Köken Sözlüğü

Dikilitaş

EYun obelískos οβελίσκος

Obje

Nesne

Lat obiicere, obiect-

Objektif

Nesnel

Lat obiicere, obiect- karşı durmak

Objektivizm

Nesnelcilik

Lat obiicere, obiect- karşı durmak

Obligasyon

Yükümlülük, gereklilik, zorunluluk

İng Obligasyon

Observatuvar

Gözlemevi

Fr observatoire

Obsesif

Takıntılı, saplantılı

Lat obstruere, obstruct-

Obskürantizm

Karanlıkçılık

Lat obstruere, obstruct-

Obstrüksiyon

Tıkanma, Tıkanıklık; Engelleme

Lat obstruere, obstruct-

Obstrüktif

Tıkayıcı; Engelleyici

Lat obstruere, obstruct-

Ödem

Şişlik

EYun oidéō οιδέω şişmek

Oditoryum (Auditorium)

Etkinlikyeri, dinletilik, etkinlik alanı.

Lat audire dinlemek, işitmek

Odontoloji

Diş bilimi.

Lat & EYun > Fr & İng

Odyoloji

İşitme bilimi

Lat & EYun > Fr & İng

Odyovizüel (Audiovisuel)

Görsel-İşitsel

Lat audire dinlemek, işitmek

Ofans

Akın, Saldırı

Lat offendere vurmak

Offline

Çevrimdışı

İng off+line

Ofis

İşyeri, yazılık, bölüm, birim, çalıştay, çalışay

Lat opificium < Lat opus facere iş yapmak

Ofset

1. Düzbaskı 2. Girinti, çukur

İng offset

Oftalmoloji

Gözbilim

Lat & EYun > Fr & İng

Oguş/Yuğuş

Aile, ocak anlamındaki Türkçe sözcüğümüzdür.

Oğ- kökünden. < ETü oġul yavru, çocuk

Okay /Okey/OK

Olur, oldu, peki, taplama, tap, pekiyi, yarar, uygun, uyar

İng (Amer) OK evet (ol korekt /all correct baş damgaların kısaltmasından oluşur)

Oksidasyon

Paslanma, yükseltgenme (Kimyada)

Fr oxyde+

Oksimoron

Karşıtsama, imgeseme, çelişkili söylem

EYun oksýmōron ὀξύµωρον aptallıkta uç nokta

Okültizm

Gizilcilik

Lat occulere, occult- gizlemek

Okyanus

Yunanca

Uludeniz

EYun ōkeanós ωκεανός

Oligarşi

Takımerki

Fr oligarchie azınlık iktidarı

Ombudsman

Kamudenetçisi, Kamuöncüsü

Vikingce umbodh görev, yetki + man adam

Ondüle

Dalgalı, Kıvrımlı, Kıvrılmış, Kıvrık

Lat undulare dalgalanmak

Oneiroloji

Düş bilimi

Lat & EYun > Fr & İng

Onkoloji

Urbilim

EYun ónkos όνκος ur

Online

Çevrimiçi

İng line hat & Lat linea

Ontoloji

Varlıkbilimi

EYun ón, ont- όν, οντ- varlık

Ooloji

Yumurtabilim

Lat & EYun > Fr & İng

Operasyon

İşlem, İşlemce, Eylemce, Eylem, Dizieylem, Çarpışma, Uygulama, İşletme

Lat operatio < Lat operari iş yapmak

Operatör

İşletmen

Lat operatio < Lat operari iş yapmak

Oportünist

Çıkarcı, Yararcı

Lat opportare uygun olmak

Oportünizm

Günoğluculuk

Lat opportare uygun olmak

Opsiyon

Eksüre, Bekleme, Erteleme

Lat optare seçmek

Opsiyonel

İsteğebağlı, Seçmeli

Lat optare seçmek

Optimal

Enuygun, Eniyi

Lat optimus en iyi

Optimist

İyimser

Lat optimus en iyi

Optimizasyon

Uygunsama, İyileştirme

Lat optimus en iyi

Optimizm

İyimserlik

Lat optimus en iyi

Ordövr

Yemekaltı, ana yemek dışı

Lat opus, oper-

Örf

Arapça

1. Töre, gelenek, yasa 2. Bilgi, öğrenilen nenler, 3. yükselti, tümsek, 4. yele

Ar urf عرف

Örfi

Arapça

1. Törel, geleneksel, yasal 2. Bilgisel, bilgice, öğrenilen nenler

Ar urf عرف

Organizasyon

Düzenleme, Etkinlik, Çalışma, Kurum, Örgüt

Fr organise örgütlemek

Organizatör

Düzenleyici, Örgütleyici

Fr organise örgütlemek

Organize

Düzenli, Düzenlenmiş, Örgütlü

Fr organise örgütlemek

Orijin

Köken, Kaynak, Başlangıç, Soy

Lat origo, origin- başlangıç,

Orijinal

Özgün, Değişik

Lat origo, origin- başlangıç,

Orijinalite

Özgünlük

Lat origo, origin- başlangıç,

Ornitoloji

Kuşbilim

EYun órnis, ornitho- όρνις, ορνιθο- kuş

Ornitorenk

Gagalı memeli

EYun órnis, ornitho- όρνις, ορνιθο- kuş

Oroloji

Dağbilim

Lat & EYun > Fr & İng

Orospu

Farsça

Yosma, para karşılığı erkeklerle birlikte olan kadın

OFa rōspīk fahişe

Orthopteroloji

Çekirgebilim

Lat & EYun > Fr & İng

Oryantal

Doğulu, doğusal, göbek atma, göbek oyunu

Lat oriens < Lat oriri (güneş) doğmak

Oryantalist

Doğubilimci

Lat oriens < Lat oriri (güneş) doğmak

Oryantalizm

Doğuculuk

Lat & EYun > Fr & İng

Oryantasyon

Yön, Uyumlama, Eğitme, Uyumeğitimi, Yönlendirme

Lat oriens < Lat oriri (güneş) doğmak

Oryantiring

Yönbul (Oyunu)

Lat oriens < Lat oriri (güneş) doğmak, yönlendirmek

Oşinografi

Denizbilimi

Alm Ozeanographie

Osteoloji

Kemikbilimi

Fr ostéologie kemik uzmanlığı

Öşür

Arapça

Ondalık, üründen alınan onda bir vergi

Ar uşr عشر

Otantik

Gerçek, Sağlam

EYun authéntēs αυθέντης 1. Bir işi kendisi yapan kimse, asil, vekil olmayan, efendi

Otistik

İçe yönelik, İçe kapanık, özcü

Alm Autismus

Otizm

İçe yöneliklik, İçe kapanım, özcülük

Alm Autismus

Oto kuaför, Otowash, Carwash

Araç yıkama

EYun autós αυτός kendi + Lat mobilis hareket eden

Oto, Otomobil

Araç, binek, taşıt

EYun autós αυτός kendi + Lat mobilis hareket eden

Otoban

Almanca

Hızyolu, ilyolu

Alm Autobahn: EYun autós + Alm Bahn yol

Otobiyografi

Özyaşam öyküsü, özgeçmiş

Fr autobiographie

Otodidakt

Özöğrenimli

EYun autodídaktos αυτοδίδακτος

Otokontrol

Özdenetim

EYun autómatos αυτόματον kendi, kendiliğinden +kontrol

Otokrasi

Saltıkçılık, kişierki, buyurganlık

EYun autokratḗs αυτοκρατής tekli iktidar, bağımsız

Otokritik

Özeleştiri

Fr autocritique

Otoloji

Kulakbilim

Lat & EYun > Fr & İng

Otomasyon

Özişlerlik, Özdevinim, Özişleyim

EYun autómatos αυτόματον kendi, kendiliğinden

Otomatik

Özdevimli, Özişler

EYun autómatos αυτόματον kendi, kendiliğinden

Otomotiv

Araç, araç alanı, araç üretim, araç yapım, özgidimli

EYun autós αυτός kendi + Lat motio devinim

Otonom

Özerk

EYun autonómos αυτονομία

Otonomi

Özerklik

EYun autonómos αυτονομία

Otopsi

Ölüaçımı

EYun autós αυτός kendi + EYun opseía οψεία

Otorite

Yetke, Yetkili, Sözü geçerlik

Lat auctoritas, t- ağalık

Otoriter

Baskın, baskılı, yetkili, buyurgan, sözü geçer, söz geçiren

Lat auctoritas, t- ağalık

Otostop

Durduru, araç durdurma, yol tutma, durdurum

Fr auto-stop

Ototrinolaringoloji

Kulak burun boğaz bilimi

Lat & EYun > Fr & İng

Otoyol

Hızyolu, ilyolu

Alm Autobahn: EYun autós + Alm Bahn yol

Outlet

Üretimevinden (fabrikadan), dışsatım artanı, artım, doğrudan satış

İng out dışarı + İng let bırakmak

Output

Çıktı, çıkış

İng out dışarı + İng put koymak

Oval

Söbe, yumurtamsı

Lat ovum yumurta

Overnight

Gecelik (Ekonomide)

İng over+night

Oymak/Aymag

Aşiret anlamındaki Türkçe sözcüğümüzdür.

Moğ aymag aşiretten küçük ve aileden büyük birim, klan, kabile

Oz/ozan/ozmış

Ozan

Oz damgasıyla ilgilidir. Ozlaşan, Tanrı'ya ulaşan anlamına gelir.

Özel kalem

Özel yürütmen, yazı işleri

Ar kalem قلم

Ozmoz