıkmıştır.)

Lat quassare kırmak

Kasıt

İstek, amaç, erek, beklenti

Ar ḳaṣd قَصْد

Kasıtlı

İsteyerek

Ar ḳaṣd قَصْد

Kaşkol

Atkı, boyun atkısı

Fr cache-col boyunluk

Kaşmer

Soytarı, güldürücü, şakacı

Ar kaşmer

Kasvet

Sıkıntı, bun, sıkıcılık, daralma

Aram #ḳşy קשי sert olma, katı olma

Kat etmek

Yol alma, ırmak geçme

Ar ḳaṭˁ قَطْع

Katarakt

Aksu, akbasma

EYun katarráktēs καταρράκτης

Kategori

Ulam, tür, biçim

OLat categoria & EYun katēgoría κατηγορία

Kati

Kesin, açık, ödünsüz

Ar ḳaṭˁī قطعى

Kâtip/kâtibe

Yazman, yazıcı

Ar kātib كاتب

Katot

Eksin, eksi uç

EYun káthodos κάθοδος

Katre

Damla

Aram ḳəṭreth קְטרֶת

Katyon

Artın, artı uç

EYun kata+iōn iών

Kavat

Dümbük, yolsuz, yasadışı, zırtapoz, delişmen; kadın satıcısı

Ar ḳawwād قوّاد

Kavil/kavli/Kavlen

Sözle, söz, sözel, söyleme, deme

Ar ḳawl قول

Kavim

Bodun, soy, sop, bir bölgede yaşayanlar

Ar ḳawm قَوْم

Kayınana / Kayınapa

Kayınana

ETü kadın, eşin ailesi.

Kayınpeder

Kayınbaba, Kayınata

Kayın: Moğ kadum "hısım" ile Tr katun/hatun kökleriyle ilişkilendirlmekte. + Far peder

Kayınpeder / kayınbaba / kayınata

Kayınata, kayınaga

Fa padar/pidar پدر/پدر baba

Kayınvalide

Kaynana

Kayın: Moğ kadum "hısım" ile Tr katun/hatun kökleriyle ilişkilendirlmekte. + Ar valide

Kayıp/Kayb

Yitirmek, elden çıkarmak, yok olma

Ar ġayb غَيْب

Kayıt/Kayd

1. Yazımlamak, betimek 2. Bağ, koşul, yazıya dökülmüş belge

Ar ḳayd قَيْد

Kaza

1. Yargılama, yargı, 2. Tanrısal yargı 3. İlçe

Ar ḳaḍāˀ قضاء

Keder

Tasa, sıkıntı, bun, bunalma

Ar kadar كدر

Kelam

1. Söz, deyim, deyiş, buyruk 2. İslam ilimleri

Ar kalām كلام

Kelime

Sözcük, söz, deyim, deyiş, buyruk

Ar kalīma(t) كليمة

Kelp

Köpek, it

İbr keleb כֶּלֶב

Kemal

Eksiksizlik, erginlik, olgunluk, yetkinlik

Ar kamāl كمال

Kemalizm

Atatürkçülük

İng Kemalism

Kemiyet

Nicelik, toplam tutar

Ar kammiyya(t) كمّيّة

Kere

Kez

Ar karra(t) كرّة

Kerhane

1. İş yeri, işlik, (fabrika, atölye) 2. Genelev

Fa kār-χāna كارخانه

Kerpeten

Kıskaç

Ar kalbatān/kalbatayn كلبتين

Kervan, kafile, katar

Eski Türkçede Tirkiş, arkış, taban, tapkur (tabur sözcüğü de buradan gelir.)

Fa kārbān/kārvān كاربان/كاروان kafile, katar

Keşan

Çeken

Kesat

Durgumluk, seyrek, az, kıt, işsizlik

Ar kasād كساد

Keşfedilmek

Bulgulamak, bulunmak

Ar keşf کشف

Keşfetmek

Bulmak

Ar keşf کشف

Keşide

Çekilen, alınan

Fa kaşīda كشيده

Kesif

Yoğun, koyu

Ar kaṯīf كثيف

Keşifçi

Buluşçu, bulgucu

Ar keşf کشف

Keşifçilik

Buluşçuluk

Ar keşf کشف

Kesret

Bolluk

Ar kaṯra(t) كثرة

Kestane

Konur

EYun kástana κάστανα

Ketıl

Su ısıtıcısı, çaylık

Lat catillus

Ketum

Ağzısıkı

Ar ketm کتم

Keyfî

Nitel, kendine göre, öze göre, kişye göre

Ar keyf کیف

Keyfiyet

Nitelik, kişiye görelik

Ar keyf کیف

Keza

Yine

Ar keza کذا

Kibar

Kostak, ince, taylan

Ar kebîr کبیر

Kibarlaşma

Kostaklanma, inceleşme, taylanlaşma

Ar kebîr کبیر

Kibir

Kasıntı, büyüklük taslama, şişinti

Ar kibr کبر

Kibrit

Kav

Ar kibrît کبریت

Kifayet

Yeterlik

Ar kâfî کآفی

Kilk

Yazaç

Fa kilk کلڬ

Kils

Kireçtaşı

Ar kils کلس

Kimatoloji

Dalga bilimi

Lat & EYun > Fr & İng

Kimya

Nesnebilim, özbilim

Ar kimyâ کیمیآ

Kimyacı

Nesnebilimci, özbilimci

Ar kimyâ کیمیآ

Kimyager

Nesnebilimci, özbilimci

Ar kimyâ کیمیآ+Fa ger گر

Kimyasal

Nesnebilimsel, özbilimsel, özsel (kimyasal tepkime: özsel tepkime)

Ar kimyâ کیمیآ

Kimyevî

Özsel, nesnebilimsel

Ar kimyâ کمیآ

Kinaye

Dolaylama, değinmece, dokundurma, iğneleme

Ar kinâye کینآیء

Kinayeli

Dolaylı, dolaylamalı, değinmeceli, dokundurmalı, iğnelemeli

Ar kinâye کنآیء

Kinematik

Devinimbilim, devimbilim

Kinesiyoloji

İnsan devim bilimi

Lat & EYun > Fr & İng

Kinetik

Devimsel, Devinimsel

Kisve

Kılık

Ar kisve کسوء

Kitabe

Yazıt

Ar kitâb کتآب

Kitabevi

Yayınevi, Betikçi

Ar kitâb کتآب

Kitabî

Betiksel

Ar kitâb کتآب

Kitapçı

Betikçi

Ar kitâb کتآب

Kitapçılık

Betikçilik

Ar kitâb کتآب

Kitaplık

Betiklik

Ar kitâb کتآب

Kıllet

Azlık, kıtlık

Ar kıllet کلت

Kınnap

Sicim

Ar kınab قنب

Kırd

Biçin

Ar akrâd kurûd قرد

Kırk ambar

Kasık biti

Fa Anbâr انبار

Kırmızı

Al, kızıl

Ar kirmiz کرمز

Kıryel (Kırcayel)

Batıdan eser.

Türkçe birleşik ad

Kış

Eski Türkçedeki çeşitli karşılıkları: Kış, Kıs, Gış, Hış

ETü kış soğuk dönemi

Kısım

Bölüm, Kesim

Ar kısm قسم

Kısmet

Ülüş, pay, düşer, yazgı

Ar kısm قسم

Kısmetli

Ülüşlü

Ar kısm قسم

Kısmetsiz

Ülüşsüz

Ar kısm قسم

Kıstas

Ölçüt

Ar kıst قسط

Kıta

Anakara; dörtlük; bölük

Ar kıtâ قطآ

Kıvam

Yoğunluk, koyuluk, ölçün

Ar kavîm قویم

Kıyafet

Kılık, giysi

Ar kiyafe قیافا

Kıyas

Karşılaştırma, örnekseme

Ar kıyâs قیآس

Kıyaslama

Karşılaştırma

Ar kıyâs قیآس

Kıymet

Değer, eder, nitelik

Ar kıymetقیمت

Kıymetli

Değerli, özel

Ar kıymet قیمت

Kıymetsiz

Değersiz, kof, edersiz

Ar kıymet قیمت

Kız evlat

Eski Türkçedeki çeşitli karşılıkları: üğül/ügül/ül, çağa/sağa, ülen

ETü kız 1. kıt, nadir, 2. cimri, 3. yetişkin olmayan dişi, bakire + evlat:Ar awlād أولاد

Kız kardeş

Eski Türkçedeki çeşitli karşılıkları: üke, eceke/ecige, beçe/baça/bacı, senel

ETü kız 1. kıt, nadir, 2. cimri, 3. yetişkin olmayan dişi, bakire

Kızılyel

Güneyden eser.

Türkçe birleşik ad

Klan

Oymak, Sop, Boy

Fr/İng clan

Klasik

Alışılmış, Kökleşik, Kuralcı, Soyyapıt, Basmakalıp, Eski, Eskil, Eskin

Lat classicus

Klik

Bölek, Tık

Fr clique

Klimatoloji

İklim bilimi.

Lat & EYun > Fr & İng

Klinik

Tanıevi, Bakımevi

EYun klinikós κλινικός

Klişe

Basmakalıp, Kalıplaşmış

Fr cliché

Koalisyon

Ortak yönetim, eşyönetim

Lat coalescere, coalit-

Kod

Düzgü, betim, gizgi

Lat cōdex/caudex 1. ağaç kütüğü

Koleksiyon

Derlem, biriktiri

Lat collectio

Kolektif

Ortaklaşa, birlikte, hep

Lat colligere, collect-

Kolektivizm

Ortaklaşacılık

Lat colligere, collect-

Kolektör

Toplaç

Lat colligere, collect-

Koleopteroloji

Kınkanatlı bilimi

Lat & EYun > Fr & İng

Kolit

Kalınbağırsak yangısı

Fr colite, colon

Kolon

Dikeç, kalınbağırsak

Fr colite, colon

Koloni

Sömürge, topluluk, öbek

Lat colere, cult- toprağı işlemek

Kolonyalizm

Sömürgecilik

Lat colere, cult- toprağı işlemek

Kolye

Boyuncak, Boyunluk

Lat collare boyun halkası

Komando

Alpay, Akıncı

İng commando

Kombinezon

Bileşim, düzen; içlik, içgömleği

Fr combinaison

Komedi

Güldürü, gülmece, gülüt

EYun kōmos κώμος

Komedyen

Güldürmen, güldürgen, güldürücü, güldüren

EYun kōmos κώμος

Komik

Gülünç

EYun kōmos κώμος

Komisyon

Kurul, özel kurul, yarkurul, yüzdelik, pay

Fr commettre, commis-

Komite

Kurul, alt kurul

Lat comitare

Kompartıman

Bölme, bölüt

Lat compartire paylaşmak

Kompetan

Uzman, bilirkişi, usta

Lat competens

Komple

Tükel, Eksiksiz, Dolu, Takım, Bütünüyle

Lat complēre, complet-

Kompleks

Karmaşık, karmaşa, toplanca; açmaz, gocuntu

Fr complexe / İng complex

Komplikasyon

Yan etki, karmaşıklık, sorun, beklenmeyen etki, bozuntu

Lat complicatus

Kompliman

Koltuklama, gönül okşama, yazma, tinleme

İsp cumplimien

Komplo

Gizli düzen, tuzak, kurmaca

Fr complot

Kompozitör

Ezgimen, ezgiyazar (müzikte), oluşturucu, yazaç, yazman (yazında)

Lat componere, composit-

Komprador

Aracı, işbirlikçi

Port comprador satın alıcı

Kompresör

Sıkmaç, sıkaç, basaç

Fr compresser sıkıştırma

Kompüter

Bilgisayar

Lat computare, computat-

Komünikasyon

İletişim

Lat communicare

Komünizm

Ortakçılık

Fr commune

Komütatör

Çevirgeç, Çevirici

Lat commutator

Kondansatör

Sığaç, Yoğunlaştırıcı

Lat condensare

Kondisyon

Özgüç, tümdurum, durum, çekiş, edim, güç

Lat condicio

Konfeksiyon

Anık giyim, giyim

Lat confectio

Konferans

Sunuştay, konuşma, toplantı

Lat conferentia

Konfeti

Serpinti, saçı, süslence

İng confetti

Konformizm

Uymacılık, uydumculuk, yararcılık

Lat conformare

Konglomera

Yığışım, Çakılkayaç

Lat conglomerare

Kongre

Kurultay

Lat congredi, congress-

Konkasör

Taşkıran

Lat conquassare kırmak

Konkav

İçbükey

Lat concavare

Konsantrasyon

Yoğunlaşma, Derişim

Fr concentrer

Konsantre

Yoğun, Derişik

Fr concentrer

Konsensüs

Uzlaşı

Lat consentire, consens-

Konsept

Kavram

Lat concipere, concept-

Konser

Dinleti

İt concerto

Konsonant

Ünsüz, Sessiz

Lat con+sonare ses vermek

Konsorsiyum

Birliktelik, birlik, topluluk

Lat consortium

Konstrüksiyon

Yapı, Yapım, Kurgu

Lat construere, construct-

Konstruktivizm

Yapılandırmacılık

Lat construere, construct-

Konsültasyon

Danışım, danışma, tanı, ortak tanı

Lat consulere, consult-

Kontak

Değme, Dokuntu, Sürtünüm, İlgi, İletişim

Lat contingere, contact-

Kontekst

Bağlam, ilişki, bağıntı

Lat contexere, context-

Kontent

İçerik, içerge

Lat contingens

Konteyner

Taşımalık, kap, kapsar, kapsayıcı

İng container

Kontrast

Karşıt, çatışkı, karşıtlık, ters, terslik

Lat contra-stāre

Kontrat

Sözleşme

Lat contractus

Kontrol

Denetim, Denetleme, Yoklama

Lat contra rotulum

Kontrolör

Denetçi

Lat contra rotulum

Konveks

Dışbükey

Lat convectere, convex- tümsek

Konvektör

Isıyayar

Fr convecteur

Konvertibilite

Çevrilgenlik

Lat convehere, convect-

Konvoy

Dizi, Düzüm

Lat conviare

Konyoloji

Toz bilimi

Lat & EYun > Fr & İng

Koordinasyon

Eşgüdüm

Lat coordinare, coordinat-

Koordinat

Enboy

Lat con+ordinare, ordinat- düzenlemek

Koordinatör

Eşgüdümcü

Lat coordinare, coordinat-

Kopya

İkiz, eş, benzer, çoğaltma, eşçekim, eşbaskı

Lat copia çokluk

Kopyalama

İkizlemek, eşlemek, benzetim, çoğaltma, eşçekim, eşbaskı

Lat copia çokluk

Korakyel

Güneydoğudan eser.

Türkçe birleşik ad

Koridor

Geçenek

Lat curritorium < Lat currere, curs-

Kortej

Tören alayı, Alay

İt corteggio

Kot

Yükselti, basanak

Fr côte < Lat costa

Kotra

Yelkenli

Fr cotre

Koyu gri

Horo, çalaygan, kır, boz

Ger grîs

Koyu kahverengi

Kaltur

Ar ḳahwa(t) قهوة

Koyu kırmızı

Kızıl

Sans kr̥mi कृमि

Kozmetik

Süslenti, süslük, sürümlük

EYun kosmetikós κοσμετικός

Kozmetoloji

Süs bilimi

Lat & EYun > Fr & İng

Kozmik

Evrensel

Yun kosméō κοσμέω

Kozmogoni

Evrendoğum

Yun kosméō κοσμέω

Kozmoloji

Evrenbilim

Yun kosméō κοσμέω

Kozmos

Evren

Yun kosméō κοσμέω

Kraliçe

Ece, hanım

Sırp králitsa

Kramp

Kasınç, gerilme

Ger kra(m)paz

Kranyoloji

Kafatası bilimi

Lat & EYun > Fr & İng

Krater

Yanardağ ağzı

EYun kratḗr κρατηρ

Kravat

Boyuncak, boyun bağı

Croate Hırvat

Krayoloji

Soğukluk bilimi

Lat & EYun > Fr & İng

Kreasyon

Yaratım, Tasarım, Çalışma, Esinim

Lat creare, creat-

Kreatif

Yaratıcı, Esinli

Lat creare, creat-

Kreatör

Yaratıcı, yaratımcı, üretmen, üretken

Lat creare, creat-

Kredibilite

Güvenirlik, sağlamlık

Lat creditum

Kreş

Çoçuk yuvası

Ger kribjon

Kriko

Kaldıraç, kaldırıcı

EYun kríkos κρίκος

Kriminoloji

Suçbilimi

Lat crimen, crimin-

Kripto

Saklıyazı, Gizem

EYun krýptō κρύπτω gizlemek, saklamak

Kriptoloji

Gizleme bilimi

Lat & EYun > Fr & İng

Kriter

Ölçüt

EYun kritḗr κριτήρ yargıç

Kritik/tenkit

Eleştiri

EYun kritikḗ κριτική yargılama

Kritisizm

Eleştirimcilik, Eleştiricilik

EYun kritikḗ κριτική yargılama

Kritize etmek

Eleştirmek

EYun kritikḗ κριτική yargılama

Kriz

Bunalım, bun, sorun, sıkıntı, darlık

EYun krísis, krit-

Kroki

Taslak, deneme, ön çalışma

Fr croquis kaba çizim, taslak

Kromozom

Soyaktaran

Alm Chromosom

Kronik

1. Süreli, süreğen, 2. Dergi, süreli yayın

EYun χronikós χρονικός süreli

Kronoloji

Süredizin

Fr chronologie

Kronometre

Süreölçer

Fr chronomètre

Kros

Kırkoşusu

Fr croiser

Kruvaze

Çapraz

Lat cruciare

Ksiloloji

Odunbilim

Lat & EYun > Fr & İng

Kuartet

Dörtlü

İt cuartetto < İt cuatro, cuart- dört

Kübbat

Kitre

Ar kübbâd کبآد

Kudret

Güç, Erk

Ar kudret قدرت

Küfretmek

Sövmek

Ar küfr کفر

Küfür

Sövgü, Sövüş

Ar küfr کفر

Kukulya

Koza

Kül rengi

Boz, boro, çalaygan, kır, boz

ETü kül ateş tozu

Külhanbeyi

Kabadayı

Fa külhân کلخآن

Külliyat

İzer, toplam, bütün

Ar küllî کلی

Külliye

Yerleşke

Ar küllî کلی

Külliyen

Bütünüyle, Bütünden, Tümüyle

Ar külli کلی.

Külot

Don, İç çamaşırı

Lat culus

Kült

Tapınç, kutsal, üstün, görk, görklü, görkemli

Lat cultus

Kültür

Ekin, bilenek

Lat cultivare

Külüg

Türklerde bir san. Ünlü, soylu, bilinen. Ör: Külüg Bilge

DLT Külüg: Ünlü, soylu, şanlı.

Kulunca (külünce)

Üçüncü kuşak ata ve analar (dede ve nineler

Kumanda

Komuta, komut, yönetim, buyruk

Lat commandare

Kumandan

Komutan, subay

Lat commandare

Kumanya

Azık

Lat compania birlikte ekmek yeme

Kumpanya

Ortaklık, topluluk

Lat compania yoldaşlık

Kumpir

Kumpir

Bul/Sırp krumpír patates

Kümülasyon

Birikme, Toplam

Lat cumulare, cumulat-

Kümülüs

Kümebulut

Lat cumulare, cumulat-

Kupür

Kesik, Belge, Belgecik

Fr coupure kesim, kesme

Kur

Düzey (Dil eğitiminde), Alışımlık, Öğrencelik, Geçerdeğer, değer (ekonomide), yazılma, asılma, etkileme (cinsel konularda)

Fr cours

Kura

Çekiliş, ad çekme

Ar kur'a قرء

Küre

Yuvar

Ar küre کرع

Kurs

Öğrence

Lat cursus

Kursör

İmleç (Bilgisayarda)

İng cursor

Kurşun kalem

Kurşun yazaç

Ar kalem قلم

Kurşuni

Sur, kurşun rengi

ETü koruġjın kurşun

Kurye

Özel ulak, tapçı, tapşırıcı

Lat curritare

Küspe

Posa

Ar küsbe کسبع

Kusur

Teltik, eksik, yanlış

Ar kusûr قصور

Kutlug

Türklerde bir san. Kutlu, şan, şeref anlamlarında kullanıldı.

Etü Kutlug: bereket, baht, mutluluk

Kutsî

Kutsal, kutlu, Tanrısal, yüce

Ar ḳudsī قُدْسِى

Kutsiyet

Kut, kutsallık, Tanrısallık, yücelik, yücem

Ar ḳudsī قُدْسِى

Kutup

Sonlam, uç

Ar kutb قتب

Kütüphane

Betikevi

Ar kitab کتآب

Kuva-yi Milliye

Ulusal güç, Ulus güçleri

Ar kuva قوع+Ar millî ملی

Kuvöz

Yaşanak, Yaşam aygıtı

Lat cubare

Kuvvet

Güç

Ar kuvve قوع

Kuzyel

Soğuk eser. Genelde kuzeyden.

Türkçe birleşik ad